Usame bin Ladin’in ölümünden sonra El Kaide’nin liderliğini üstlenen Eymen el Zevahiri, Afganistan’da düzenlenen drone saldırısı sonucu öldürülmüştü. Zevahiri’nin öldürüldüğünü Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden açıklamış ve “Şimdi adalet yerini buldu ve bu terörist lider artık yok” demişti. Zevahiri’nin ölümü Amerikalılar tarafından Usame bin Ladin’inki gibi sokaklarda dans edilerek kutlanmasa da, 11 Eylül’de hayatını kaybedenlerin aileleri derin bir nefes aldı.
11 Eylül 2001’de American Airlines’ın 11 numaralı uçağı New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’nin kuzey kulesine çarpmadan yaklaşık beş saniye önce Charles G. Wof’un evinin üzerinden geçmişti. Pilotluk eğitimi bulunan Wolf, bu uçağın Manhattan’da oldukça tehlikeli bir alçaklıkta uçtuğunu anlamıştı. Korkuları ise birkaç saniye sonra gerçeğe dönüştü. Kaçırılan uçak, doğrudan, 13 yıllık eşi Katherine’in de bulunduğu binaya çarptı. Katherine 11 Eylül saldırılarında öldürülen iki bin 977 kişiden yalnızca biriydi.
“İki kez vuruldum”
Saldırının ardından endişe içinde eşini aramak için sokağa çıkan Wolf, binanın enkazından çıkan zehirli dumanlar nedeniyle hastalandı. Hem eşinin ölümü hem de 10 yılı aşkın bir süredir devam eden sağlık problemlerini vurgulayan Wolf, “İki kez vuruldum, böyle diyebilirsiniz” dedi.
ABD Başkanı Joe Biden, Usame bin Ladin’in sağ kolu ve El Kaide’nin baş ideoloğu olarak tanımladığı Zevahiri’nin iki Hellfire (cehennem ateşi) füzesiyle öldürüldüğünü kamuoyuna duyurdu.
Aylarca süren planlamanın ardından 71 yaşındaki El Kaide liderine yönelik saldırı için nihai onayı bir hafta önce verdiğini açıklayan Biden, şöyle konuşmuştu: “Bush, Obama ve Trump dönemlerinde Zevahiri’yi arayan istihbarat ekibimiz, kendisinin yerini bu yılın başlarında tespit etti. Aile üyeleriyle bir araya gelmek için Kabil’e taşınmıştı.”
“Görev başarılı oldu” diyen Biden, “Ne kadar sürerseniz sürsün, nereye saklanırsanız saklanın, halkımız için bir tehdit oluşturuyorsanız Amerika sizi bulur ve çıkarır. Ulusumuzu savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullanmıştı.
Wolf, Zevahiri’nin ölüm haberini aldığı anı şöyle anlattı: “Elim ayağım birbirine dolaştı. Bu harika bir haber. Başkan Biden’ı bunu yaptığı için alkışlıyorum. Bu meseleye hala eğildiğimizi öğrenmek oldukça tatmin edici.”
11 Eylül saldırılarından sonra kimsenin Zevahiri hakkında konuşmadığını belirten Wolf, “Saldırının mimarı olduğunu bile anlamamıştık. Çünkü medya ona odaklanmıyordu, kimse Zevahiri hakkında konuşmuyordu. Benim de kim olduğunu farketmem biraz zaman aldı” ifadelerini kullandı.
Usame bin Ladin’in Mayıs 2011’de öldürüldüğü anı dün gibi hatırladığını belirten Wolf, o gün gece geç saatlere kadar 50’den fazla ulusal ve yerel basın kuruluşuna röportaj verdiğini söyledi. Wolf, “Duygular o zaman tazeydi. Saldırının bir hafta sonrasından itibaren sürekli bin Ladin hakkında konuşuyorduk” dedi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Zevahiri’ye denk gelseydim canlı canlı derisini yüzerdim”
Douglas Sidiali ise El Kaide’nin 1998’de Kenya’nın başkenti Nairobi’deki ABD elçilik binalarına düzenlediği saldırıda yaralananlardan. Elçiliğin bombalandığı esnada trafikte bulunan Sidiali, patlamanın ardından görme yetisini kaybetti. Sidialo, 24 yıldır hiçbir şey görmüyor.
BBC’nin Newsday programına konuşan Sidialo, “Görme yetimi kaybettiğimi fark ettiğimde mahvolmuştum. Eğer o zamanlar Zevahiri’ye denk gelseydim yaşadığım acıyı yaşayabilmesi için canlı canlı derisini yüzerdim” dedi.
Nairobi’deki Amerikalılara daha sonra tazminat verildi ancak Sidialo kendisinin bu haktan mahrum kaldığını söyledi: Amerikan vatandaşların, iş ortaklarının ve elçilik çalışanlarının tazminat aldığını biliyorum. Ancak biz Kenyalılara tazminat ödenmesi hiç düşünülmedi. Bu da hissettiğimiz bir diğer bir acı.”
Sidialo aynı zamanda “Kılıçla öldürürsen, kılıçla öldürülürsün” sözleriyle bu ölümün “Tanrı’nın İşi” olduğunu vurguladı.
“Yara kapanmıyor”
Eşini 11 Eylül saldırısında kaybedenlerden biri de Paula Berry. Berry, Zevahiri’nin öldürülmesiyle yarasının kapanmadığını söyledi: “Zaten Zevahiri’nin saldırının ardından 20 yıl yaşamış olması yeterince inciticiydi.”
Berry saldırının ardından kendisini New York City’nin yeniden imarına adadı. Manhattan’ın restorasyonu için bir kampanya yürüten Berry, kentteki 11 Eylül anıtının tasarımı için seçilen 13 jüriden biri.
Taliban ne tepki verecek?
El Kaide’nin müttefiki Taliban, ABD tarafından vurulan evin boş olduğunu iddia etmiş ve Zevahiri’nin öldürülmesiyle ilgili herhangi bir açıklama paylaşmamıştı. Reuters’a konuşan üst düzey bir Amerikalı yetkiliye göre, Taliban son iki gündür üst düzey toplantılar düzenleyerek ABD’nin saldırısına yanıp verip vermemeleri veya nasıl bir yanıt vermeleri gerektiğini tartışıyor.
Taliban ile IŞİD arasında çatışma: Dört IŞİD üyesi öldürüldü
Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahid, dün sabah Afganistan’ın başkenti Kabil’de Taliban ile IŞİD arasında silahlı bir çatışma yaşandığını açıkladı. Mücahid, çatışmada dört IŞİD üyesi Taliban güçleri tarafından öldürüldü.
Derleyen: Alp Selim
