Yerel seçimlerden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) birinci parti olarak çıktı, on yıllardır kazanamadığı il ve ilçelerde belediyeleri kazandı. Türkiye genelinde kazanan CHP, depremde en çok zarar gören ve depremin yarattığı sorunlarla boğuşmaya devam eden Hatay’da kaybetti. Peki CHP’nin Hatay’ı kaybetmesine ne neden oldu? CHP’li Lütfü Savaş yanlış aday mıydı, aday belirleme süreci Savaş’ın ismini yıprattı mı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları Hataylıların oy tercihini değiştirdi mi? Bu soruların cevaplarını şehrin önde gelen isimleri, siyaset bilimciler ve CHP’li siyasetçiler Medyascope’ta yanıtladı.
31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’nde Hatay’ın seçim sonuçları, daha doğrusu Hataylıların yeniden mevcut HBB Başkanı Lütfü Savaş’ı tercih edip etmeyecekleri Türkiye genelinde merak konusu oldu. 6 Şubat depremlerinin en büyük yıkıma neden olduğu ve yaraların hala sarılmadığı kentte seçmen, bozuk yollar, kesilen elektrik, su ve barınma gibi pek çok sorunla birlikte seçime gitti.
Depremden bugüne şehirde en çok konuşulan ve eleştirilen isim, dönemin CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş oldu. Şehrin neden ayağa kalkmadığı her sorulduğunda Savaş, belediyenin, belediye çalışanlarının ve onların ailelerin de “depremzede” olduğunu dile getirdi. Şehirde depremden sonra pek çok belediye ile birlikte CHP’li Ankara Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, afet koordinasyon merkezleri kurup aylarca Hatayla dayanışma halindeydi. Hatay, aynı zamanda neredeyse bütün siyasi partilerin ve siyasetin de gündeminde oldu.
Takvimler, 23 Şubat 2023’ü gösterdiğinde CHP’lilerin şehre düzenlediği bir ziyaret esnasında bir Hataylı, dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında HBB Başkanı Lütfü Savaş’ı istifaya çağırdı: “Başkanım sizden de razıydık ama rica ediyorum, lütfen bir onur meselesi olarak istifa etmenizi istiyorum” dedi. Medyascope kameralarının kaydettiği bu anlarda Savaş’ın istifası tartışılmaya başlandı.
Şehir, yaralarını sarmakla uğraşırken bir yandan da tüm Türkiye’de olduğu gibi Hatay’da da 2023 Genel Seçimleri için seçim çalışmaları başladı. O dönem hâlâ yakınlarının cenazesine ulaşamayan, çadırda yaşamak zorunda olan ve akıbeti belli olmayan yakınlarını arayan Hataylılar, aslında şehirde düzenlenen mitinglerden pek de hoşnut olmadı. 2023 Genel Seçimleri’nin birinci turunda az bir farkla tercihini Kılıçdaroğlu’ndan yana kullanan Hataylılar, seçimin ikinci turunda “Erdoğan” dedi. Erdoğan ikinci turda şehirde yüzde 0,05 puanlık bir farkla kazandı.
Aradan yaklaşık bir yıl geçtikten sonra yerel seçim sonuçlarında gözler sonucu en çok merak edilen Ankara ve İstanbul ile birlikte Hatay’a da çevrildi. CHP’nin Savaş’ı tekrar aday gösterip göstermeyeceği merak ediliyor, aday adayı olan diğer isimler üzerine konuşuluyordu. CHP, Savaş ile yola devam etme kararı aldı. Bu karara en büyük tepkiyi Hataylılar 6 Şubat anmasının yapıldığı gece verdi: CHP’nin yeni Genel Başkanı Özel ve Savaş alkışlar ve ıslıklarla protesto edildi, “istifa” sloganları atıldı.
Savaş yapılan protestoyu “siyasi malzeme” olarak değerlendirirken, CHP seçeneklerini yeniden gözden geçirmeye başladı. Sanatçı Haluk Levent ve oyuncu Mert Fırat’a teklifler götürüldü ancak sonuç alınamadı ve Genel Başkanı Özel, Savaş ile yola devam etme kararı aldıklarını açıkladı.
CHP’nin Hatay için aday tartışmaları devam ederken AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 6 Şubat depremlerinin birinci yıldönümü nedeniyle 3 Şubat günü Hatay’a gitti. Burada konuşan Erdoğan, “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay’a geldi mi?” diyerek gözdağı verdi. Erdoğan’ın “gözdağı” verdiği bu cümleler, açıklamayı yaptığı o günden seçime kadar gündemde kalmaya devam etti.
Hatay’da yerel seçimler CHP’nin adayı Lütfü Savaş ve AKP’nin adayı Mehmet Öntürk arasında geçti. Türkiye genelinde kazanan CHP, Hatay’da yüzde 0,43 oyla kaybetti ve Hatay haritada sarıya döndü. Kentte 1 milyon 78 bin 130 seçmenin 261 bin 276’sı sandığa gitmedi. Seçimlerde 38 bin 903 oy ise geçersiz sayıldı.
