İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, seçimin kilit isimlerinden. Le Monde, kapsamlı bir İmamoğlu dosyası hazırladı. Dosyayı hazırlayan Le Monde Türkiye muhabiri Nicolas Bourcier ile daha önce takip ettiği kampanyaları ve Kılıçdaroğlu-İmamoğlu ekseninde Türkiye’yi nelerin bekleyebileceğini konuştuk.
Dosyanın başında, İmamoğlu’nun aldığı 2 yıl 7 aylık hapis cezası ve nedeni hatırlatılıyor. İBB Başkanı’nın bu hapis cezası olmasaydı, muhalefetin ortak adayı olabileceği öne çıkan detaylardan. Ekrem İmamoğlu’nun Türkiye’nin dört bir yanını gezmesi, gittiği yerlerde halktan büyük bir sevgi görmesi ve kampanya performansı bir “uzun mesafe koşucunun rahatlığı” olarak tanımlanıyor.
Nicolas Bourcier ilk kez 1990’lı yıllarda bir süre Türkiye’de yaşamış ve o günden beri Türkiye’yi yakından takip ediyor. Fransız gazeteci, Bülent Ecevit ve Recep Tayyip Erdoğan’ı da yakından takip ettiğinin altını çiziyor. Erdoğan’ı hapis cezası aldığı günlerden beri yakından takip eden Bourcier, yazısında İmamoğlu ve Erdoğan arasındaki benzerlikleri öne çıkarıyor. İki ismin Karadeniz kökleri, futbol sevgileri, İBB Başkanı olarak üstlendikleri görev detaylıca anlatılıyor. Bourcier, Erdoğan’ın mitinglerini yakından takip etmiş bir isim. İki siyasetçinin kampanya kabiliyetlerini kıyaslamasını istediğimizde, Erdoğan’ın miting performanslarını zirvesinde olduğu zamanlarda yaptığı konuşmaların, halkın sorunlarının ne kadar farkında olduğunun ve hitabet gücünün, Ekrem İmamoğlu’nun şu an yaptıklarına çok benzediğini söylüyor.
Fransız gazetesinin vurguladığı önemli bir husus İmamoğlu’nun, Erdoğan’ı mağlup etmiş tek kişi olması. Erdoğan ve hükümetin bu yüzden, İBB Başkanı’nın önünü kesmek için “ellerinden gelen her şeyi” yaptığı belirtiliyor. Bourcier’ye göre İmamoğlu, muhalefet kampanyasını ateşlendiren kişi. Nicolas Bourcier’ye, “İstanbul’un jokeri” tanımlamasının detaylarını sorduk. Fransız gazeteciye göre İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “seçimleri kazanması yolunda en büyük avantajı”. İvmenin muhalefetin seçimleri kazanabileceği yönünde olduğunu vurgulayan Bourcier, İmamoğlu’nu “yeni ve ferah bir hava” olarak tanımlıyor.
Le Monde’da yayımlayan dosyada, İmamoğlu’nun joker rolü hakkında başka detaylar da var. İBB Başkanı’nın popülerliği, toplumun farkı kesimlerine nasıl hitap ettiği anlatılıyor. İmamoğlu, “ulusalcıların hayranlık duyduğu, muhafazakârların saygı duyduğu, Kürtler’in de uzlaşmacı olarak gördüğü” bir figür olarak tanımlanıyor.
Bourcier, cumhurbaşkanlığı yardımcılığı için çalışan İmamoğlu’nun kampanyasını “özel” olarak nitelendiriyor. Le Monde muhabirine göre, İmamoğlu’nun bir sonraki hedefi de, 2028’de cumhurbaşkanı olabilmek için yarışmak.
Nicolas Bourcier’ye, Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı ve Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı yardımcısı seçilmesi durumunda, Avrupa ve Fransa ile ilişkilerin nasıl ilerleyebileceğini de sorduk. Bourcier’ye göre, Türkiye ve Batı dünyasının ilişkileri kuvvetlenebilir. Bourcier, İmamoğlu’nun İBB Başkanı olduktan sonra Avrupalı meslektaşları ile kurduğu yakın çalışma anlayışına da dikkat çekiyor.
Ekrem İmamoğlu göreve geldiğinden beri, Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo ve Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan gibi Avrupa’nın önemli kentlerinde görevlerine devam eden meslektaşlarıyla görüşmüş ve işbirliği anlaşmalarına imza atmıştı.
Le Monde’un Ekrem İmamoğlu dosyasını okumak için tıklayın.
