CHP, 21 Eylül’de “Darbeye, kayyuma hayır” sloganıyla olağanüstü kurultayını toplayacak. Ertelenen “şaibeli kurultay” davasının görüleceği 24 Ekim’den önce yeni delegasyonun belirlenmesi ve davanın tümüyle konusuz kalması için CHP, il kongrelerini tamamlayarak olağan kurultay takvimini de hızlandıracak. Öte yandan CHP Yüksek Disiplin Kurulu, Gürsel Tekin ve Barış Yarkadaş hakkındaki kesin ihraç talebini 26 Eylül’de görüşecek.
Kurultay davasının ertelenmesinin ardından CHP’de 21 Eylül’deki olağanüstü kurultay için hazırlıklar devam ederken bir yandan da olağan kongreler takvimi hızlandırılıyor. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 24 Ekim’de görülecek dava öncesinde CHP, il kongrelerini tamamlamayı hedefliyor.
“Darbeye, kayyuma hayır” kurultayı
Delegelerin harekete geçmesiyle toplanacak olan 22. Olağanüstü Kurultay’ın sloganı “Darbeye, kayyuma hayır” olarak belirlendi. Hakkında tedbir kararı olan İstanbul delegeleri ile davaya konu olan 38. Olağan Kurultay ile göreve gelen doğal delegeler oy kullanmayacak.
Olağanüstü kurultayla iki aydan kısa süreliğine göreve gelecek olan Parti Meclisi (PM) ile Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) listelerinde değişiklik olması beklenmiyor. Kurmaylar, “Aynı delegasyonla, aynı listelerle üçüncü kez seçilen ilk ekip olabiliriz” diyerek üst üste yapmak zorunda kaldıkları olağanüstü kurultayları tiye alıyor.
CHP’li kurmaylar, 15 Eylül’deki duruşmada mahkemenin olağanüstü kurultayda ve İstanbul’un 24 Eylül’de yapılacak olağanüstü kongresinde delege listelerinin ve oy kullanan, kullanmayan delegelerin mahkemeye bildirilmesini istediğini hatırlattı. Kurmaylar “Burada hazirun cetvellerinden, oy kullananlara kadar çok dikkat edeceğiz. Çomak sokmak, yeni davalara bahane bulmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz” dedi.
Olağan kongre takvimi dava için hızlanıyor
CHP, olağan kongreler takvimini de hızlandırmaya hazırlanıyor. Temmuz ayında başlatılan takvime göre 13 Eylül-5 Ekim arasında ilçe kongreleri ve 11 Ekim-5 Kasım arasında il kongreleri yapılması planlanıyordu. Ancak yeni gelişmelerle birlikte CHP, eylül ayında ilçe kongrelerini tamamlayıp 24 Ekim’den önce de il kongrelerini bitirmeyi hedefliyor.
Takvimin hızlandırılmasıyla il kongreleriyle büyük kurultayda oy hakkı olacak delegelerin tamamının belirlenmesi ve 38. Olağan Kurultay’da “iradesi sakatlandığı” iddia edilen üst kurul delegasyonunun yenilenmesi amaçlanıyor. CHP’li kurmaylar, kurultay davasının artık tehdit oluşturmadığı kanaatinde olsa da olağan kurultay süreciyle birlikte davayı tamamen konusuz bırakmak istiyor.
CHP 39. Olağan Kurultayı’nın ise kasım ayı başında olacağı ifade ediliyor. Kurmaylar, olağan kurultayda başka genel başkan adayları da çıkabileceğini söylerken “Herkesin aday olma hakkı var ama Genel Başkanımızın toplumsal karşılığı var. Haftada en az iki miting yapıyor, yorulmuyor, partimiz AKP’nin bu kadar saldırısı altındayken direniyor ve halk bunu görüyor. Şu an Özgür Özel’in karşısına kim çıkabilir” yorumunu yapıyor.
