İstanbul kongresinin CHP genel merkezindeki yankıları: “Değişim tartışmaları olmasaydı yerel seçimlerde işimiz zordu”

CHP MYK, İstanbul İl Kongresi’nin ardından bugün (9 Ekim) toplandı. Kılıçdaroğlu, toplantıda kongreye ilişkin bir değerlendirme yapmadı ama MYK üyelerine “İstanbul’la ilgilenmekten sunum yapacak zamanları mı vardı” dediği öğrenildi. CHP’li yetkililer İstanbul kongresinin heyecanlı geçtiğini, ancak tek başına kurultay sonucunu belirleyemeyeceğini vurguladı. Bir MYK üyesi, değişim tartışmalarının tabanın isteğiyle başladığını belirterek kongredeki heyecanın genel seçimlerde CHP’yi iktidara götüreceğini söyledi. 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez Yönetim Kurulu (MYK) bugün (9 Ekim) Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında 14.00’te toplandı. MYK toplantısı yaklaşık iki buçuk saat sürdü. 

MYK, İsrail-Filistin savaşı, ABD’nin Suriye’de Türkiye’ye ait SİHA’yı düşürmesi, yeni dönemde TBMM’ye gelecek konular, hekimlerin Türkiye genelinde iş bırakacak olması gibi sıcak gündem maddelerini konuştu. 

CHP. 38. Olağan Kurultayı’nı 4-5 Kasım’da toplayacak. İl kongreleri ise 15 Ekim’e kadar devam ediyor. CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi ise pazar (8 Ekim) yapıldı. Kongrede, Özgür Çelik ve Cemal Canpolat yarıştı. Çelik, 342 oyla İstanbul İl Başkanı seçilirken rakibi Canpolat ise 310 oy aldı.

CHP MYK üyeleri, İstanbul İl Kongresi’nin MYK toplantısının gündemine gelmediğini ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun değerlendirmede bulunmadığını söyledi. Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu MYK üyelerine toplantıda sunum yapıp yapmayacaklarını sordu ve “Gerçi hepsi İstanbul’la ilgilenmekten sunum hazırlayacak zamanları mı vardı” dedi. 

“Son yıllarda ilk kez tabandan başlayarak aday çıkıyor”

İstanbul İl Kongresi’ne ilişkin bazı CHP MYK üyeleri değerlendirmelerde bulundu. Bir MYK üyesi, İstanbul’daki kongrenin heyecanlı geçtiğini belirterek bunun bir sonraki genel seçimler için olumlu olduğunu anlattı:

“AKP’de hafta sonu kongrede köklü değişim oldu ancak bizim İstanbul il kongremiz konuşuluyor. Bu da CHP’nin büyüklüğü. Bu kongrenin heyecanı CHP’yi iktidara götürür. İyi bir heyecan vardı. Yerel seçimlerde adayların etkisi önemlidir ama genel seçimlerde örgüt çok önemli. Genel seçimlerin temeli örgüt seçimleri ile atılıyor. İstanbul’da da o hava vardı. İyi bir hava vardı. Kurultay da çok renkli olacak. Son yıllarda ilk kez tabandan başlayarak aday çıkıyor. Son dakikada aday çıkmıyor. Bu hareketlilik olmasaydı, değişim tartışmaları olmasaydı CHP’nin işi yerel seçimlerde işi çok zordu. İstanbul’da canlanmayı görüyoruz. Sabaha kadar uyumadılar kongreyi takip ettiler. Bu bir ruh aşılıyor.”

“Şimdi bitti kavga, ne olacak?”

Kongre öncesinde yaşanan tartışmaları doğru bulmadığını belirten bir başka MYK üyesi, “Bu kadar çekişmeyi yanlış buluyorum. İkisi de CHP’de emek vermiş. Birisi daha önce il başkanı, diğeri gençlik kollarından gelen bir ilçe başkanı. Bu kadar çekişmenin içine girilmemesi gerekiyordu. Şimdi bitti kavga, ne olacak? Bu kadar tartışma ortamı yaratılması gereksiz. Belediye başkanlarının yarış içine girmesi yanlıştı” diye konuştu. 

