Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Haftanın Gündemi: Jeopolitik Gelişmeler (15 Ekim – 21 Ekim 2018)

Bu hafta dünya, Avrupa Birliği (AB) ile İngiltere arasındaki Brexit görüşmelerini, Bavyera seçim sonuçlarının Almanya siyasetine yansımalarını ve Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın ortadan kaybolmasının ardından devam eden çok boyutlu gelişmeleri takip edecek.

Avrupa  Birliği ile İngiltere arasında beklenen Brexit zirvesi gerçekleşecek

Zirve öncesi diplomatlar taraflar arasındaki ilişkinin düzenlenmesi için mekik diplomasisi sürdürüyor. Görüşme öncesinde beklentiler İngiltere Başbakanı Theresa May ve 27 AB üyesinin liderlerinin Brexit’in ilk aşaması için görüş birliğine varması yönünde. Buna göre, İngiltere’nin 39 milyar pound vererek birlikten ayrılmasını öngören 50. madde üzerinde kısmi anlaşma sağlanabilir. Ancak, taraflar arasındaki en büyük sorunların başında gelen “İrlanda sınırı” meselesi konusunda nasıl bir adım atılacağı bilinmiyor. Eğer planlandığı üzere, taraflar 50. maddeyi imzalarsa, kasım ayında olağanüstü bir zirvede Brexit yol haritası tüm boyutlarıyla ele alınacak ve anlaşmaya son hali verilecek. Bu durumda, kasım ayının sonunda May’in İngiltere Parlamentosu’na kapsamlı bir Brexit planı sunması beklenebilir.

Tüm bu gelişmelerin yanında, toplantıya hazırlanan diplomatik temsilcilerin AB ile İngiltere arasında bir anlaşma sağlanamama durumuna yönelik hazırlık yaptığı da belirtiliyor. Bu çerçevede, bir anlaşma sağlanamaması halinde kasım ayında tarafların ayrılma sürecinin ne şekilde ilerleyeceğini ortaya koymak üzere bir simülasyon planlandığı ifade ediliyor.

Görüşmelerin hangi yönde ilerleyeceği dikkatle takip edilecek. Bu doğrultuda, süreci takip eden yatırımcılar AB Brexit baş müzakerecisi Michel Barnier’in toplantı sırasında vereceği mesajları yakından takip edecek.

Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na giriş yaptıktan sonra ortadan kaybolmasının jeopolitik yansımaları bu hafta da takip edilecek.

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Riyad’a silah satışına ilişkin bir yaptırım kararı alması durumunda devreye Çin ve Rusya’nın girerek, ABD’nin boşluğunu dolduracağını belirtmesinin ardından Amerikan iç kamuoyunda Trump’a yönelik baskı artıyor; ABD’nin Suudi Arabistan’a karşı daha sert tavır alması gerektiği daha yüksek sesle konuşulur hale gelmiş durumda. Bu çerçevede, Kaşıkçı’nın aynı zamanda ABD’nin önde gelen gazeteleri arasında yer alan Washington Post yazarı olması olaya farklı bir boyut katıyor. Baskının, ABD içerisinde artarak devam etmesi bekleniyor.

Öte yandan, Trump’ın konuyu takip ettiğini belirtmesi ve gerekirse çok sert karşılık vereceğini açıklaması sonrasında Riyad yönetimi, alınacak kararlara aynı sertlikte yanıt vereceğini duyurdu. Riyad rejimine yakın medya kaynakları, Batı tarafından bir yaptırım paketinin devreye girmesi durumunda Çin ve Rusya opsiyonlarının değerlendirileceğini ve Tabuk kentinde konuşlanacak bir Rus askeri üssü için onay verilebileceğini belirtiyor. Ancak, bu tartışmanın piyasalara olumsuz yansımaları şimdiden hissedildi. Suudi Arabistan Borsası pazar gününü yüzde 7 değer kaybıyla kapadı. Yatırımcılar, sürecin böyle devam etmesi durumunda Suudi fonlarına ilginin daha da azalacağının altını çiziyor. Tartışmalar hafta boyunca takip edilecek.

Konuya ilişkin öne çıkan bir diğer boyut ise Washington Post’un sahibi olan Jeff Bezos’un, Amazon’un da sahibi ve Silikon Vadisi’nin önemli isimlerinden oluşu. Bilindiği üzere Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, teknoloji firmalarını ülkesine çekmek için yoğun mesai harcıyordu ve her yıl bu firmaların önde gelen isimleriyle önemli toplantılar yapıyordu. Yaşanan bu gelişme veliaht prensin çabalarına darbe indirebilir. Bu süreçte, ay sonunda Suudi Arabistan’da düzenlenecek yatırım konferansına katılım dikkatle izlenecek. Konferansa Dünya Bankası Başkanı’nın katılmayacağı açıklandı. Bu kararın, son olaylarla ilgili olmadığı vurgulandı. Ancak, en dikkat çekici gelişme, Suudi Arabistan’ın büyük önem verdiği NEOM projesinin ulaşım altyapısında önemli bir görev üstlenmesi beklenen Uber’in toplantıya katılmayacak olması olarak değerlendiriliyor. Konferansa kimlerin katılıp kimlerin katılmayacağı yakından izlenecek.

