Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Mustafa Öztürk’ün İslam-felsefe ilişkisi yorumu olumlu/olumsuz çok sayıda tepkiye yol açtı: İşte bazı örnekler

İlahiyatçı Prof. Dr. Mustafa Öztürk’ün Ruşen Çakır’la yaptığı “Geleneksel İslam’ın kritiği” yayınında İslam-felsefe ilişkisiyle ilgili söyledikleri sosyal medyada çok konuşuldu. Öztürk’ün “İslam ve felsefe ilişkisi” yorumuna gelen olumlu ve olumsuz tepkileri sizler için derledik.

İlahiyatçı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Medyascope’ta “Geleneksel İslam’ın kritiği” yayınında İslam ve felsefe ilişkisine dair konuştu. Öztürk, “İslam’ın olduğu yerde felsefe olmaz, felsefenin olduğu yerde İslam olmaz. İkisi bir arada olunca hiçbir şey olmaz” dedi.

Bu sözler sosyal medyada çok konuşuldu. Öztürk’ün sözlerine Medyascope ve Ruşen Çakır’ın YouTube ve X hesapları üzerinden pek çok olumlu/olumsuz tepki geldi. X ve YouTube’dan gelen tepkilerin bazılarını sizler için derledik.


Öztürk’e katılmayan bazı kişilerin yorumları şöyle:

