Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın “KAAN’ın motorları ABD Kongresi’nde bekliyor, onların lisansı durmuş durumda. ABD’den motorların gelmesi lazım ki KAAN’ların üretimi başlayabilsin” açıklaması siyasette KAAN tartışmasını başlattı. Savunma ve havacılık analisti Kubilay Yıldırım ile KAAN uçağının motorunun neden tartışıldığını konuştuk. Yıldırım, “Yerli motoru beklemek projeyi geciktirirdi. Dünyada da prototipler başka motorlarla uçurulur, bu normaldir” dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ziyaretinde KAAN’ın motorlarıyla ilgili yaptığı açıklama Ankara’da geniş yankı buldu. Fidan, ABD Kongresi’nde motorların lisans sürecinin beklemede olduğunu, bu nedenle projenin gecikebileceğini söylemişti.
Bu sözler, “KAAN uçmayacak mı?” tartışmasını beraberinde getirdi.
Savunma ve havacılık analisti Kubilay Yıldırım ise bu ifadelerde yanlış bir taraf olmadığını vurguladı: “Aslında süreç zaten böyleydi. Belki farklı söylenebilirdi ama özünde yanlış yok” dedi.
KAAN neden F-110 motoruna ihtiyaç duyuyor?
KAAN’ı üreten şirket Türk Havacılık Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ).
Uçağın test uçuşları ve prototipleri için Amerikan yapımı F110 motoru kullanıldı.
KAAN projesinin kökeninin 2009’a uzandığını, Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmasının ardından hedeflerin büyüdüğünü hatırlatan Yıldırım, uçağın menzil ve taşıma kapasitesinin artmasıyla birlikte, çift motorlu bir tasarımın kaçınılmaz hale geldiğini belirtti. Yıldırım bu yüzden F100’lara ihtiyaç duyulduğunu anlatarak, “KAAN ancak iki adet General Electric F-110 motoruyla uçurulabilecek bir platform haline geldi” diye konuştu.
Türkiye’nin bugüne kadar 5 prototip içi 10 adet motoru tedarik ettiğini ve ilk uçuşunu yapan P-0’ın da bu motorla havalandığını hatırlatan Yıldırım, Fidan’ın bahsettiği lisans sürecini bekleyen motorların 2030 yılında kısıtlı kabiliyetle hizmete alınması planlanan yaklaşık 20 uçak ile alakalı olduğunu söyledi.
“KAAN yerli ve millidir”
Türkiye’de savunma sanayinde “yerli ve milli” kavramının sık sık tartışıldığını hatırlatan Yıldırım, motor konusunda yapılan eleştirilerin doğru olmadığını vurguladı:
“KAAN’ın yerliliğini motor tartışması gölgelemez. Dünyada da böyledir. Fransız Rafale bile prototip aşamasında Amerikan motoruyla uçtu. Yerli motor projesi de eş zamanlı sürüyor ve son derece büyük bir mühendislik meydan okuması. Ama beklemek projeyi yıllarca geciktirirdi.”
Alternatif motor arayışları mümkün mü?
Yıldırım, dünyada KAAN’ın ihtiyaçlarını karşılayabilecek motor sayısının çok sınırlı olduğunu belirtti.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
ABD yapımı Pratt & Whitney F-100 dışında Batı’da başka seçenek bulunmadığını, Rusya ve Çin motorlarının ise uyumsuzluk nedeniyle uçağın baştan tasarlanmasını gerektireceğini söyledi. Bu nedenle Fidan’ın “başka arayışlar” sözünü farklı yorumladı:
“Ben bunu, KAAN için değil Türk Hava Kuvvetleri’nin (THY) caydırıcılığını korumak için ara çözüm uçak arayışı olarak görüyorum. F-35, modern F-16 ya da Eurofighter gibi platformlar gündeme geliyor.”
Yıldırım, “F-16’lardan motor sökülerek KAAN’a takılabileceği” yönündeki iddiaları da yorumlayarak, “Böyle bir durumda kalmamalıyız. Bu, Türkiye’yi İranize eder” dedi.
İhracat planları motor tartışmasından etkilenir mi?
KAAN’ın uluslararası pazarda ilk alıcısı Endonezya.
Endonezya Savunma Bakanlığı, 27 Temmuz’da İstanbul’da düzenlenen Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı (IDEF) kapsamında Türkiye ile 48 adet KAAN savaş uçağının alımına yönelik bir sözleşme imzaladığını duyurdu.
Yıldırım, motor ile ilgili tartışmaların KAAN’ın satışını engellemeyeceği görüşünde:
“Endonezya zaten uçağı yerli motorla istedi. Kaan tam kapasiteyle sahaya indiğinde sadece bir platform değil, aynı zamanda bir doktrin ve taktikler bütünü de ihraç edilmiş olacak. Bu da müşteriyi başka bir lige sokar.”
Kubilay Yıldırım’a göre KAAN projesi, Türkiye’nin havacılık tarihinde kritik bir eşik. Tartışmalar sürse de, F-110 motoruyla başlayan süreç yerli motorun geliştirilmesiyle tamamlanacak. Yıldırım, “Türkiye’nin mühendislik kapasitesi bu zorluğu aşar, önemli olan sabır ve doğru planlama” değerlendirmesini yaptı.