2020’nin mart ayında başlayan koronavirüs salgını, hayatın pek çok farklı noktası gibi futbolu ve futbolcuları da derinden etkiledi. Bir yıl önce, 2020’nin mart ayında salgın nedeniyle geçici olarak durdurulan Süper Lig ve 2.Lig’in haziran ayında tekrar başlamasının ardından Bölgesel Amatör Lig (BAL) maçlarının da 17 Nisan itibariyle devam etmesine karar verilirken İl Amatör Futbol liglerinde ve kadın liglerinde oynayan futbolcular salgının başlangıcından bu yana karşılaşmalara çıkamıyor. Kadınlar 3.Ligi ekiplerinden Bakırköy Gençlikspor’da oynayan futbolcu Eylem Eren, Türkiye’de salgının gölgesinde kalan kadın futbolunu ve sahalardan uzak kaldığı bir yılı Medyascope’tan Ali Macit’e anlattı.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Kadınlar 3.Ligi ekiplerinden Bakırköy Gençlikspor’da orta saha oyuncusu olan Eylem Eren, aynı zamanda Trakya Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda eğitimine devam ediyor. Kadın futbolu liglerinin 2020’nin mart ayında salgın nedeniyle durdurulmasından bu yana futbolculuk kariyerine devam edemeyen Eylem, okuldan kalan zamanını İstanbul Eyüp’te bulunan Pierreloti Futbol Okulu’nda antrenörlük yaparak geçiriyor ve aynı zamanda bir spor salonunda fitness eğitmeni olarak çalışıyor.
Eylem Eren, Medyascope’a verdiği röportajda, halı sahaların ve futbol okullarının salgın önlemleri kapsamında geçen kasım ayında kapatılmasına kadar futbol okulundaki işine devam ettiğini ancak kasım ayından sonra bir spor salonunda fitness eğitmeni olarak çalışmak zorunda kaldığını belirtti. “Sahalar kapatılana kadar futbol antrenörlüğü yapıyordum ve futbol oynuyordum. Şu an ise bir spor salonunda çalışıyorum ve derslerime çevrimiçi olarak devam ediyorum” diyen Eylem, kendisi gibi hem derslerine devam edip hem de çalışan pek çok arkadaşı olduğunu söyledi. Bazı takım arkadaşlarının liglere hazır olmak için kendi imkanlarıyla antrenmanlarına devam ettiğini vurgulayan Eylem, “Ancak antreman yapmak için imkan bulamayan çok fazla arkadaşımız da var. Biz hep hazır olmak zorundayız, 90 dakika futbol oynamak göründüğü gibi kolay değil. 90 dakika futbol oynamak için sezon başında en az üç ay hazırlık yapıyoruz. Biz de herkes gibi bir şekilde maçlara hazır olmak istiyoruz. Kapanma önlemleriyle birlikte zaten çok hareketsiz kaldık ve kondisyonumuzun düşmesiyle birlikte kaslarımız da çok zayıfladı. Kadın arkadaşlarımızla kendi kendimizi liglerin başlayacağı güne hazırlıyoruz” diye konuştu.
“Futbolun kadını erkeği yok artık, biz de liglerimize devam etmek istiyoruz”
Dünyada kadın futbolunun öneminin gittikçe arttığının altını çizen Eylem, futboldaki kadın erkek ayrımının yavaş yavaş ortadan kalktığını belirterek son yıllarda marka değeri yükselen UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi’ni örnek gösterdi. Türkiye’de kadın futbolunun “amatör” olarak algılanmasını da eleştiren Eylem, “Türkiye’deki kadın futbolunda erkek futbolundaki gibi bir maaş sistemi yok. Hatta çoğu takımda maaş sistemi bile yok diyebilirim. Yabancı ülkelerde kadın futbolcular bunu bir meslek olarak yapabiliyorken biz sadece hobi olarak yapabiliyoruz. Geçimimizi sağlamamız için mutlaka başka bir işte de çalışmamız gerekiyor. Kadın futbolcular için futbol oynayarak geçinmek zaten zorken buna bir de koronavirüs salgını eklendi. Antremanlarımızı bir şekilde yapmaya çalışıyoruz ama sahadaki gibi verimli olmuyor. Avrupa’da UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi’nin önemi artıyor ve orada kadın futboluna verilen değer erkek futboluna verilen değerle aynı olmaya yaklaştı diyebilirim. Bizde ise ne yazık ki kadın futbolu hala amatör bir seviyede. Bence futbolun kadını erkeği yok. Artık biz de liglerimize devam etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Sporun cinsiyeti olmadığını kadının her alanda başarılı olabileceğini kanıtlamaya devam edeceğiz”
Kadınların her alanda başarılı olabileceklerini düşündüğünü söyleyen Eylem, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de kadınlar futbolu meslek olarak icra edebilirse kadın futbolu çok daha iyi yerlere gelecek. Biz kadın futbolcular olarak kadın futbolunun daha çok tanınmasını, ulusal arenada daha çok yer almasını ve bu alan yapılan yatırımların daha fazla olmasını istiyoruz. Bizim de maçlarımız yayınlansın, bizim de maçlarımıza biletler alınsın, bizler de bu işi meslek olarak yapabilelim istiyoruz. Sporun cinsiyeti olmadığını kadının her alanda başarılı olabileceğini kanıtlamaya devam edeceğiz. Tek isteğimiz geçen sene durdurulan liglerin başlatılması ve kadın futbolunun hakettiği değeri görmesi”.
