Ertoşi Aşireti lideri İskender Ertuş: “PKK gerçekten silah bırakırsa korucular da silah bırakacak”

Çözüm sürecinin en önemli aktörlerinden biri de elbette bölgedeki aşiretler. Bölgede geniş bir nüfusa sahip olan aşiretlerin önemli bir bölümü uzun yıllardır korucu olarak görev yapıyorlar. Bölgede koruculuk görevini ilk üstlenen en büyük aşiretlerinden biri de Ertoşi Aşireti. Aşiretin lideri İskender Ertuş, Göksel Göksu’nun sorularını cevapladı.

Ertoşi Aşireti’nin nüfusu çeşitli kaynaklarda 2,5 milyon olarak görünse de İskender Ertuş, aşiretin İran, Irak ve Suriye’deki kolları da dikkate alındığında bu sayının 6 milyona dayandığını söylüyor. Ertuş ile 12 boydan oluşan aşiretin yapısı, koruculuk sistemi, çözüm sürecine bakışları, PKK ve DEM Parti hakkındaki görüşleri ve devlete bağlılıkları üzerine konuştuk

Türkiye’de Van, Hakkari, Şırnak, Siirt, Batman ve Diyarbakır’da varlık gösteren Eroşi Aşireti’nin lideri İskender Ertuş, bölgede koruculuk sistemini ilk kabul eden aşiretlerden biri olmakla gurur duyuyor ve “1989’dan beri devletten aldığımız 1.500 silahla koruculuk sistemini sürdürüyoruz. Korucu olma nedenimiz PKK’nın bölgede talan, kız kaçırma, adam kaçırma ve zulme başlaması üzerine devletin yanında yer alarak vatanı koruma isteğimiz” diyor.

Her fırsatta devlete olan bağlılıklarının altını çizen aşiret lideri Ertuş, çözüm sürecinin bir sonucu olarak koruculuk sisteminin lağvedilmesi ihtimaline kesinlikle karşı çıkıyor. “Korucular 38 yıldır PKK ile kan davası içinde” diyen Ertuş, devletin bir parçası olduklarını ve askerin yapmadığı görevleri üstlendiklerini söyleyerek, devletin kendilerini yalnız bırakmasının bir “ihanet” olacağını ifade ediyor

İskender Ertuş (soldan 2.) Medyascope’un sorularını cevapladı (Fotoğraf: Kaya Heyse).

Aşiret liderinin PKK ve DEM Parti hakkındaki görüşleri

DEM Parti’yi “çete partisi” olarak tanımlayan İskender Ertuş, partinin Kürtleri veya Doğu-Güneydoğu Anadolu aşiretlerini temsil etmediğini ileri sürüyor. Ertuş’a göre DEM Parti milletvekillerini “silah gücüyle” seçtiriyor.

Ertuş, PKK’nın sembolik olarak silah bırakmasını da eleştirerek, “Silah bırakmış gibi görünse de gerçekte güçlerini İran, Irak (Süleymaniye) ve özellikle Kuzey Suriye’de devam ettiriyorlar. PKK ‘Yahudilerin tasması altında’ hareket ediyor ve dış güçler tarafından yönlendiriliyor” diyor ve üstüne basarak PKK ile “kan davalı” olduklarını söylüyor. 

Çözüm süreci ve barışa yaklaşım

Barışın gelmesini ve kanın durmasını samimiyetle desteklediklerini söyleyen Ertoşi Aşiretinin lideri, sürecin başarıya ulaşmasının koşulunun sadece PKK’nın tam ve samimi bir şekilde silah bırakması ile mümkün olacağını söylüyor. 

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Ailesinden başta oğlu ve yeğeni olmak üzere çok sayıda kayıp verdiğini söyleyen İskender Ertuş, buna rağmen Türkiye’nin birliği ve barışı için kayıplarını devlete feda etmeye hazır olduklarını belirtiyor. “Peki PKK silah bıraktığında, korucular da silah bırakacak mı?” sorusuna da Ertuş, “Evet. Eğer PKK gerçekten silah bırakırsa, korucular da silah bırakacak ve eski PKK’lıları ‘kardeş’ olarak kabul edeceğiz” diyerek cevap veriyor. 

Aşiretler ve yeni çözüm süreci
Ertoşi Aşireti lideri İskender Ertuş: “PKK gerçekten silah bırakırsa korucular da silah bırakacak” (Fotoğraf Kaya Heyse)

Boşaltılan köyler ve geri dönüş

Kendi aşiretine bağlı köylerin boşaltılmadığını ancak çevre köylerin terör nedeniyle boşaltıldığını dile getiren Ertuş, devletin boşaltılan köylere geri dönmek isteyen vatandaşlara destek vermesi (maddi yardım, altyapı) halinde, İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerdeki pek çok kişinin köylerine döneceği ve ekonomiye katkı sağlayacağı görüşünde.

Ertuş köylerine dönecek olanların koruculardan korktukları iddiasını ise reddediyor ve korucuların devletin bir parçası olduğunu, yanlış yapan korucuların da devlet tarafından cezalandırılacağını belirtiyor.