Eşcinsel olduğu için askerlikten muaf yazısı alan Halil İbrahim Dinçdağ’ın hakemlik mesleğine, Türkiye Futbol Federasyonu’na bağlı (TFF) Trabzon İl Hakem Kurulu tarafından “askerlik yapmadığı” gerekçesiyle 2009 yılında son verildi. Dinçdağ, o günden bu yana neler yaşadığını ve yeni kitabı “Türkiye’de Hakem Olmak ya da Olamamak- Saha Dışında Kalanlar”ı Medyascope’a anlattı.
Kamera: Özgün Özgül
Çocukluğundan beri futbolu çok sevdiğini söyleyen Dinçdağ, “Hayalimde hep futbolcu olmak vardı. 10 yıla yakın bir süre futbol oynadım. Belimden rahatsızlık geçirince futboldan kopmamak için Trabzon’da açılan bir hakemlik kursuna başvurdum ve daha sonra hakemliğe başladım. Her zaman futbolun bir şekilde bir yerinde olmam gerekiyor diye düşünüyordum” diye konuştu.
Futbol hakemliği mesleğini çok severek yaptığını ve bu mesleğe çok emek verdiğini söyleyen Dinçdağ, “32 yaşımda mesleğimden koparıldım” dedi.
“Bugün olsa, bunların başıma geleceğini bilsem yine askerlikten muaf raporu alırım”
Çocukluğundan beri askere gitmek istemediğini anlatan Dinçdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu şu demek değildir: Ben bir işi yapmak istemiyorum, o işi sevmiyorum. Yapmak isteyen yapsın, kimseyi bir iş için zorlamamak lazım. Ben sürekli askerlik yapmayı bir şekilde erteledim ama 2008 yılında askerlik yapmam için yazı geldi.”
Eşcinsel olduğunu belirtirse askere gitmemek için rapor alabileceğini öğrendikten sonra rapor almaya karar verdiğini anlatan Dinçdağ, “Bugün olsa bugün yine rapor alırım, bunların başıma geleceğini bilsem yine de alırım” diye ekledi.
Üç ay süren rapor alma sürecinin çok zorlu geçtiğini ve askeri hastanede psikiyatri koğuşunda rapor için yatırıldığını belirten Dinçdağ, raporunu aldıktan sonra Trabzon İl Hakem Kurulu’nun, kendisinden askerlikle ilişkisi olmadığına dair bir yazı istediğini söyledi.
“Sağlık sorunları nedeniyle askerlikten muaf olmadım ama bu gerekçeyle işime son verdiler”
İstenilen yazıyı teslim ettikten sonra yaklaşık bir ay kadar daha hakemlik görevine devam ettiğini anlatan Dinçdağ, “Daha sonra beni arayıp askerlik yapmadığım için hakemlik yapamayacağımı söylediler. Merkez Hakem Kurulu İç Talimatı’nın 25. maddesinde, ‘Sağlık problemi nedeniyle askerlikten muaf tutulanlar hakemlik yapamaz’ yazıyor. Ama benim sorunum sağlık sorunu değil, bunu onlara anlatmaya çalıştım. Daha sonra federasyona yazı yazdılar. Federasyon da 25. maddeyi dayanak göstererek benim hakemlik hayatıma son verdi” diye konuştu.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Federasyona verdiğim dilekçe basına sızdırıldı, iki gün sonra ‘Gey Hakemin Düdük Mücadelesi’ diye haber yapıldı”
Yaşananlar üzerine TFF Merkez Hakem Kurulu Hakem İşleri Müdürlüğü’ne ayrıntılı bir dilekçe yazdığını anlatan Dinçdağ, “Haklarımın iadesini istedim. Ben hasta değilim, eşcinsel olduğum için askerlik yapmadım. 11 Mayıs 2009’da dilekçemi federasyona gönderdim. Aradan iki gün geçtikten sonra gazetelerde ‘Gey Hakemin Düdük Mücadelesi’ diye haber çıktı. Düşünebiliyor musunuz? Ben federasyona dilekçe yazdım ve federasyonun hakem işlerinde çalışan bir kişi dilekçemi basına verdi” dedi.
Eşcinsel hareketler ve mücadeleler hakkında bilgisi olduğunu belirten Dinçdağ, Türkiye’deki örgütlenmeler ve hareketler konusunda ise pek bilgisi olmadığını ancak yaşadıklarından sonra LGBTİ+ hareketinin tarihini araştırıp okumaya başladığını dile getirdi. Bir yandan da aktivizmin kendisi için “farkında olmadan” başladığını anlatan Dinçdağ, “Kendimi bir anda en tepeden aktivizmin içinde buldum. Şimdi, ‘İyi ki de olmuş’ diyorum” diye devam etti.
“Hiçbir zaman eşcinsel olduğumu saklama ya da söyleme gereği duymadım”
2009 yılına kadar “olduğu gibi yaşadığını” dile getiren Dinçdağ, “Hiçbir zaman eşcinsel olduğumu saklama ya da söyleme gereği duymadım. Bu benim özel hayatım, bir insan çıkıp ‘Heteroseksüelim’ diyor mu?” diye sordu.
14 yıl boyunca aktif olarak hakemlik yaptığını söyleyen Dinçdağ, şöyle devam etti: “Ben hakemliğimi eşcinsel olarak yaptım. Daha sonra bana, ‘Eşcinsel olduğun için hakemlik yapamazsın’ dediler. O zaman benim 14 yıl boyunca yönettiğim bütün maçları iptal etmeleri gerekiyor çünkü ben o maçları eşcinsel olarak yönettim. Eşcinsel olduğum duyulunca mı problem oluyor?”
Bu süreçte birçok ölüm tehdidi aldığını da aktaran Dinçdağ, “Ölüm tehditleri, ülkeyi terk etmem gerektiği yönünde tehditler aldım. Hatta kendilerini ‘Karadenizli mafya’ olarak tanımlayan bir grup, Karadeniz’in adını lekelediğimi, Karadeniz’den bir eşcinselin çıkmayacağını söyledi. Beni önce öldürme, daha sonra da yaralama kararı almışlar. Belki bunu biraz başardılar çünkü 2009 yılından beri 200’den fazla iş başvurusu yaptım ve hiçbiri kabul edilmedi. Ancak ben yıkılmadım, bugün buradayım ve 2009’dan beri ayakta duruyorum” dedi.
“Türkiye’de Hakem Olmak ya da Olamamak- Saha Dışında Kalanlar”
Dinçdağ, “Türkiye’de Hakem Olmak ya da Olamamak- Saha Dışında Kalanlar” kitabını da koronavirüs salgını günlerinde yazdı. Dinçdağ’ın ilk kitabı olan bu çalışmasında, dokuz kadın ve sekiz erkek hakemle çevrimiçi yaptığı söyleşiler yer alıyor. Türkiye’de futbolun her alanıyla ilgili kitap yazıldığını ve çalışmalar yapıldığını dile getiren Dinçdağ, “Hakemlerle ilgili maalesef bir çalışma yok. Futbolda günah keçisi seçilen hakemleri biraz daha yakından tanıyalım istedim” diye konuştu. Dinçdağ, kitapta yer alan 17 hakemin en az 16’sının meslek hayatında haksızlığa uğradığını ve mesleklerinin bir şekilde elerinden alındığını söyledi.