  • Mustafa Hoca’nın şu ifadelerinden kastını ben anlayabilirim mesela ama siz kitlelere hitap ettiğiniz yerde böyle dile getirirseniz yanlış anlaşılır ve öyle de olmuş. Zaten Ruşen Bey de gazeteci refleksiyle manşet atmış. Ortaya çıkan sonuç da bu. Eleştiriyi yönelttiğiniz yeri doğru göstermeniz lazım. İslam mı muhatabınız, İslam’ı yaşayanlar mı? İslam’ın olduğu yerde felsefe bal gibi olur. Tarihten “Gazzali de öyle demiş, şu da, bu da demiş” diyebilirsiniz. Gazzali’nin fikridir. Mesela videoda söylenen de Öztürk’ün fikridir. Kendi değerlendirmeleridir ve eleştiriye açıktır. İslam’ın sizi alıkoyduğu şeyler bellidir, uzak durmanız gereken şeyler bellidir. Haramlar bellidir. Bazen çoğunluk bir araya gelip yanlışta birleşir. Geleneksel bir anlayış inşa edip onu kör bir şekilde sürdürebilirler. Bu o dinin öyle olduğu anlamına gelmez. İslam dininin yaşandığı coğrafyada pek çok felsefeci yetişmiş. Adamlar pek çok karşıtlıkla mücadele etmişler. Evet, tekfir edilmişler ama hem inançlarını hem felsefi düşüncelerini sürdürmüşler. Zaten Mustafa Hoca da bunu diyor, “Belli bir azınlık düşünür, eder” diye ekliyor ama siz manşete koca diyalog içinden sansasyonel bir ifadeyi taşıyorsunuz. Doğal olarak da asıl maksat değil yönünü kaybetmiş başka bir şey anlaşılıyor.
  • Ruşen Bey, “İslam felsefesi” diye kocaman bir disiplin varken, bu konuda pek çok dilde, yüzlerce binlerce cilt kitap yazılmışken neden hâlâ bu soru var, anlamış değilim. Türkiye’de solcuların bu işi ciddiye almasının vakti geldi de geçiyor.
  • Solcuların ve muhafazakarların ezberlerinden çıkmak gerek: Abbasi zamanında bolca felsefi ve teolojik tartışma vardı. Demek ki, mümkün. Ha ondan sonra İslami toplumlar statükoya kaçtı ve birçok şeyi bugüne kadar zorlaştırdı…
  • İslam’ı anlamak için felsefe yapmak zorundasınız. Felsefeden anladığınız yalancı peygamberlikse İslam’da bu yok ama çıkıp da felsefeyi bundan ibaret sayarsanız büyük cahilsiniz.
  • Meydanı boş zannedip sallamış. Felsefenin olmadığı ve soruşturmadığı alan yoktur.
  • Artık birileri komedi programı yapmaya başlamış galiba. Öztürk’ün derdi felsefe yapmak değil ki. Onun derdi İslam’ı Protestanlaştırmak. Bunu kendi de söyledi.
  • İlahiyatçılar tefsir yapamaz. Uzmanlıkları yok. Yapmaya kalkarlarsa da Mustafa gibi saçmalar. Bilmediği konularda debeleniyor.
  • Aslolan Allah’a ve ahirete olan imandır. Dinimiz “Akletmez misiniz?” diyerek tefekküre yönlendirmektedir. Kur’an ve sünnetle barışık felsefede sıkıntı yoktur.
  • İslam’ın kendisi içinde de varlığa ait pek çok ayrı felsefe söz konusu değil mi? Mutezile, eşari vs. İslam’ın ayrışmasının temelinde varlığa, insana bakıştaki felsefi ayrılıklar söz konusu. Aristo, Platon etkisini, tasavvufi mantaliteyi saymıyorum bile…
  • Herhangi bir metafizik ve/veya soyut düşüncenin/öğretinin var olduğu yerde tabii ki felsefe olur. İslam bilginleri, Yunan felsefesini Ortadoğu’ya bizzat taşıyan kişiler. Siyasal İslam karşıtlığı, teoloji-felsefe etkileşimini ve dünya düşünce tarihini çöpe atmayı gerektirmiyor.
  • Aklı gözüne inen bir cahil daha. İki tür felsefe vardır: birisi menfi, diğeri ise müspet felsefe. İslam, müspet felsefeyi inkar etmiyor, bu ikisi müspet felsefe ve İslam birbiri ile barışıktır.
  • İslam hukuku zaten hukuk felsefesi, kelamın kendisi felsefe zaten. İslam’ın ana temeli felsefeden gelme. Önce putları sorgulatır Allah. “Bu dünyayı tek ilah yaptı” diye düşündürür. İslam’ın felsefesi çok farklı bir boyuttur. İslam’a düşman olunca hemen aşağılamaya başlıyorlar.
  • “İslam” gördüğünüz yere “kötü” kelimesini koyun, siz de Mustafa Öztürk olabilirsiniz. “İslam’da x olmaz” (x iyi bir şey). Mustafa Öztürk: “O zaten İslam değildir ya da İslam’dan kaynaklanmamıştır.” “İslam’da y olmuştur” (y kötü bir şey) Mustafa Öztürk: “E zaten İslam bu.”
  • Birbirine kökten zıt gibi görünen iki modern akım, Selefilik ile reformcu modernist İslam anlayışı, esasında derinden uyumludur. İkisi de her konuda tek bir İslami anlayış olduğunda ve onu kendilerinin temsil ettiğinde birleşir ve İslam’ı aklî faaliyetlerle uzlaştıramazlar.
  • İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’ndeki son iki senemiz, okuduklarımız boşa gitti desenize? Güler misin, ağlar mısın? 
  • Felsefe düşünmektir, anlamaya çalışmaktır. Allah’ın verdiği izanı kullanmaya çalışmaktır. İslam’ın olduğu yerde matematik de olur felsefe de…
  • Mustafa Öztürk’ten felsefe adına bir şey göremedim ona yanarım. Kendisinin gerçek (genuine) anlamda felsefe bildiğini de sanmıyorum. Sığ bir şekilde ideolojik olarak kurulmuş gelenek-akıl, din-felsefe dikotomisine yaslanarak kendine pozisyon oluşturuyor.
  • İslam ve Hristiyanlık felsefeye oldukça açık dinler. Bu iki dinin olduğu yerlerde gayet felsefe de olur. Buna Budizm ve hatta Hinduizm de dahil, Yahudilik de. Mustafa Öztürk hocaya katılmıyorum.
  • Yuvarlak cümleler kuruyorsunuz, insanlar da sizi bir halt söyledi sanıyor. İslam’ın olduğu yerde felsefe olmaz ne demek mesela? İslam beldesi mi? Öyleyse olur. Gerekli ortam varsa olur. Gerekli ortam yoksa, İslam beldesi değilse de felsefe olmaz. Bir de felsefeye ne olarak baktığınıza göre değişir. Bir açıdan bakarsak eser üreten pek çok alim bir yerde felsefe yapmıştır. Yapmadıysa o eser, ilmihaldir vb. İki cümleyle geçiştirilecek bir mevzu değil. Yılların Mustafa Öztürk’ü ola ola çakma Cüdane, çakma Talha olmuş. Yazık.
  • Kelam bilmeyince böyle oluyor. Felsefesiz İslam olmaz, İslamsız felsefe olmaz diyecektiniz. İslam felsefesi (kelam) kazık gibi felsefeyi yere çaktırmıştır. Batı felsefesi ise insanı muallakta bırakır; önüne sorular atar, cevapsız bırakır. Mustafa Bey gidin biraz İslam felsefesini (kelam) öğrenin sonra konuşun. İslam’ın felsefeyle (müspet felsefeyi kastediyorum burada) ne kadar uyumlu olduğunu göreceksiniz.
  • Aykırı görünmek cazip geliyor bazılarına. Halbuki “Deistim” dese o da rahatlayacak, dinleyicileri de…
  • Öztürk’ün bu konulardaki fikirlerini zerre ciddiye almıyorum, neredeyse tek doğrusu yok. Tefsirden devam etsin.
  • Aşırı genellemeci bir yorum olduğunu düşünüyorum. Felsefe ve felsefeci “heretik” kabul ediliyor, felsefe yaygınlaşmıyor diye felsefe yapılmıyor anlamına mı geliyor?
  • Bu Dücane’ye, Dücane de buna pas atıp duruyor. Ürettikleri tek şey ise polemik. Biri dine, “esatirul evvelin” derken, diğeri “mitolojik ve arkeik düşünce” diyor. Bu kadar debelenmelerine nazaran, tek orijinal fikirleri ya da bakış açıları yok!
  • Tebrikler Cübbeli ile Mustafa Bey’i aynı safta görebildik.
  • Tipik ilahiyatçı. Gazzali nefreti gözlerini kör etmiş. Çaresi maalesef yok.
  • Sorguladığın zaman ayrılıyorsan inancın zaten sağlam değildir. İnancın sağlam değilse bence Tanrı katında da bir değeri olmaz. Felsefeyle kafayı bozmuş dindar arkadaşlarım var sizin inançlarınız temelsiz bence.
  • Saçmalık. İslam ve hatta özü itibariyle tüm İbrahimî dinler hakiki bir felsefe içerir zaten. Yaşamaya mânâ katan, tevekkül ettiren, sebep-sonuç ilişkileri kurduran, insanı hayata bağlayan ve düşünce yapısını şekillendiren şey de aklı olan her inançlı birey için dinin ta kendisidir.
  • ”Felsefe nedir?” sorusunu soracaksınız burada. Örneğin Sokrates, “Filozofluk, ‘bilmek merakı’ndan başka bir şey midir?” der. Tabiat ve tabiatta bulunanların aralarındaki ilişki hakkında düşünmek, bu mânâda felsefe yapmaktır. Öztürk ve benzerleri ise felsefenin halihazırda sınıfsallaştırılıp ideolojileştirilmiş veçhesine vurgu yaparak kendi durumlarını meşrulaştırmaya çabalıyorlar.
  • Ruşen Bey, siz iyi bir gazetecisiniz. Yıllardır takip ederim fakat bu görüşü bu şekilde sunmanız, sizin görüşünüzün de bu olduğu anlamına gelir. Eğer bu şekilde ise çok üzücü bir durum. Mustafa Bey rivayetleri dinde rivayetleri kaynak olarak değerlendirdiği için elbette bu görüşleri savunacaktır.
  • Hocam adım adım deizme vardı. Zaten buna ilk varan Yaşar Nuri Öztürk’tü. Kendisine de “Hoş geldin” diyoruz. Müslüman ilahiyatçı olup, bu ateşten gömleği giydiği için kendisini kutlarım.

