Gazze Şeridi’nde 2 yıllık soykırımın gölgesinde, 7 Ekim saldırılarının yıldönümünde gelen ateşkes anlaşması, bir taraftan Soykırım kurbanı Gazze halkına nefes aldırırken diğer taraftan da önemli bir dönüm noktası olarak tarihe geçti. Aktivist Şenol Karakaş ve Sumud Dayanışma Filosu aktivisti Bekir Turunç, İslam Özkan’ın sunduğu Dünya Alem video serisinde değerlendirdi. Aktivist Şenol Karakaş, filonun 44 gemisiyle Gazze’ye yelken açmasının, İsrail’i köşeye sıkıştırdığını ve ateşkesin temelini attığını savundu.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 20 maddelik planı çerçevesinde, Hamas ve İsrail’in Şarm El-Şeyh’te dolaylı müzakereleri, rehinelerin 72 saat içinde serbest bırakılmasının kabul edilmesi ve İsrail’in Gazze’den çekilmesiyle sonuçlandı. Ancak aktivistler, bu anlaşmanın kırılganlığını vurguluyor: İsrail’in ihlalleri devam ederken, 118 Filistinli son çağrıdan beri hayatını kaybetti.
“Her mil, İsrail’i yalnızlaştırdı. Sumud, milyonların küresel intifadasının simgesiydi” diyen Karakaş, seferlerin Uluslararası Adalet Divanı’nın (ICJ) Netanyahu’yu soykırımdan suçlu bulması ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (ICC) tutuklama kararını tetiklediğini belirtti.
Karakaş sözlerine şöyle devam ettirdi: “Sumud Filosu, 2023 Ekim’inde Gazze ablukasını kırmak ve insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan bir koalisyon olarak doğdu. Freedom Flotilla Coalition (FFC) öncülüğünde, 500’den fazla uluslararası aktivist –Avrupa, ABD, Latin Amerika ve Asya’dan– 44 gemide birleşti. Ancak İsrail donanması, uluslararası sularda (220 km açıkta) gemileri “korsanlık”la gasp etti. 25 Türk aktivist alıkonuldu ve zindanlara atıldı.”
Turunç’un anlattığı gibi, gemiler yağsız motor arızaları ve su dolu yakıt depolarıyla mücadele ederken, İsrail’in müdahalesi vahşiceydi: “Korsanlar gibiydiler; gemimizi aldılar, bizi zindana attılar. Ters kelepçeyle saatlerce güneş altında beklettiler, ilaç vermediler.”
86 yaşındaki İtalyan aktivist Ramon’un torunlarına “Neden müdahil olmadınız?” sorusu, Filistinli tutsakların çilesini simgeliyor. Turunç, belgeye imza atmayı reddetti: “İmza atmadım. ‘Beni mahkemeye çıkarın’ dedim. İzinsiz girdim diye yalan metin dayattılar.”
Sumud Filosu ve sivil protestoların baskısı
Karakaş, Sumud filosunun rolünü küresel bağlamda şu sözlerle değerlendirdi: “Sumud, Madrid’den 10 binler, Barcelona’dan liman grevleri, Londra’dan milyonlarca yürüyüşün parçasıydı. Taksim’den Dolmabahçe’ye, Meksika stadyumlarından konserlere – hepsi Nakba’nın devamını ifşa etti.”
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Filo, BDS (Boykot, Tecrit, Yaptırım) hareketiyle entegreydi, %30 ticaret daralması ve akademik boykot, İsrail’i ekonomik olarak sarstı. Karakaş, “İki yıl Gazze direnişi, 65 binden fazla ölüyle soykırımı gösterdi. ICJ ve ICC kararları, Sumud’un zaferi” diyor. Öte yandan Sumud aktivisti Turunç ise, gemideki dayanışmayı anlatıyor: “60 yaşındaki gemiyi onardık; jeneratörler çalışmıyordu, seyyarlarla idare ettik. Tunus’ta su dolu yakıtla 3-4 gün mücadele ettik. Dönüşte Adana Havalimanı’nda kahraman gibi karşılandık; şeklinde konuştu.
“Gazze, soykırımı gösterdi; yeni kuşaklar Nakba’yı anladı. Ateşkes kırılgan. Trump planı Hamas’ı suçlu gösteriyor” diyen Karakaş şu ifadeleri kullandı:
“Ama asıl sorun bu Trump’ın planı diye ortalıkta gezinen planın biraz şantaj içeren bir plan olduğunu da görmemiz gerekiyor. Biraz sorunu Hamas ve direniş örgütleriymiş gibi koyduğunu da, İsrail’i birazcık akladığını da görmek gerekiyor. Bu açıdan Filistin halkının mücadelesinin hiç ara vermeden sürmesi ateşkes çerçevesinde elbette ama daha da önemlisi Sumut Filosu’nda cisimleşen küresel intifadanın gözünü Gazze’nin ayırmaması gerekiyor. Biliyorsunuz 15 bin kişi başvurmuş Sumut Filosu’na. Küresel intifada devam etmeli; BDS ve protestolar, soykırımı bitirecek çağrısı yaptı.”
