Norveç polisi, 1 Ocak’ta ülkenin güneybatısındaki Karmøy Adası’nda cansız bedenine ulaşılan bebeğin, geçen ekim ayında ailesi ile birlikte İngiltere’ye sığınmak için bindikleri botun batması sonucu hayatını kaybeden 15 aylık Artin Iran Nezhad olduğunu açıkladı.
Yeni yılın ilk gününde Norveç’in güneybatısındaki Karmøy Adası’nın sahiline cansız bedeni vuran ve uzun bir süre kimliği tespit edilemeyen bebeğin, İran Kürdü asıllı 15 aylık Artin Iran Nezhad olduğu tespit edildi.
Bebeğin cansız bedeninin üzerindeki ceketten yola çıkan Norveç polisi, mavi-beyaz renkli ceketin, 27 Ekim’de ailesi ile birlikte Fransa’dan İngiltere’ye geçmek isterken bindikleri botun batması sonucu hayatını kaybeden Artin adlı 15 aylık bebeğin, Fransa’nın Calais şehrindeki mülteci kampında ailesi ile çekilen bir fotoğrafta üzerinde görüntülenen ceket ile aynı olduğunu tespit etti.
Polis, pazartesi günü (7 Haziran) yaptığı açıklamada, kıyıya vuran cansız bedenden alınan örneklerin Oslo Üniversitesi Hastanesi’nde Nezhad ailesinden alınan DNA örnekleriyle karşılaştırıldığını ve örneklerin birbirleriyle uyuştuğunun tespit edildiğini duyurdu.
27 Ekim’de ailesiyle beraber Calais şehrinden bir bota binen Artin bebek ve ailesinin içinde bulundukları bot aynı gün batarken, Artin’in babası Resul Iran Nezhad ve annesi Shiva Muhammed Panahi ile birlikte dokuz ve altı yaşlarındaki kardeşleri Anita ile Armin’in cansız bedenlerine ulaşılmıştı. Olayın ardından hastaneye kaldırılanların arasında Artin’in olmadığı tespit edilirken polis Artin’i bulmak için soruşturma başlamıştı.
İngiliz The Guardian gazetesinin, tamamı yok olan ailenin yakınlarına ve aileyle birlikte göç eden isimlere ulaşarak yayınladığı habere göre, İran’da yaşayan Kürt aile önce 7 Ağustos’ta İran’dan Türkiye’ye, daha sonra da Türkiye’den feribotla İtalya’ya geçerek yaklaşık 20 gün karantinada kaldı. Aile daha sonra İtalya’dan kalkan bir feribotun içerisinde İngiltere’ye geçebilmek için gizlice Fransa’nın kuzeyine geldi. Ancak trenle İngiltere’ye geçme girişimleri iki kez reddedilen aile, Fransa’dan İngiltere’ye geçmek için bindikleri botun batmasıyla hayatlarını kaybetti.
“Eğer canını koruyacak paran yoksa ölürsün, ölmek zorundasın”
Gazeteye verdiği demeçte Nezhad ailesi içn “Eğer ailenin insan tacirlerine ödeyecek daha fazla paraları olsaydı bugün hayatta olabilirlerdi” diye konuşan ve Nezhad ailesi ile Calais’de bir süre birlikte kaldığını belirten göçmen sözlerine şöyle devam etti. “Eğer canını koruyacak paran yoksa ölürsün, ölmek zorundasın”
Nezhad ailesinin kullandığı yöntemle Londra’ya ulaştığını belirten göçmen, mülteci kampındayken Artin’le sık sık vakit geçirdiğini belirterek “Onunla her gün oyun oynuyordum. Çok tatlı, sevecen ve güleç bir çocuktu” diye konuştu.
Fransa’daki insan tacirlerinin diğer bölgelerdeki tacirlere göre daha farklı bir sistem kullandığını söyleyen göçmen, Calais’deki tacirlerin büyük bir çoğunluğunun İran Kürtleri’nden oluştuğunu, hemen yanındaki Dunkirk’de ise Irak Kürtleri’nin çoğunluk oluşturduğunu aktardı.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
İnsan tacirleri, tıpkı uluslararası bankacılık sistemi gibi, bir ülkedeki parayı başka bir ülkeye transfer eden çeşitli yollar kullanıyor. İnsan tacirleriyle anlaşanlar, paralarını gitmek istedikleri ülkedeki bir mağazaya veya süpermarkete yollarken eğer ülkeye geçmeyi başarırlarsa yatırdıkları parayı gittikleri ülkedeki başka bir mağaza veya dükkandan alıyor.
Ancak yolculuk sırasında yakalanırlarsa veya başlarına herhangi bir iş gelirse, yatırdıkları parayı gözden çıkarmak zorunda kalıyorlar. İnsan tacirlerine verecek yeteri kadar parası olmayanlar ise insan kaçakçılığına yardım etmeye zorlanıyor. Üç ila 10 farklı kaçakçılık operasyonuna yardım edenler, bir sonraki gemide yer almaya hak kazanıyor.
En çok parayı verenler en iyi ve en risksiz gemilere biniyor
En çok parayı verenler en iyi ve en risksiz gemilere biniyor. Verecek çok fazla parası olmayanlarsa birçok kez batan ve oldukça riskli olan kalabalık gemilerle denize açılmak zorunda kalıyor.
Artin bebeği ve ailesini tanıdığını öne süren bir göçmenin aktardığına göre, Nezhad ailesi daha güvenli bir gemiye binecekken geminin sahipleri aile yeteri kadar para ödeyemediği aileyi gemiye almadı. Aile toplamda 5 bin dolar vermeyi teklif etmiş olsa da bu rakam insan tacirleri tarafından yeterli bulunmadı.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin 2019 yılında hazırladığı rapora göre, her yıl Akdeniz sularında iki binden fazla insan Avrupa’ya geçmek isterken hayatını kaybediyor.
Derleyen: Mehmet Yaşar Altundağ