Öztürk’e katılanların sayısı da çok fazlaydı. Öztürk’e hak veren bazı kişilerin yorumları ise şöyle:

  • Bunu Prof. Dr. Mustafa Öztürk dedi diye ateş püsküren tayfa, aynısını, farklı bir tonda çok sevdikleri İmam-ı Gazzali’nin dediğini ve sırf felsefeye yöneldikleri için İbn-i Sina, Farabi gibi bilim insanlarına “kafir” dediğini biliyor mu?
  • Felsefe olmaz, buna katılıyorum. “İkisi bir arada iken hiçbir şey olmaz” fazla iddialı bir çıkarım olabilir.
  • Mustafa Bey üç cümle ile harika özetlemiş zaten! Mutlak biâtın olduğu yerde özgür düşünce olamaz.
  • Adam doğru söylüyor. Gazzalî diyor ki, “Pamuğa ateş yaklaşırsa yanar ancak her seferde yanmaz.” “Ne zaman yanmaz?” sorusunun cevabı, “Allah istemezse yanmaz.” İslam’da felsefe bu kadardır ve aslında yasaklıdır, tartışamaz, konuşamazsınız.
  • Daha çok konuşun hocam. Sizin gibi cesur din alimleri lazım bu ülkeye.
  • Aylardan beri izlediğim, en iyi video… Hocanın her söylediği cümle, anlam ve bilgi dolu. Anlayana.
  • Doğru demiş! İslam akıl dini değil, nâkil dinidir! Düşünürsen değiştirirsin, düşünmeyeceksin!
  • Felsefe bilim, İslam ilimdir. İsteyen istediği yerden bilgiyi alır ve kendi hür iradesiyle harmanlayıp kararını verir. Ayrıca, sadece İslam değil hiçbir din bilimle uyuşmaz.
  • Din varsa, dogma vardır. Sorgulayamazsın, tartışamazsın, kuşkuya bile yer yoktur. Felsefe her şeyi sorgular, sorgulamak zorundasın.
  • Sonuna kadar haklı da ben bu adamın neden hâlâ müslüman olduğunu anlamıyorum. Sen de görmüşsün bu dinin ne olduğunu, neyine inanıyorsun hâlâ?
  • Dinin felsefesi olur mu? İnan, geç işte.
  • Mustafa Öztürk’ü boşuna linçlemeyin, haklı. Yalnız adam “İslam’da felsefe olmaz” dememiş. “Bu İslam toplumunda, bugünkü kafada felsefe olmaz” demiş haklı mı, haklı. Vaziyet, tablo ortada.
  • Ağzına sağlık hocam, seni bu dürüstlüğün, kelimeleri kendi doğruna göre eğip bükmediğin için seviyorum. Karnına ağrılar da girse, kendinle verdiğin savaş kutludur benim gözümde.
  • Sünni doktrinin geldiği acıklı durum budur.
  • Haklı. Felsefe, bağlamsaldır.
  • Haksız değil, tepki göstermeyin.
  • İslam’ın olduğu yerde neden felsefe olsun ki? Bunun gericilik olarak sunulması bile bütün oradaki telaşenin hiçe sayılmasıdır! Refleks ile insanların buna “Felsefe vardır” diye cevap vermesi de abes. İslam bilginleri zaten mutluluğa felsefe dışından ulaşmaya çalışıyordu.
  • Yüzde 100 haklı. İslam’ın olduğu yerde ne felsefe, ne bilim olur.
  • Aynen öyle. Ahirette senin aklî çıkarımlarından değil, Allah ve resulünün emir ve yasaklarından sorumlu olacağız.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.