Eski Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ArtıGerçek’te İrfan Aktan’a verdiği röportajda aktif siyaseti bıraktığını açıkladı. Demirtaş’ın açıklaması gündemi belirledi. Demirtaş, açıklama öncesinde Halkların Demokratik Partisi’ne yönelik eleştirel bir yazı kaleme almıştı.
Demirtaş neden böyle bir karar verdi? Bu karar HDP’yi nasıl etkiler? Kürtler Demirtaş’ın bu kararına nasıl tepki verir? HDP’nin seçim sonrası girdiği özeleştiri sürecinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığının desteklenmesi ve ittifak siyaseti nasıl yer alacak?
Medyascope Açık Oturum’da Gülçin Karabağ sordu, akademisyen-Medyascope yorumcusu Ayşe Çavdar ve Kürt Çalışmaları Merkezi Direktörü Reha Ruhavioğlu yanıtladı.
Reha Ruhavioğlu “Ortaya çıkan sonuçta hem Demirtaş’ın hem de HDP’nin bu maliyeti üstlenmesi gerekiyor, biri diğerine bu faturayı yazıp kenara çekilemez” dedi ve sorumluluğun alınması gerektiğini vurguladı. Ruhavioğlu, Demirtaş’ın İrfan Aktan’a verdiği röportajı farklı bir açıdan da okuduğunu belirtti ve ekledi: “Demirtaş, kendisinin liderliğinde HDP’nin Türkiye’de Kürt siyasetinin ana taşıyıcısı olması gerektiğini düşünüyor”
Ayşe Çavdar ise, öncelikle Demirtaş’ın aktif siyaseti bıraktığını düşünmediğini söyledi ve kararı aktif siyaseti bırakmak olarak değil, bir süre güncel siyasete müdahalede bulunmama anlamında yorumladığını belirtti. Çavdar “aslında bu açıklama bile güncel siyasete müdahale” dedi. HÜDA-PAR’ın AKP listesinden meclise girmesinden hareketle yaptığı yorumda “Devlet HÜDA-PAR’ı denkleme sokarak, Kürtleri din üzerinden yanına çekmek istediğini gösterdi” dedi.
