Millî Eğitim Bakanlığı ile projeler yürüten ÖNDER İmam Hatipliler Derneği, yeni müfredat taslağını “seküler” olduğu gerekçesiyle eleştirdi. Derneğe göre manevi değerlerin özü İslam’a dayanıyor ve programın bunu merkeze alan, kendi kimlik ve kültürüne dayalı bir eğitim felsefesi olmalı. Derneğin değerlendirmesine göre müfredatta yer alan 20 değer, seküler dille ele alınıyor, ilkokulda din, İslam, Kur’an-ı Kerim kavramları yer almıyor. Dernek, müfredatın yeniden değerlendirmesini istiyor.
Millî Eğitim Bakanlığı tarafından 26 Nisan’da yayımlanan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adlı müfredat taslağına tepkiler sürüyor. Eğitim alanında faaliyet gösteren birçok kurum, programda dini değerlere fazla vurgu yapıldığını belirtirken, ÖNDER İmam Hatipliler Derneği, müfredata yönelik değerlendirmesinde dini ve manevi değerlerin eksik olduğunu söyledi.
MEB ile ortak projeler yürüten, okullarda faaliyet gösteren, il milli eğitim müdürlüklerini ziyaret eden ÖNDER İmam Hatipliler Derneği’nin bakanlıktan beklentileri ve önerileri özetle şöyle:
- “Milletin manevi değerlerinin özü İslam’a dayanıyor. Hazırlanacak öğretim programının bu özü merkeze alarak kendi kimlik ve kültürüne göre bir insan yetiştirmeyi hedefleyen eğitim felsefesine ihtiyacı var.
- Tarih dersinde ‘İslam medeniyeti’ ünitesi yok. Programlarda yer alan 20 değer seküler bir dille ele alındı.
- İslam’ın inanç esaslarından olan ahiret konusu din kültürü ve ahlak bilgisi müfredatında müstakil bir ünite olmaktan çıkarıldı.”
- İlkokul hayat bilgisi ve sosyal bilgiler programlarında din, İslam, peygamber ve Kur’an-ı Kerim gibi kelime ve kavramlara yer verilmiyor.”
MEB Şurası’nın tavsiye kararı müfredatta yok
Derneğin açıklamasında 20. MEB Şurası’nın tavsiye kararına rağmen okul öncesinde din ve ahlak eğitimi, ilkokul bir, iki ve üçüncü sınıflarda din eğitimi ve öğretimi gibi başlıkların programda yer almaması da “ciddi bir eksiklik” olarak değerlendirildi.
Dini değerlere açıktan atıf yok, pozitivist yaklaşım var
Derneğin açıklamasında “öğretim programında yer alan değerlerin hangi kriterlere göre belirlendiğinin anlaşılmadığı” da söylendi, “Programlarda Türkiye’nin ve milletin mayasını oluşturan dini ve milli değerlere açıktan ve güçlü bir atıf da yok” dendi.
Derneğin müfredatta eleştirdiği diğer noktalar ise şöyle:
- “Müfradatta ‘Alan Becerileri’ çerçevesini kurgulayan yaklaşım, insanın manevi, ruhi ve kalbi yönünü dikkate almayan, dinin insan hayatındaki yerini görmezden gelen pozitivist bir yaklaşımı içeriyor.
- Saha araştırması bulunmuyor. Programlara yönelik ihtiyaç analizi yapılmalı. Sivil toplum kuruluşlarını, eğitimciler, ilgili paydaşları dahil ederek müfredat hazırlanmalı.
- Türkiye Bütüncül Modeli UNICEF ile birlikte hazırlanan bir program olduğu görüldü. Programda beceriler mevcut küresel ekonomik sistemin dayandığı felsefeyi yansıtıyor. İnsanı dini ve ahlaki değerlerden uzak bir varlık gibi tasavvur edip ona belirli beceriler kazandırmayı amaçlayan bir içeriğe sahip.”
Müfredat yeniden değerlendirilmeli
Dernek, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin yeniden değerlendirilmesini ve bu süreçte önerilerinin dikkate alınmasını istiyor.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Ayrıca açıklamada öğretim programının dini, tarihi ve kültürel değerlerden ilham alan bir eğitim felsefesine dayanması gerektiği söyleniyor.