“İstanbul’u kaybettiğimizi düşünmüyorum”

Değişimcilerin desteklediği Özgür Çelik’in seçilmesinin genel merkez adına bir kayıp olup olmadığı sorusuna ise MYK üyesi şöyle yanıt verdi:

“Genel merkeze yakın genel merkeze uzak hesapları yapamazsınız seçimi kazanma hesabı yaparsınız delege listenizi hazırlarken. Genel merkeze mi değişime mi yakın hesabını yapmak sonraki iş. Öyle bir algı oluşturuldu ki bir taraf genel başkana karşı, bir taraf Özgür Özel’e karşı gibi. Özgür Bey Cemal Canpolat’ın listesinden oy alamaz mıydı? Alırdı. 

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

İstanbul’u kaybettiğimizi düşünmüyorum. Orada gidip çalışan MYK üyesi arkadaşlarımız var. İstanbul’da siyaset yapanlar var. Kendi bölgelerinde kendi ekiplerinin kazanmasını isteyenler vardır. İkisi de bizim arkadaşımız. Diğer arkadaşlar da Genel Başkan’a karşı bir yapının oluştuğunu düşünmüyorlar ama kendileri kaybettikleri için sıkıntılı. Eğer kendi bölgenizde kaybederseniz yarın partinin kurullarına aday olduğunuzda kendi bölgenizin desteğini alamazsanız işiniz oldukça zor ama burada olay genel başkan değil. Daha önce Gürsel Bey bunu yaşadı. İstanbul destek vermedi, Parti Meclisi’ne giremedi. Böyle sıkıntılar olur, bunlar doğaldır.”

“İstanbul şanına uygun bir kongre yaptı”

Bir başka genel merkez yöneticisi de İstanbul kongresinin kurultayda sonucu doğrudan belirleyemeyeceğini söyledi. CHP’li yetkili, 1300 delegenin 196’sının İstanbul’dan seçildiğini ve sonucu tüm Türkiye’deki delegelerin belirleyeceğini belirterek şunları söyledi:

“İstanbul şanına uygun bir kongre yaptı. Kalabalık, ilgi açısından iyiydi. Siyaset siyah beyaz değil. Burayı genel merkez aldı, diğer yeri değişimciler aldı denilemez. Ne Kılıçdaroğlucuların aldığı yer o kadar net ve berraktır ne diğerlerinde bu kadar net ve berraktır. Delegeler belirlenirken 196 delegeyi kimse eliyle yazamaz. Hiçbir kentte böyle bir şey olamaz. İlçe başkanlarına derler ki ‘dört delege sen yaz, ötekini sen yaz’ Yazdığı kişileri kontrol etmek bu kadar kolay değildir. Dışarıdan bu Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu meselesi gibi algılanıyor. Siyasetin kendi iç dinamikleri var. Birlikte hareket edenler, ters düşenler var. Orada onun mücadelesi de sürdü. 

“İstanbul’un tek başına belirleyici olması mümkün değil”

Her ilde olduğu gibi orada da bir seçim oldu. Bu seçimde o delegelerin tamamı Kılıçdaroğlu ya da İmamoğlu olmayacak. Kılıçdaroğlu’nu destekleyen kadrolar da olacak, İmamoğlu’nun gösterdiği adaya ya da Özel’e destek verenler de çıkacak. İmamoğlu, Özel’e destek verdiğini ima ediyor. Bu sadece İstanbul meselesi değil, Türkiye meselesi olacak. Delegenin 196’sı İstanbul’da ama 1300 delege var o yüzden İstanbul’un tek başına belirleyici olması da mümkün değil.”

“CHP iddianın temsilidir”

Kongrede yaşanan çekişmeleri ise aynı CHP’li yetkili şöyle değerlendirdi:

“Konuşmalarda restleşmeler de normal, kıyamet de kopmadı. Üstelik genel başkanlık yarışı var. Acayip bir olay olmadı. İnsanlar çıktılar kürsüye kendi düşüncelerini söylediler, delegeler de oylarını kullandılar. Sandalyelerin uçuştuğu bir kongre de olmadı. Demokratik bir yarış oldu. Kurultay da heyecanlı olur. “