İsrail ile Hamas arasında son yılların en şiddetli çatışmalarından biri yaşanıyor. Doğu Kudüs’te Filistinliler’in evlerinden zorla tahliye ettirilmesi girişimleri ile Mescid-i Aksa’da başlayan gerilim, pazartesi günü Gazze Şeridi’ne taşındı ve gece boyu hava saldırıları ile devam etti. İsrail’in yoğun bombardımanı altında olan Gazze’de hayatını kaybedenlerin sayısı 69’a yükselirken yedi İsrailli de Gazze’den ateşlenen roket saldırılarında hayatını kaybetti.
Kudüs, İsrail güvenlik güçlerinin Filistinliler’e yönelik sert müdahalesi sonucunda son yılların en şiddetli çatışmalarını yaşıyor. Pazartesi günü (11 Mayıs) Gazze Şeridi’ne taşınan gerilim, dün de hava saldırıları ile devam etti.
İsrail’in yoğun bombardımanı altında olan Gazze’de hayatını kaybedenlerinin sayısı 69’a ulaştı. Filistin Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İsrail’in hava saldırıları sonucunda 17’si çocuk olmak üzere 69 kişi hayatını kaybetti ve 388 kişi de yaralandı.
Gazze’den ateşlenen roket saldırılarının sonucunda ise yedi İsrail vatandaşı hayatını kaybetti.
İsrail Ordusu Sözcüsü Jonathan Conricus bu sabah (13 Mayıs) yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne kara harekatı hazırlıklarını sürdürdüğünü ancak şu ana kadar harekete geçme emri verilmediğini söyledi.
Times of Israel tarafından aktarılan habere göre, Gazze’nin işgal edilmesine ilişkin Gazze Tümeni ve Güney Komutanlığı tarafından hazırlanan plan, tamamlanmasının ardından liderlere sunulacak.
Dünden bugüne neler yaşandı?
İsrail savaş uçakları, Gazze’deki 13 katlı Al-Shaoruk binasını hedef aldı ve bina saldırı sonrası tamamen çöktü.
Hamas ise İsrail’in yaptığı saldırılara 130 roket ile karşılık verildiğini duyurdu. Hamas’ın İsrail topraklarına attığı yüzlerce roketin büyük bir kısmı Demir Kubbe savunma sistemi tarafından havada imha edildi.
Demir Kubbe savunma sistemini aşan roketlerden birinin İsrail’in Siderot kentinde bulunan bir eve isabet etmesi sonucu üç kişi yaralandı. Aşkelon’daki bi binaya isabet eden roket ise yedi kişinin yaralanmasına yol açtı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı ile birlikte televizyonda yaptığı konuşmada bölgedeki çatışmalara yönelik açıklamalarda bulundu.
Netanyahu bölgedeki çatışmalar ile ilgili “Hamas ve İslami Cihad saldırganlıkları için ağır bir bedel ödedi ve ödeyecek, kanlarıyla bedel ödeyecekler. Bir savaşın ortasındayız ve tüm gücümüzle saldırmaya devam edeceğiz. Bu daha başlangıç. Hamas’a hayal edemeyeceği darbeler indireceğiz” dedi.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ise “Filistinliler’in güvenliğini sağlamak için her türlü önlemi almaya devam edeceğiz. Bunun için her seçenek üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu. “Kudüs kırmızı çizgidir, Kudüs özgürlüğüne kavuşmadan barış olmaz” diyen Abbas, ABD ve İsrail’e şöyle seslendi: “Bardak taştı artık! Gidin başımızdan. Yakamızı bırakın artık. Vatanımızdan çıkmayacağız, gözünüze bir diken gibi batmaya devam edeceğiz.”
BMGK’nin Kudüs açıklamasına ABD’den engel
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), dün (12 Mayıs) Doğu Kudüs’te başlayan ve Gazze Şeridi’nde devam eden çatışmaları görüşmek için ikinci kez kapalı oturumda toplanmıştı.
