Nedim Karakaş ile “Türk basketbolunun 2021’e Yol Haritası”

“Türk Basketbolunun 2021’e Yol Haritası” dizisinde 8’inci konuğum Nedim Karakaş. Dizinin diğer programlarını seyretmek için tıklayın.

Yayına Hazırlayan: Ali Emre Mazlumoğlu

Sorular ve öne çıkan cevaplar:

1. Yeni “altın” neslin basketbol sistemimize entegre edilmesinde hızla stratejik planın hazırlanması niye önemli?

Uzun zamandır alt yapı milli takımlarında belli başarıları yakalıyoruz.A Milli takımlar seviyesinde istediğimiz sonuçları alamıyoruz. Kulüplerden evvel Federasyonumuzun belli çalışmalar yapması lazım.

Tüm basketbol liglerimizde oynan seviyeyi bir üste taşıyamıyoruz. Bunu çeşitli nedenleri var;

· Maddi imkansızlıklar

· Alt yapı eksikleri

· Teknik adam eksiklikleri

· Sporcuların yetiştikleri şehirlerden büyük şehirlere gidişleri var.

Belli bir plan program dahilinde hep beraber oturup bir rota çizmemiz lazım.

2. Yeni “altın” neslin basketbol sistemimize entegrasyonunda hangi evreler olmalı?

Antrenörlerin oyuncuya formayı vermesi yerine genç oyuncuların o formayı alması lazım.

Türkiye’de sporcu yetişiyor ama biz onları daha ileri taşıyamıyoruz. Mentör, psikolog, fiziksel gelişim koçu gibi uzmanlardan faydalanmıyoruz.

Basketbolda genç oyuncuların kafasında “ben bu takıma girebilir miyim?” sorusu var. Biz bu gençlerin yanına antrenörlerin dışında az önce bahsettiğim uzmanları da eklememiz şart.

Oyuncu menajerleri de bu süreci yanlış ve kötü etkiliyorlar. Çünkü oyuncuyu yetiştiği kulüpten bir an önce diğer kulüplere nasıl götürürüm kaygısı oyuncunun gelişiminden öteye geçmiş durumda. Bu transferler sıklaştıkça menajerlerin kazanacağı komisyonlar da artıyor, Bu sebeple de menajerler oyuncuların kafasını karıştırıyor, konsantrasyonlarını maddi konulara yöneltiyor.

Avrupa’da mücadele eden büyük bütçeli kulüpler alt yapıya ayırdıkları miktarı arttırmalılar.

Bunun yanında basketbolun içinden çıkıp yönetimlerinde yer alanların olduğu kulüpler daha başarılı oluyorlar.

Eskişehir Basket bu konuda önemli bir örnek, bu şehrin mutlaka basketbolun içinde olması lazım. Umarım planlamalarını daha iyi yaparlar.

3. TBF, A Milli takım teknik ekibini ne kadar süre için belirlemeli? Neden?

Benim fikrim, A milli takım için kesinlikle bir Türk antrenör ile anlaşılmasından yana. Daha evvel yabancı antrenörler ile çalıştığım için bunu söylüyorum. Türk oyuncuları vatan-millet-Sakarya’dan daha çok etkilenirler ,ama yabancı antrenörlerin bakış açıları farklıdır. Türk antrenörü olursa mentaliteyi daha iyi anlayacaktır.

En az dört yıllık bir program dahilinde A milli takım antrenörüyle anlaşma yapılmalı.

Basketbolun içinden gelmiş bir CEO var, bu işi iyi yapabileceklerden birisi Hidayet Türkoğlu. Planlamayı yapacak ve görevlendirdiği kişileri takip edecek kişidir. Daha önce Doğan Hakyemez buna benzer bir görevi yerine getiriyordu. Şimdi Barbaros Akkaş var, ama ben onun nereye kadar sorumlu olduğunu ve müdahale ettiğini bilmiyorum. Bu iş yapacak kişiyi TBF Başkanı seçiyor, ama normalde TBF yönetim kurulu karar verip belli kişilere görev vermesi lazım.

4. Süper Ligdeki yabancı sayısı ve uygulaması nasıl olmalı?

Bugün aslında yabancı sayısında 8-9 da geçtik. Avrupa kupasında oynayan kulüplerimiz Türk sporcusuna pek yer vermiyorlar.

Avrupa pasaportu olan oyuncuların ücretlerini kontrol edebilmek için 6 yabancılı sistemde pasaport sınırı getirilmemişti. Ben de Aydın Örs’e katılıyorum, Amerikalı oyuncularla Avrupalılar arasında sayısal denge getirilmeli.

1 yabancıdan 6 yabancılı sisteme gelirken hep gündeme uyum da sağlamak istedik, deneme yanılmayla doğruyu bulmaya gayret etmeliyiz. Bugün ki sistemde şunu görüyoruz, antrenörler hazır olan oyuncuları oynatıyorlar. Bunda da haklı veya haksız olabilirler. Gelen yabancılardan daha yi Türk oyuncularımız var ama antrenörler süre vermiyor. Belli sebepleri vardır mutlaka.