Gürsel Tekin ve Barış Yarkadaş’ın dosyaları 26 Eylül’de YDK’da
26 Eylül’de CHP YDK toplanarak disipline sevk taleplerini ele alacak. YDK, İstanbul İl Yönetimi’nin görevden uzaklaştırılmasının ardından kayyum atanan Gürsel Tekin ve görevi kabul eden heyet ile eski milletvekili Barış Yarkadaş’ın dosyalarını da 26 Eylül’de görüşecek.
Merkez Yönetim Kurulu (MYK) bu isimleri kesin ihraç istemiyle YDK’ya sevk etti. Parti yönetimi, Tekin ve kayyum heyeti ile Yarkadaş’ı, parti tüzüğünün 68. maddesinde düzenlenen “Partide aldıkları görev ve sorumlulukla ve üyelikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunmak” ile suçluyor. Bu suç, üyelikten kesin çıkarma cezası gerektiriyor.
YDK, soruşturmayı tebliğ etti ve Gürsel Tekin ile Barış Yarkadaş’a tebligatlarının ulaştığını teyit etti. Tekin ve Yarkadaş henüz yazılı veya sözlü olarak savunma yapacaklarına dair bir bilgiyi YDK’ya iletmedi. Disipline sevk edilenler Kurul’un bu gündemli toplantısına kadar yazılı savunma verebilir veya 26 Eylül’deki toplantıda hazır bulunarak sözlü savunma yapabilir. Yazılı veya sözlü savunma yapmadıkları takdirde bu haklarından vazgeçtikleri kabul edilecek. YDK’nın Tekin ve Yarkadaş hakkındaki kararı aynı gün vermesi ve MYK’nın talebine uygun olarak partiyle ilişiklerinin kesilmesi bekleniyor.
CHP kurultay davası bitecek mi?
CHP’li kurmaylar, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen kurultay davasının artık hukuken bittiğini düşünüyor. Ayrıca Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği ret kararıyla İstanbul İl Yönetimi’ne yönelik tedbir kararının hukuki temelden yoksun olduğunun da tescillendiğini vurguluyor.
Kurmaylar, ilgili davalarda iddianamelerin Siyasi Partiler Kanunu’nun “oylamaya hile karıştırmak” suçunu düzenleyen 112. maddesine dayanarak düzenlendiğine ancak içerikteki iddiaların Seçim Kanunu’nun 152. maddesindeki “menfaat temini” ile açıklandığına, oylamaya dair hiçbir iddia olmadığına dikkat çekti.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
CHP’nin hukukçu kurmayları, Seçim Kanunu hükümlerinin yalnızca “Cumhurbaşkanı, milletvekili, il genel meclisi üyeliği, belediye başkanlığı, belediye meclisi üyeliği, muhtarlık, ihtiyar meclisi üyeliği, ihtiyar heyeti üyeliği seçimlerinde ve Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunların halkoyuna sunulmasında” uygulanabileceğini hatırlattı.
Siyasi partilerin seçimlerinde menfaat temini iddiasının, dava değil ancak parti içi soruşturma konusu olabileceğini ifade eden kurmaylar, bu çelişkiyi 15 Eylül’deki davada avukatların detaylarıyla anlattığını aktardı. Parti kurmayları “Savcılığın en başında kovuşturmaya yer olmadığına karar vermesi lazımdı ama dava buraya kadar getirildi. Artık mahkeme bütün bunları değerlendirip karar vermeli. Şimdi delegeler de duruma el attı ve seçimli olağanüstü kurultaya partiyi götürüyor. Artık tamamıyla konusuz kaldı, davanın bitmesi lazım” diye konuştu.
“Komisyonun önceliği barış ama toplumsal rıza nerede?”
CHP’ye yönelik operasyonlar, davalar ve tutuklamalar, kamuoyunda ve basında sıklıkla “Meclis’teki çözüm süreci komisyonunda kalmaya devam edecekler mi” sorusunu gündeme getiriyor. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda 11 milletvekiliyle bulunan CHP’nin kurmayları, partiye yönelik yargısal süreçleri komisyondan çekilme gerekçesi görmüyor ancak şimdiye kadar yapılan çalışmaların beklentileri karşılamadığının altını çiziyor.