Bavyera eyaletindeki parlamento seçimlerinin sonuçları ve bu sonuçların Almanya siyasetine yansımaları başta Avrupa olmak üzere tüm dünya tarafından yakından izleniyor.

Seçim sonuçları, Almanya’da yükselen sağ akımın siyasi etkinliği hakkında önemli sinyaller verecek. Seçimin ilk sonuçlarına göre eyalet genelinde 1960’lardan beri mutlak çoğunluğu elinde bulunduran koalisyon ortağı CSU, seçimlerden birinci çıkmasına karşın oylarında yaşanan %12’lik düşüşle beraber eyalet parlamentosundaki mutlak çoğunluğunu kaybetti. Aşırı sağ AFD’nin tarihinde ilk kez parlamentoya girdiği ve Yeşiller’in büyük bir çıkışla ikinci parti olduğu seçimler sonucunda Sosyal Demokrat Parti (SPD) ise %10’luk bir oy kaybına uğradı.

Dünya genelindeki siyasi eğilimlere paralel bir şekilde incelenecek bu sonuçlar ışığında, Almanya siyasetinde merkez partilerin azalan ağırlığı ve “merkez” siyasetin ne şekilde şekilleneceği tartışılacak. Büyük koalisyonun geleceğinin de daha yüksek sesle tartışılacağı tahmin ediliyor. Bu noktada, Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in yapacağı açıklamalar ve önümüzdeki süreçte nasıl bir yol izleyeceği dikkatle takip edilecek.

Diğer önemli gelişmeler:

Avrupa Birliği (AB) ülkeleri için 2019 taslak bütçelerini sunmak için son gün pazartesi. AB ile daha önce anlaşılan seviyenin üzerinde bütçe açığı öngören ve AB’nin tepkisini çeken İtalya ile AB arasındaki tartışmalar takip edilecek.

Avrupa Konseyi zirvesi salı günü toplanacak. Zirvenin gündemi Brexit, mülteci sorunu ve Avrupa bölgesindeki güvenlik tartışmaları olacak. Tartışmalı geçen haziran toplantısında anlaşıldığı üzere, mülteci sorunu hakkında atılan adımlar konusunda bir rapor yayınlanacak. Avusturya Şansölyesi Sebastian Kurz, konuya ilişkin bir sunum gerçekleştirecek.

Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları, Libya konusunu görüşecek ve kasım ayında Palermo kentinde düzenlenecek Libya Zirvesi için hazırlık yapacak.

Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları, Venezüela’daki son gelişmeleri görüşecek. Bakanlar, ülkedeki siyasi süreci tekrar işletebilmek için atılabilecek adımları tartışacak.

ABD Merkez Bankası’nın (FED) eylül ayında gerçekleştirilen toplantısının tutanakları yayınlanacak. Yatırımcılar, FED’in öngörülerinde ve faiz politikalarında ileriye dönük bir değişiklik olup olmadığını anlamak için tutanakları yakından takip edecek.

Euro Zirvesi, 27 üye ülkenin katılımıyla gerçekleşecek. Zirvede, ekonomik ve parasal işbirliğinin geleceğine ilişkin görüşlerin tartışılacağı ve aralık ayında gerçekleşecek zirve öncesinde bir hazırlık yapılacağı tahmin ediliyor.

2014’ten sonra en kanlı 9 ayını yaşayan Afganistan’da, parlamento seçimleri pazar günü gerçekleştirilecek. Seçim süreci boykot çağrısı yapan Taliban’ın kanlı saldırılarına sahne oldu. Seçimler önümüzdeki yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde önemli işaretler verecek. Öte yandan, ABD yönetiminin Taliban politikasında değişikliğe gittiği ve Taliban’ı müzakere edilecek bir aktör olarak gördüğü tartışmaları ışığında, ABD’nin Afganistan politikası tartışılmaya devam edecek. Katar’da gerçekleştirilen son görüşmede, ABD’nin Afganistan temsilcisi Zalmay Khalilzad, ABD’nin Taliban’la gerçekleştirdiği ilk resmi temasta örgüt temsilcileriyle bir araya geldi.

ABD-Çin gerilimi izlenmeye devam edecek. Ticaret geriliminin ardından casusluk suçlamalarıyla farklı bir boyut kazanan gerilimde iki ülkenin karşılıklı verdiği mesajlar takip edilecek. Bu çerçevede, yaşanan bu gerilim “Yeni Soğuk Savaş” dönemine mi işaret ediyor tartışmaları gündemde olacak.

Çin’in Guangzhou Ticaret Fuarı bu hafta gerçekleştirilecek. Dış ticaret alanında hizmet veren binlerce şirket fuarda yeni anlaşmalar yapmaya çalışacak. ABD’nin gümrük vergisi kararları sonrasında fuarın etkinliği ve verilecek mesajlar merak konusu.

Çin ile Türkiye arasında ‘Kuşak Yol’ projesi kapsamında yapılacak işbirlikleri bu hafta İstanbul’da gerçekleştirilecek Kuşak Yol Sanayi ve Ticaret Birliği (BRICA) zirvesinde konuşulacak.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.