Konsey, oturum sırasında İsrail ve Filistin’in “tam ölçekli bir savaşa doğru sürüklendiği” uyarısı yapan BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland‘dan Doğu Kudüs’te artan gerginlik ve son gelişmeler hakkında brifing aldı.
Anadolu Ajansı’nın diplomatik kaynaklardan edindiği bilgiye göre, BMGK, Doğu Kudüs’teki gerginlik ve Gazze’deki hava saldırılarından derin endişe duyan ve çatışmalara derhal son verilmesi çağrısında bulunan ortak bir açıklama yapmak istedi ancak konseyin açıklaması ikinci kez ABD tarafından engellendi.
Biden, Netanyahu ile görüştü: “İsrail’in meşru müdafaa hakkını destekliyor, bölgedeki gerilimin en kısa zamanda bitmesini umuyoruz”
İsrail ile Filistin arasında yaşanan şiddeti durdurmak için diplomatik girişimler de hız kazandı. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde, bölgede yaşanan gerilimin en kısa zamanda bitmesini umduğunu söyledi.
Görüşme sonrası Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, “Biden, Hamas ve diğer terör gruplarının Kudüs ve Tel Aviv’in de dahil olduğu bölgelere yönelik roket saldırılarını kınadı. Biden, İsrail’in güvenliği ve İsrail’in sivilleri korurken kendinin ve halkının meşru müdafaa hakkına sarsılmaz desteğini iletti” denildi.
Açıklamada, Biden’ın Netanyahu’ya son dönemde Mısır, Ürdün, Katar ve Filistin dahil bölge ülkeleri ile yapılan diplomatik diyaloglar konusunda da bilgi verdiği vurgulanarak, “İki lider, dışişleri, savunma bakanları, genelkurmay başkanları, ulusal güvenlik danışmanları seviyesinde devamlı ilişkilerin sürdürülmesi konusunda mutabık kaldı” ifadesine yer verildi.
Blinken, Mahmud Abbas ile görüştü
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüştü. Bölgede hayatını kaybedenler için taziye dileğinde bulunan Blinken, İsrail’e yönelik füze saldırılarını kınadı ve bölgedeki şiddetin son bulması gerektiğini belirtti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price görümeyle ilgili yaptığı açıklamada, “Bakan Blinken ayrıca, Filistinliler ve İsrailliler eşit derecede özgürlük, onur, güvenlik ve refah içinde yaşamayı hak ettiğine olan inancını dile getirdi” dedi.
25 Kongre üyesinden Blinken’a mektup: “İsrail’e en sert diplomatik mesajı verin!”
Farklı eyaletlerden 25 ABD Temsilciler Meclisi üyesi, Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a yazdıkları mektupta Kudüs’ün Şeyh Cerrah Mahallesi’ndeki Filistinliler’in yerlerinden edilmesi konusunda İsrail’e diplomatik baskı yapması çağrısında bulundu. Mektupta, Ilhan Omar, Rashida Tlaib, Andre Carson, Alexandria Occasio Cortez, Jared Huffman ve Alan Lowenthal gibi isimlerin de imzalrı yer aldı.
Illinios eyaleti temsilcilerinden Demokrat Marie Newman ve Wisconsin eyaleti temsilcilerinden Demokrat Mark Pocan’ın liderliğinde hazırlanan mektupta, “İsrail’in Kudüs’teki Bustan ve Şeyh Cerrah mahallelerinden yaklaşık 2 bin Filistinliyi yerlerinden etme planına karşı derin kaygımızı ifade etmek için bu mektubu yazıyoruz” denildi.
Kongre üyelerinin, Başkan Joe Biden yönetiminin dış politikada insan haklarına bağlılığını ortaya koymasından memnuniyet duydukları belirtilen mektupta Blinken’a, “İsrail’in Bustan mahallesindeki yıkımları ve Şeyh Cerrah’taki Filistinliler’i evlerinden etme planlarını durdurması için derhal İsrail’e en sert diplomatik mesajı vermesi” çağrısında bulunuldu.
Derleyen: Senem Görür