Kurmaylar “CHP’nin komisyondaki varlığının sebebi ‘önce barış’ demesi. Önceliğin ne olduğunun farkındayız. Ama toplumsal rızayı kazanabilmek için komisyon güven artırıcı adımlar atmalı” değerlendirmesini yaptı. Belediyelere kayyum uygulamasının sona ermesi, tutuklu yargılamanın istisna olması gibi adımların hızla atılması gerektiğini belirten kurmaylar iktidarı eleştirdi:
“Bir yandan barış derken Ahmet Özer’i cezaevinde tutup, Ahmet Türk’ü göreve iade etmiyorsun. Komisyon bunları herhangi bir kanun değişikliğine ihtiyaç duymadan yapabilir. İnsanların yüzde 60’ı süreci destekliyor ama sürece güven yüzde 25 seviyelerinde. İnsanları siyasi saiklerle tutuklayıp, iktidar olmaya en yakın partiyi yargı eliyle kuşatıp Kürt sorununu mu çözeceksin? Bizim önerdiğimiz gibi bir komisyon oldu, istiyoruz ki bu sorunu da, pek çok sorunu da çözsün. Buradan kalıcı bir çözüm çıkacaksa demokratikleşmeyle olur.”
CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın polis ablukasında olmasını ve milletvekillerine yapılan müdahaleleri hatırlatan kurmaylar “Toplumsal barış deyip de bir milletvekilinin yüzünü hedef alıp bir tüp gazı boşaltamazsın. O zaman akla ‘Birileri buradan kalkmamızı mı istiyor’ diye soru işaretleri gelir” dedi.
DEM Parti’nin üzerinde durduğu ve MHP’nin de yeşil ışık yaktığı komisyonun Abdullah Öcalan ile görüşmesine yaklaşımlarının ne olacağı konusunda CHP’li kurmaylar “Bizim gündemimizde yok. Herkes gündeme almaya dair bir uzlaşıyla yaklaşırsa gündeme gelir. Partimizin komisyon üyeleri İmralı’ya gidip gitmemeye şahsen karar vermez. Resmi olarak komisyonun gündemine gelirse MYK’mız bir tutum belirler” diye konuştu.
“Dünya yansa da parti programını çalışmaya devam”
CHP, kamuoyunda tartışılan bütün kaotik gündemlerinin yanı sıra parti programı değişikliği çalışmalarına devam ediyor. İstanbul İl Başkanlığı ablukadayken dahi program çalıştayına devam ettiklerini hatırlatan kurmaylar “Dünya yansa da ona çalışmaya devam ediyoruz. Zannedilenin ötesinde önem veriyoruz. Biz Türkiye’ye, Türkiye’nin geleceğini konuşturmak istiyoruz” dedi.
Son şekli geçtiğimiz hafta yapılan çalıştaylarla verilen programla ilgili CHP’liler, Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nin de bu konuda çalıştığını ve programı esas alarak hükümet programını şekillendireceğini belirtti. “İktidardan yaka silken herkes bize ‘Siz ne yapacaksınız’ diyor, biz ikinci yüzyılın programını oluşturuyoruz” diyen kurmaylar, hem parti tabanında hem de toplumda CHP’nin sözünün, eyleminin, yönteminin oldukça merak edildiğini dile getirdi.
Baskılara karşı mücadeleye devam edeceklerini vurgulayan parti kurmayları, “CHP Genel Merkezi ile ilgili söylenecek bir numaralı şey, kimseyi arkada bırakmayacağımızdır. Siyasallaşmış bir yargı darbesinin tutsak ettiği yol arkadaşlarımızla omuz omuz olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Onların davasını, sözünü büyüteceğiz. Ama bir yandan da Türkiye’nin geleceğini inşa edeceğiz” diye konuştu.