Seçim gecesi ve sonrasında CHP’li yetkililer ve Savaş, İl Seçim Kurulu’na geldi ve açıklama yaparak itirazda bulunacaklarını açıkladı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
İtiraz neticesinde yanlış işlenen oylar düzenlendi ve aradaki makas daraldı, fark yaklaşık 2 bin 500 oya düştü ancak kapanmadı. CHP’nin tam kanunsuzluk gerekçesiyle şehirde yeniden seçim yapılması başvurusu ise reddedildi. AKP’li Mehmet Öntürk’ün büyükşehir belediye başkanlığı kesinleşmiş oldu.
Böylece Türkiye genelinde kazanan CHP, Hatay’da seçimi kaybetti.
“Lütfü Savaş Hataylıların sorunlarıyla ilgilenmektense politize oldu”
CHP’nin Hatay’da kaybetmesini Medyascope’a değerlendiren siyaset bilimci Tanju Tosun, Hatay’da sağ partilerin seçmenlerini konsolide ettiğini ancak bununla birlikte Hatay’da Lütfü Savaş’ın da bir kitlesi olduğunu söyledi.
Savaş karşıtlarının Cumhur İttifakı partilerinde toplandığını söyleyen Tosun, “Dolayısıyla AKP ve MHP seçmeninin Savaş’a karşıtlığı çok katı ideolojik tercihlerinden olabilir. Savaş, geçmiş dönemlerde AKP’de politika yapan bir aktördü. AKP’den ayrılmış olmanın etkisiyle belki AKP seçmeninin, Savaş’ın CHP adayı olmasından sonra ona yönelmesi daha da zor olmuş olabilir” dedi.
Tosun, seçmende kentin inşa sürecinde siyasal iktidarın adayını desteklemenin, Hatay’ın ayağa kalkmasında daha hızlı sonuç alınabileceğine yönünde bir algı oluştuğunun altını çizdi.
Kentin öncelikli meselesinin depremin yol açtığı tablonun ortadan kaldırılması olduğunu aktaran Tosun, seçmenin de “Biz bir muhalefet partisinin adayına oy verirsek bu Hatay’ın yıkılmış hali kolay toparlanamaz” diye bir düşünce geliştirmiş olabileceğini söyledi.
Adaylık tartışmaları sırasında Savaş’ın ismini çok fazla öne çıktığını, Savaş’ın Hataylıların sorunlarıyla ilgilenmektense “Biraz fazla” politize olduğunu dile getiren Tosun, “Seçim kazanmak onun için büyük bir iddia haline geldi. Bunun için bir kısım seçmeni kendisinde tutarken karşıt seçmenlerin de uzaklaşmasına neden oldu. Adıyaman mesela, bu konuda tipik bir örnek. Adıyaman’da da muhalefet partisinin adayı var, seçim kazanıyor. Hatay’da da var ama seçim kazanamıyor. Dolayısıyla Adıyaman adayının seçimi kazanmasındaki en önemli etken deprem sonrası adayın kente verdiği destek ve sürekli halkının yanında olması. Acaba, Savaş bunu yeteri ölçüde yapamadı mı? Bu da etkenler biri olabilir” diye devam etti.
“Lütfü Savaş’ın aday gösterilme sürecindeki tartışmalar seçmenle arasına mesafe soktu“
“Lütfü Savaş yanlış aday mıydı?” tartışmalarını da değerlendiren Tosun, “Savaş’ın almış olduğu oy dikkate alındığında, çok da fazla yanlış aday olmadığı görülüyor. Bayağı da oy aldı, burada hakkını yememek gerekir” dedi ve bu noktada “yanlış aday” tartışmasından daha çok, aday olma sürecinde yaşanan gerilimlere bakmak gerektiğini söyledi.
Bu tartışmalar esnasında Savaş ile kendisine oy verme potansiyeli olan seçmen arasında bir mesafe oluştuğunu dile getiren Tosun, “Farklı partilere oy vermiş seçmenlerden fazla oy alamadı. Anladığımız kadarıyla seçmenin bir kısmını konsolide etmişti. O seçmen yine desteğini verdi ama deprem nedeniyle tepki duyanlar geri çekildi. Sonuçta böyle bir tablo ortaya çıktı” dedi.
“CHP Hatay’da devletin tüm imkanlarına karşı mücadele etti”
Lütfü Savaş’ın seçimi kaybetmesinden sonra CHP Hatay İl Başkanlığı görevinden istifa eden Hakan Tiryaki, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Hatay’da devletin bütün imkanlarına karşı bir mücadele verdiğini söyledi.
CHP’nin elinde de belediye olduğunu ancak belediyenin pandemi ve depremi yaşadığını, yıprandığını dile getiren Hakan Tiryaki, Medyascope’a konuştu, “AKP’nin tehditleri, insanların mağduriyetleri konteynerde, çadırda yaşayıp, bir an önce bu sıkıntılardan kurtulma, ‘beş yıllığına bunlara verelim’ düşünceleri, bir şekilde AKP kazandığında evimize, barkımıza tekrardan sahip olacağız, psikolojisi vardı. Bu etkenlerin hepsi birleşti. Sandıkta da birçok oyunlarla süreci buraya getirdiler” dedi.
