Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından sonra çıkarılan torba yasayla cumhurbaşkanının rektör atama yetkisi korundu. Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri düzenlemeyi “demokrasi ayıbı” olarak niteledi.
Anayasa Mahkemesi 4 Haziran 2024’te rektör atamalarında cumhurbaşkanını tek belirleyici haline getiren KHK düzenlemesini Anayasa’ya aykırı buldu. Mahkeme oybirliğiyle iptal kararı aldı. Yasanın yeniden düzenlenmesi için TBMM’ye verilen 12 aylık süre 4 Haziran 2025’te sona erdi.
İktidar bu süre sonunda rektör atamaları konusunda cumhurbaşkanının yetkilerini yeniden düzenleyen torba yasayı TBMM’den geçirdi. TBMM Genel Kurulu’nda onaylanan yasal düzenleme Resmî Gazete’de yayınlandı.
Cumhurbaşkanının yetkileri aynen korundu
Yeni yasa hükümlerine göre kamu üniversitelerinde rektör atamaları doğrudan cumhurbaşkanı tarafından yapılmaya devam edecek. Cumhurbaşkanına önceki uygulamada verilen yetkiler aynen korundu.
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri açıklamalarında, demokrasi iddiası taşıyan hiçbir ülkede akademisyenleri tamamen dışlayan rektör belirleme sürecinin olmadığını vurguladı. Akademisyenler daha önceki çalışmalarda önerilen farklı rektör belirleme süreçlerinin görmezden gelindiğini belirtti.
“Keyfî ve tepeden inme bir yönetim anlayışı”
Ocak 2021’den beri “keyfî ve tepeden inme bir yönetim anlayışının” kuruma verdiği zararların görüldüğü söylenen açıklamada, “Ancak özgür, özerk ve demokratik üniversite hayalinden vazgeçmemiş Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri olarak yeni yasal düzenlemeyi Türkiye için bir demokrasi ayıbı olarak gördüğümüzü belirtmek isteriz” denildi.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
“Bilimsel özerklik ilkesini yok sayıyor”
Ayrıca açıklamada, üniversite bileşenlerinin rektör belirleme süreçlerine katkıda bulunmasının engellenmesi ve bilimsel özerklik ilkesinin yok sayılmasının açık bir şekilde Anayasa’ya aykırı olduğu vurgulandı.
Akademisyenler açıklamasında şöyle dedi:
“Bu kanun maddesinin yok saydığı idari özerklik, Anayasamızın 130. maddesiyle güvence altına alınan bilimsel özerklik ilkesinin vazgeçilmez, yapıcı unsurudur.”