Diyarbakır’da, 20 Eylül 1992’de öldürülen Kürt yazar ve gazeteci Musa Anter’in davasında zaman aşımına üç ay kaldı. Anter’in oğlu Dicle Anter, yıllardır devam eden yargı sürecini Medyascope’a değerlendirdi. Dicle Anter, “bir elin bütün cinayetlerin üstünü örttüğünü” söyledi.
“Eymür’ün Miroğlu ile ilgili sözleri üzerine şok yaşadık”
Dicle Anter, babası Musa Anter’in iddia edildiği gibi “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından öldürülmediğini, cinayetin Ankara’da aralarında Cem Ersever’in de bulunduğu bir ekip tarafından planlandığını söyledi. Cinayetin işlendiği tarihte İsveç’te olduklarını da belirten Dicle Anter, yaşananları şöyle anlattı:
“Hep Orhan Miroğlu’nun sözleri ile hareket ettik. Ama bundan birkaç yıl önce MİT’çi Mehmet Eymür mahkemede tanık olarak ifade verdi. Miroğlu ile ilgili bazı şeyler anlattı ve bizim de bazı şüphelerimiz vardı. Eymür’ün ‘Biz Miroğlu’nu ‘Tayfun’ olarak tanıyorduk’ sözü üzerine bir şok yaşadık. Miroğlu, ‘Mahkemeye geleceğim’ diyordu. 30 yılda bir defa Diyarbakır’da, bir defa da Ankara’da olmak üzere iki kez mahkemede gördüm. Kendisi AKP milletvekili olduğu zaman ve şimdi MYK üyesi olmasına rağmen bu cinayetin üzerine kapsamlı bir şekilde yoğunlaşmadı. Ki kendisi de bu olayda yaralı olarak kurtulmuştu. İnsanın aklına, ister istemez ‘Niye cinayeti araştırmıyorsun?’ diye geliyor. Kendi vicdanı sorunudur, nasıl yaparsa yapsın. Ama ona karşı olan güvenimiz tamamen bitmiştir.”
“‘Yeşil’ kod adlı Mahmut Yıldırım nerede?”
Dicle Anter, Musa Anter cinayetinin çözülmesi ile karanlık bir dönemin aydınlanacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Derin devletin içinde olan kişiler bunun çözülmesini istemiyorlar. AKP’nin iktidara gelmesi ile umutlanmıştık. 20 yıllık zaman aşımının bitmesine kısa bir süre kala Hamit Yıldırım’ın yakalanması ile umutlandık. Ancak, aradan geçen 10 yılda yine etkin bir soruşturma ve yargılama olmadığı için bir sonuç çıkmadı. Zamanın vali ve önemli bürokratları duruşmada dinlendi. Hepsi, ‘yaşlandım’, ‘hatırlamıyorum’ diyerek bilgi vermekten kaçandı. ‘Yeşil’ kod adlı Mahmut Yıldırım nerede? Yaşıyor mu? Devletin istihbarat birimlerine çalışan birini devlet nasıl bilmez.”
“Abdülkadir Aygan’ın dinlenmesini istiyoruz”
Davada özellikle İsveç’te yaşayan itirafçı Abdülkadir Aygan’ın dinlenmesini talep ettiklerini belirten Anter, “Türkiye, bizim ifadesini istediğimiz Aygan’ın şimdi NATO üyeliği tartışmasında iadesini istiyor. Aygan’ın tanıklığını önemsiyoruz. Bir el bu cinayetlerin üstünü örtüyor. Eğer mahkeme bir karar vermez ve dosya zaman aşımına uğrarsa, biz de Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi sürecini devreye sokacağız” dedi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