Savaş’ın doğru aday olduğunu düşündüklerini ve arkasında durduklarını anlatan Tiryaki, “Adayı, adaylık sürecinde gelip gitmeleri yıprattı. Yani insanların güveninde sıkıntı yarattı. Zaten yaralıydık. Bu bize biraz daha fazla yara verdi. Bu partide makam sahibi kişilerin, aday adayı olup aday olamayanların partiye verdiği zararların da etkenleriyle beraber seçim kaybedildi” diye devam etti.
“CHP Hatay’da halkın verdiği mesajı okuyamadı”
Medyascope’a konuşan Eski Hatay Baro Başkanı, CHP HBB Başkan aday adayı Cihat Açıkalın, CHP’nin Hatay’da seçmenin, özellikle parti tabanının nabzını iyi tutamadığını söyledi.
Hataylıların çok net mesajlar verdiğini dile getiren Açıkalın, “6 Şubat anmasında halk mesajını verdi. Sosyal medya üzerinden tepkilerini ortaya koydular. Hatta aday, ilan edildikten sonra seçim çalışmaları için mahallelerde ve ilçe ziyaretlerinde protesto edildi. Genel merkez, ısrarla bunu okumak istemedi. Nedenini bilmiyorum. Eğer halkın orada verdiği mesaj okunsaydı bugün bambaşka bir şey konuşuyor olurduk” dedi.
Seçimde oy kullanmayan seçmenin sayısına dikkat çeken Açıkalın, seçmenin hem iktidarı hem de muhalefeti protesto ettiğini, Savaş’ın “halkın adayı” olmadığını dile getirdi.
Savaş’ın aldığı oyun fazla bile olduğunu belirten Açıkalın, “O alınan oyların fazlalığının bir sebebi de şu, kerhen verilen oylar da vardı. Kendi yaşam tarzına müdahale edilebileceği endişesiyle, CHP tabanının bir kısmı sırf AKP seçim kazanmasın diye eleştirdiği aday olmasına rağmen Lütfü Bey’e oy verdi. Makas daha büyük de olabilirdi. Yani mevcut tepkilere rağmen alınan oya baktığınız zaman bence tahmin edilenin üzerindeydi” diye konuştu.
“Hatay’da gönül bağı kopmak üzere”
Genel merkezin, “Kırsal’da ve sağ kesimde oy alan bir aday” bakış açısıyla Savaş’ın adaylığında ısrar ettiğini dile getiren Açıkalın, “Seçim sonuçlarına baktığınızda, kırsalda başta kendi ilçesi Yayladağı’nda dahi oyları toplasanız bir muhtarlık seçim oyuna bedel. Öte yandan gerçekten oy alabilmiş olsaydı bile, siz esas size oy veren merkezdeki kentte konuşlanmış CHP seçmeninin oyunu kaybetmişsiniz. Sağdan oy alayım diyorsunuz ama soldan oy kaybediyorsunuz. Oranladığınız zaman solda kaybettiğiniz oy, yani kendi esas seçmeninizin size protesto amacıyla vermekten imtina ettiği oy, sağdan alabileceğiniz oydan çok çok fazlaydı. Bunu zaman zaman dile getirdik, anlatmaya çalıştık. Ama genel merkez mevcut adayda devam etmenin doğru olacağını düşündü” dedi.
Hatay, CHP seçmeninin CHP ile gönül bağının kopmasının bundan sonraki seçimler için bir risk olduğunun altını çizen Açıkalın, “Hatay’da gönül bağı kopuyor. Artık klasik seçmeninizin oy vermeme alışkanlığı oturmak üzere. Bu, Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşandı. Hatay’da Saadet Partisi’nin adayı Necmettin Çalışkan’ı da listelerde gösterdiler ve seçildi. Dolayısıyla orada da oylarda bir düşüş yaşandı. Herkes bunu farklı yorumladı ama esas sebebi buydu. Dolayısıyla CHP seçmeni, ikinci refleksini burada ortaya koydu. Bu inatlaşma devam ederse, korkarız ki yapılacak olan muhtemel bir genel seçimde, Hatay’da CHP seçmeni çok daha büyük bir reaksiyon ortaya koyabilir” dedi.
Seçimi aslında kaybetmediklerini dile getirerek Medyascope’a konuşan CHP Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur, son üç dört aydır bütün ulusal medyanın gündeminin Lütfü Savaş ve CHP olduğunu, depremin sebebi Hatay’daki CHP’ymiş gibi algı yaratılmaya çalışıldığını dile getirdi.
Bütün bunlara rağmen kazandıklarını söyleyen Güzelmansur, “Oy farkı itirazlarımızla 2 bin 590’a indi. 39 bin geçersiz oy var. Bunlar yeniden sayılmış olsaydı biz zaten açık ara öneydik” dedi. CHP’nin Hatay’da bu kadar çok oy almasını kimsenin beklemediğini belirten Güzelmansur, “Bu kadar yıpratılmaya, bu kadar ulusal basında ve sosyal medyada bir algı yaratılmaya çalışılmasına rağmen biz bu kadar oy aldık” dedi.