Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Eğitim 360° (72): Din öğretiminde ihtiyaçlar ve sorunlar neler?

Medyascope ve Eğitim Reformu Girişimi (ERG) işbirliğiyle ekrana gelen Eğitim 360’ın yeni bölümünde ERG Araştırmacısı ve Medya Koordinatörü Umay Aktaş Salman ve ERG Eğitim Gözlemevi Koordinatörü Burcu Meltem Arık Türkiye’de çok uzun yıllardır tartışma hatta kutuplaşma konusu olan bir mevzuyu, din öğretimini ele aldı.

2023-2024 eğitim öğretim yılı başında “din, ahlak, değer” başlığı altında sunulan yeni zorunlu “seçmeli” dersler, haberlere sık sık yansıyan, çeşitli dini dernek ve vakıfların okullarda yürüttüğü etkinlikler, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “Sizin tarikat-cemaat dediğiniz bizim STK dediğimiz yapılarla protokol yapmaya devam edeceğiz” sözleri son dönemdeki tartışmaları daha da artırdı. Türkiye’nin kutuplaşmış ortamı din eğitiminin spekülasyondan uzak, daha derinlikli konuşulmasını engelliyor. Oysa konuyu, din öğretimindeki mevcut durum ve ihtiyaçlar, çocuk hakları ve kutuplaşmanın eğitime etkisi açısından ele alarak daha geniş çerçeveden konuşmak gerekiyor.

ERG Eğitim Gözlemevi Koordinatörü Burcu Meltem Arık, son 25-30 yılda din öğretimi konusunda imam hatiplerin kapatılması, açılması, yükseköğretime geçişte katsayı uygulamaları, son yıllarda daha fazla zorunlu “seçmeli” din derslerinin sayısının artması, dini dernek ve vakıflarla yapılan müfredat dışı etkinlikler gibi pek çok konunun tartışıldığını belirterek “Bu tartışmalar içinde çocuk hakları en az tartışılan konu. Veri ve kanıta, çoğulculuğa, toplumsal barışa dair tartışma yapılmaması süreçleri tıkıyor” diye konuştu.

“Zorunlu ve seçmeli din derslerinin programları ideolojik ve politik kaygılarla ilerliyor”

Arık, programda zorunlu ve seçmeli din dersleriyle ilgili pek çok ihtiyaç olduğunu vurgulayarak bazılarını şöyle sıraladı:

“İnanç ve din özgürlüğüne ilişkin stratejiler farklı inanç gruplarının ve kendini bir inanca ait görmeyenleri katılımıyla geliştirilmeli. Zorunlu ve seçmeli din derslerinin programları ideolojik ve politik kaygılarla ilerliyor, bu hep böyleydi. Bunun artık çocuğun yüksek yararına evrilmesi önemli. Zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin çoğulcu, kapsayıcı yaklaşımla ilerletilmesi gerekiyor. Dinler hakkında eğitim olmalı. Çocukları ve ebeveynlerin inançlarını açıklamak zorunda kalmayacakları etkin bir muafiyet olması mekanizması oluşturulması gerekiyor. Farklı inançları kapsayacak şekilde seçmeli dersler sunulmalı, seçme özgürlüğü güvence altına alınmalı.

Eğitim Reformu Girişimi dört bölümlük “Eğitimde Din ve İnanç Özgürlüğü Söyleşi Dizisi”yle konuyu daha geniş çerçevede ele aldı. Uzmanlarla görüştü. Bu söyleşi serisine de egitimreformugirisimi.org adresinden ulaşılabilir.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.