Altı yabancı devam etsin, 3 Avrupalı + 3 kıta harici şeklinde olsun. 12 kişilik maç kadrosunda mutlaka 22-24 yaş aralığında 2 oyuncu olsun ( yaş kriterine kulüpler karar versin). Sahada 4 yabancı ve 1 Türk olmasını düşünüyorum. Avrupa’ da oynayan takımlar uluslararası maçlarda istediği kadar yabancı oyuncu kullanabilecek, bu ekstra oyuncular Türkiye Liginde tribünde olacaklar. 3+3 formülü aynı kalmak şartıyla, 2 yabancı oyuncu değişikliği hakkını kulüplere verilmeli. Devşirme konusunda da milli takımda belli sayıda maç oynama zorunluluğu getirmeli. Sonuç olarak yeni kararlar alınsın ve sonra bunlarla oynanmasın.

5. Geliştirme Liginin olmalı mı? Nasıl? Kulüp organizasyonlarında Bireysel Gelişim Antrenörü olmalı mı?

Az öncede söylediğim gibi genç oyunculara katkı verecek yapının kurulması şart; beslenme uzmanı, psikolog, mentörün yanı sıra bireysel gelişim koçu da olmalı. Mesela maçlardan sonra Sayın Obradovic’i dinliyoruz; “gençler tek başlarına çalışmıyorlar” diyor. Oyuncular şut çalışması dışında ne yapacaklar tek başlarına? Bu gençlerin başlarında bir pivot, bir guard antrenörü olsa ve onları eğitirse doğru olan yapılmış olur.

Geliştirme ligi genç oyuncular için önemli olabilir, 18 yaş ve üzeri oyuncular oynayabilir. Kulüplerin bu takım ve ligi kaldıracak bir mali gücü yok. Bir de ligin bir ödülü olmayacağı için motivasyon düşük olacaktır.

Bunun yerine 2.Ligi yani TBL’yi yetiştirme hedefli bir lig haline getirmeli. 12 kişilik maç kadrosuna 4-5 tane 24 yaş altı oyuncu olmasını şart koşmalı. Hiç olmazsa dahi iyi ama belki 1-2 yabancı olabilir. 2 yabancı varsa mutlaka 1 tanesi benchte olacak. 2.Ligde kıran kırana yetişecek çocuğun üst lige daha hazır hale geleceğine inanıyorum.

6. Türkiye’de çalışmak isteyen yabancı antrenöre belirli kriterler getirilmeli mi?

Bench’teki teknik ve idari kadroda kaç yabancı olmalı?

Şu an tek yabancı idareci Fenerbahçe’de Maurizio var, başka birileri de inanıyorsa-güveniyorsa, bilgilerinden faydalanmak için yabancı idareci getirebilirler. Ama ben yabancı bir yöneticinin fayda sağlayacağına inanmıyorum. Teknik eleman sayısına gelince ben sadece 1 antrenör olması gerektiğini düşünüyorum. Kariyeri için de mutlaka kriterler konulması lazım. Maalesef şu an ligimizdeki yabancı antrenörler bugün Türk basketboluna çok bir şey kazandırmıyorlar. Bizim Türk antrenörlerimize yurt dışında pazar yaratmamız lazım. Türk antrenörlerimizin daha iyi gelişmesi, bir üst seviye çıkmaları için neler yapılması gerektiğini de tekrar düşünmemiz gerekir.

Antrenörlerimiz sistemin içine; ya spor akademilerinden mezun olup geliyorlar, ya da açılan antrenör kurslarına katılıp 3-5 günlük seminer sonrası kart alarak geliyorlar, bir de belli millilik sayısını kazanmış oyunculardan geliyorlar. Bunların hepsinin eksik tarafları var. Bu eksikleri nasıl tamamlamak lazım onu planlamak lazım.

Türkiye’deki maddi şartlar Avrupa’daki şartlara göre oldukça iyi olduğu için Türk oyuncular Avrupa liglerine gitmiyor. Bizim birlikte bu konuları düşünüp kararlar almalıyız.

Antrenörlerimizi yurt dışına pazarlayacak sistemimiz de yok.

Tecrübeli antrenörlerimizden faydalanmamız lazım. Elimizde Aydın Örs’ümüz var, her konuda yararlanmamız gerekir bence. Ama ne oluyor? Ancak senin yaptığın periscope yayınlarındaki röportajlar ile fikirlerini duyabiliyoruz. Onun ve diğer değerli antrenörlerin gençlere yön gösterici olması için işin içine çekilmesi lazım.

7. Basketbolumuzun önemli unsurlarından hakemlerin gelişmesi ve yeni jenerasyonların yetişmesi için ne gibi önerileriniz olur?

Turgay Demirel ilk defa 1993’te TBF başkanı olduğunda, Almanya’daki Avrupa Şampiyonasını seyretmeleri için tüm hakemlerimizi turnuvaya götürmüştü. Bu daha sonra biraz yavaşladı. Son 10-12 yılda hakemlerle ilgili kuvvetli bir yatırım yapıldığını duymadım. Son günlerde maçlarda yapılmaması gereken önemli hakem hataları yapılıyor.

Hakemlerimizin gelişmesi için çok sıkı eğitim yapılması lazım. Maçların detaylı şekilde izlenmesi lazım.

Hazırlayanlar:

Murat Özyer

Ali Emre Mazlumoğlu

Destek Verenler:

www.medyascope.tv

www.basketfaul.com

www.basketdergisi.com