Anayasa Mahkemesi, gazeteci Murat Aksoy’un köşe yazısı, sosyal medya paylaşımı ve televizyon konuşmaları nedeniyle 1 yıl 13 ay hapisle cezalandırılması nedeniyle ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verdi.
Gazeteci Alican Uludağ’ın haberine göre Anayasa Mahkemesi (AYM) Murat Aksoy hakkında hak ihlali kararı verdi.
Gazeteci Murat Aksoy’un köşe yazısı, sosyal medya paylaşımı ve televizyon konuşmaları nedeniyle “hiyerarşik yapısına dâhil olmamakla birlikte terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan 1 yıl 13 ay hapisle cezalandırılması nedeniyle ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verildi.
Ayrıca Aksoy’un yeniden yargılanmasına hükmedildi. 55 bin TL de tazminat ödenecek. Aksoy, bu dava nedeniyle 15,5 ay tutuklu kalmıştı.
“Mahkeme yeterli bağlam sağlamamış”
Kararda, yerel mahkemenin Aksoy’un örgüte bilerek ve isteyerek yardım ettiğinin ilgili ve yeterli bir gerekçeyle ortaya koymadığını, ifade ve basın özgürlüklerine yapılan müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olduğundan bahsedilemeyeceği vurgulandı.
Kararda, “Somut başvuru konusu olay değerlendirildiğinde ise derece mahkemesinin kararında oldukça düzensiz şekilde, yeterli bağlam ve arka plan sağlanmadan, ayrıca başvurucunun gazetecilik kariyerinde benimsediği genel çizgi konusunda yüzeysel dahi olsa herhangi bir bilgi verilmeden ve inceleme yapılmadan, hangi ölçütlere göre seçildiği veya dikkate alındığı da anlaşılamayan, başvurucunun alt alta sıralanan yazıları ve sosyal medya paylaşımlarının içeriğinden başvurucunun FETÖ/PDY’nin bir terör örgütü olduğunu bilerek ve bu örgüte isteyerek yardım etme kastıyla hareket ettiği sonucunu çıkarmak mümkün görünmemektedir” denildi.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
“Terör örgütüne yardım etme kastı yok”
Kararda şu ifadelere yer verildi:
“Başvurucu bir gazeteci olarak ilgili tarihlerde güncel olan olaylara ilişkin olarak hükûmete ve yargıya sert eleştiriler yöneltmiştir. Bu eleştirilerin çok büyük bir kısmı hükûmetin o dönem FETÖ/PDY ile mücadelesi kapsamında gerçekleştirdiği ilk operasyonlara ilişkindir. Öte yandan mahkûmiyet hükmünde, bu yapılanmaya karşı gerçekleştirilen operasyonların eleştirilmiş olması veya devlet ve hükûmetin başka alanlarda yürüttüğü politikalara ilişkin eleştirilerinin, FETÖ/PDY tarafından benimsenen söylemlerle aynı doğrultuda olması dışında başvurucunun FETÖ/PDY’nin bir terör örgütü olduğu bilinciyle ve bir terör örgütüne yardım etme kastıyla hareket ettiğini ortaya koyan hiçbir olgu ya da değerlendirme bulunmamaktadır (söz konusu yazılar ve paylaşımlarla ilgili kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı bağlamında benzer yönde değerlendirmeler için bkz. Murat Aksoy, §§ 68-70). Söz konusu yazılarda ve paylaşımlarda, gazetecilik etik ve ilkelerine uygun olarak ve iyi niyetle topluma doğru ve güvenilir bilgi sağlama ödev ve sorumluluğuna aykırı davrandığı kabul edilse bile böyle bir tespit de örgütün terör örgütü niteliğini bildiği veya bilebilecek durumda olduğu gösterilmeden tek başına başvurucunun doğrudan terör örgütüne yardım etme kastıyla hareket ettiğini kabul etmek için yeterli görülemez.”
AYM kararında, Murat Aksoy’un terör örgütüne yardım etme kastının olmadığı vurgulandı, “Başvurucunun bir gazeteci olarak o dönem çalıştığı ve henüz bir yargı kararıyla kapatılmamış olan medya kuruluşlarından telif ödemeleri alması veya beraber çalışmış olabileceği açık olan kişilerle olağan dışı bir özellik gösterdiğinden bahsedilemeyecek iletişimleri gibi -mahkemenin mahkûmiyette dikkate alıp almadığı dahi belli olmayan- hususların da (bkz. § 17) FETÖ/PDY bağlamındaki terör yargılamalarının kendine özgü zorlukları göz önüne alındığında başvurucunun terör örgütüne yardım etme kastıyla hareket ettiğini şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koymaktan oldukça uzak olduğu anlaşılmaktadır (kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı bağlamında benzer yönde değerlendirmeler için bkz. Murat Aksoy, §§ 71, 79). Gerekçede yer verilen, başvurucunun FETÖ/PDY’ye ait TV kanalında terör örgütünü halk nezdinde meşrulaştırma amacıyla yaptığı kabul edilen konuşmaların içeriğine ilişkin olarak ise ne soruşturma ne de kovuşturma dosyasında herhangi bir bilgi bulunmaktadır” denildi.