Ürdün Askeri Mahkemesi, geçen nisan ayında krala karşı darbe planlamakla suçlanan eski Maliye Bakanı Besim Awadallah ve kraliyet ailesinden Şerif Hasan bin Zeyd’i 15’er yıl hapis cezasına mahkûm etti. Ürdün Kralı II. Abdullah’ın üvey kardeşi Prens Hamza ise dava kapsamındaki suçlamaların merkezinde olmasına rağmen krala bağlılık yemini ederek yargılanmaktan kurtuldu. Uzun yıllar bölgedeki en istikrarlı ülkelerden biri olarak görülen Ürdün’de yaşanan bu siyasi gerilim ülkenin imajına gölge düşürdü.
Ürdün Kralı II. Abdullah ve üvey kardeşi Prens Hamza bin Hüseyin arasında yaşanan gerilimin nisan ayında patlak vermesi sonucu “darbe planlama” ve “ülkenin güvenliğini tehlikeye düşürme” suçlamalarından dolayı 18 kişi gözaltına alınmıştı. Prens Hamza ise ev hapsinde tutulmuştu. Kraliyet ailesinin araya girmesi ile krala bağlılık yemini eden Prens Hamza’ya herhangi bir suçlama yöneltilmemiş, bu da yargılamanın hukukiliğine gölge düşürmüştü.
“Dış güçler” iddiası
Ürdün Askeri Mahkemesi’nde gizli olarak görülen duruşmada, sanıklardan Besim Awadallah ve Şerif Hasan bin Zeyd’e 15’er yıl hapis cezası verildi. Ürdün Savcısı, iki ismin Prens Hamza adına çalıştığını ve prensin, Awadallah’ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman ile olan yakın ilişkisini kullanarak Ürdün’de iktidarı ele geçirmeye çalıştığını iddia etti.
Eski Maliye Bakanı Awadallah, Ürdün’deki liberal ekonomik reformların temelini atan isimdi. Ürdün’deki muhafazakâr düzene karşı olduğu bilinen Awadallah’ın, Batı dünyasında ve Suudi Arabistan’da lehinde lobicilik yapmak için Prens Hamza’ya söz verdiği de iddialar arasında yer alıyor. Ancak yetkililer bu iddialarla ilgili somut deliller ortaya koyamadı.
Suudi Arabistan yetkilileri ise darbe planlaması için Prens Hamza’ya destek verdiklerine yönelik iddiaları reddederek Kral II. Abdullah’ın yanında olduklarını vurguladı.
Adil olmayan dava süreci ve işkence iddiaları
Hem Ürdün hem de Amerika Birleşik Devletleri (ABD) vatandaşı Besim Awadallah’ın ailesi, eski bakanın gözaltında elektrikli işkenceye maruz bırakıldığını ve baskı altında suçlamaları kabul etmek zorunda kaldığını söyledi. Aile, Awadallah’ın savunma hazırlamak için avukatı ve ABD Büyükelçiliği personeli ile özel olarak görüşmesine izin verilmediğini de belirtti. Savcı ise bu iddiaları reddetti.
Awadallah’ın avukatı eski ABD Federal Savcısı Michael Sullivan, yargılamanın adil olmadığını öne sürdü. Sullivan, savcının iddialarının aksini ispat etmek için kendilerine bir şans tanınmadığını ve tanık çağrılmasına izin verilmediğini dile getirdi. Suçlamaların yöneltilmediği Prens Hamza’nın tanık olarak duruşmaya çağrılması da mahkeme tarafından reddedilmişti. Sullivan, dava sürecinde şeffaflık olmadığını, müvekkilinin işkence ve insanlık dışı muameleye maruz kaldığını söyledi.
Bir ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, işkence ve kötü muamele iddialarını ciddiye aldıklarını açıkladı ancak Awadallah’ın ailesinin ve avukatının iddiaları hakkında doğrudan bir açıklama yapmadı.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Saray entrikaları Ürdün’ün imajını zedeledi
Uzun yıllar Ortadoğu’nun en istikrarlı ülkelerinden biri olarak görülen, ABD’nin bölgedeki en büyük müttefiklerinden Ürdün’de kraliyet ailesi içinde yşanan kavga, ülkenin imajını da zedeledi. Coğrafi olarak çatışma bölgelerinin arasında yer alan Ürdün, İsrail-Filistin çatışması ve Suriye iç savaşından dolayı gelen mültecilere ev sahipliği yapıyor. İsrail ve işgal altındaki Batı Şeria, Suudi Arabistan, Irak ve Suriye ile sınır komşusu olan Ürdün’ün istikrarı ABD’nin Ortadoğu’daki menfaatleri için büyük önem taşıyor. Ürdün Krallığı ile terörle mücadele kapsamında da işbirliğinde bulunan ABD, nisan ayında yaşanan siyasi krizden sonra Kral II. Abdullah’ın yanında olduğunu belirtmişti.
Ürdün’de yaşanan siyasi gerilimi anlattığımız podcast’e buradan ulaşabilirsiniz:
Derleyen: Aydın Ulu
