DEM Parti, kayyuma karşı 13 Haziran’da Hakkari’de miting düzenleyecek

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, kayyum politikalarına karşı 13 Haziran’da Hakkari’de 14 Haziran’da ise Mersin’de miting düzenleyeceklerini açıkladı. İçişleri Bakanlığı’na çağrıda bulunan Doğan, Hakkari Belediyesi’ne atanan kayyumun Bakanlığın söylediği gibi geçici bir tedbir ise çoğunluğu DEM Partililerden oluşan Hakkari Belediyesi Meclis Üyelerini seçtiği başkanvekili Viyan Tekçe’ye yetkilerin teslim edilmesi gerektiğini belirtti.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, Hakkari Belediyesi’ne kayyum atanmasına karşı başlatacakları kampanyaya ilişkin 9 Haziran Pazar günü basın toplantısı düzenledi. 

“13 Haziran’da Hakkâri’de buluşuyoruz”

Doğan, kayyum politikalarına karşı belediyelerde ve illerde yürüttükleri eylem nöbetlerinin dışında Hakkari ve Mersin’de büyük bir miting hazırlığı yaptıklarını şu sözlerle duyurdu:

“13 Haziran’da Hakkari’de buluşuyoruz. Hakkâri’de demokrasi, adalet ve halk iradesine saygı için buluşuyoruz. Uçaklarla gelenler uçaklarla, otobüslerle gelenler otobüslerle Hakkâri’de saat 15.00’te yapacağımız büyük mitinge hepinizi davet ediyoruz. 14 Haziran saat 19.00’da da Mersin’de Akdeniz Belediyesi’nin önünde buluşacağız. Orada da büyük bir itiraz ve bu adaletsizliğe karşı güçlü bir ses çıkarmak istiyoruz.”

“Hakkari’de yapılan Kepez’de yapılmıyor, Kepez’de uygulanan Hakkari’de uygulanmıyor”

İkili bir hukukun uygulandığını iddia eden Doğan, “Adeta düşman ceza hukuk uygulanıyor. Hakkari’de yapılan Kepez’de yapılmıyor, Kepez’de uygulanan Hakkari’de uygulanmıyor” dedi. 

“Cumhurbaşkanı Erdoğan Hakkari’de halkın iradesini gasp etmeye karşı nasıl seçilmiş birinin yerine atanmış bir memuru savunabilir?”

Doğan, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hakkari Belediyesi’ne kayyum atanması ile ilgili “Kanunu değil, hukuku konuşturduk” sözlerini hatırlatarak şu soruları sordu:

 “Bunu derken hangi hukuku konuşturuyorsunuz sayın Cumhurbaşkanı? 31 Mart seçimleri sonrası ortaya çıkan iradeye saygı duyacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan Hakkari’de halkın iradesini gasp etmeye karşı nasıl böyle bir söylem ve ifade ile seçilmiş birinin yerine atanmış bir memuru savunabilir?” 

“Tek suçu seçilmiş bir Kürt olmak”

Gözaltına alınan ve daha sonra tutuklanan Hakkari Belediyesi Eş Başkanı Mehmet Sıddık Akış’ın kendisine açılan dosyayla hiçbir ilgisi olmadığını ileri süren Doğan, “Sıddık Akış’ın tek bir suçu var, Kürt bir seçilmiş olmak, Hakkari Belediye Eş Başkanı olmak… Başka da hiçbir suçu yok” dedi. 

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

“Yargı yalnızca siyasallaşmıyor, yargı artık tek bir siyasi partinin lehine kararlar alan bir araca dönüşmüştür”

Doğan, bugüne kadar yerine kayyum atanan hiçbir belediye eş başkanının itham edilen suçlarla ilgili ceza almadığını belirterek Akış’ın yargı süreciyle ilgili şunlara dikkat çekti:

“Mehmet Sıddık Akış’ın hukuki durumu nasıl? Bir kere Yüksek Seçim Kurulu aday olmasını engellemiyor. Aday olmuş yönünde herhangi bir hukuki engel bulmuyor çünkü yok fakat başkan olmasını engellemek isteyenler var. Aday olabilirsin ama belediye eş başkanlığı yapamazsın. Bu nasıl bir hukuk, bu nasıl bir karar? Bu ancak güç karşısında eğilip bükülmek isteyen bir yargı olarak izah edilir. Güce ve iktidara göre pozisyon alan ve onun ihtiyaçlarını karşılayan bir yargı tanımlamasını çıkarabilir karşımıza. Yargı yalnızca siyasallaşmıyor, yargı artık tek bir siyasi partinin lehine kararlar alan bir araca dönüşmüştür.”

“Dava dosyası Van’dan Hakkâri’ye geldikten sonra heyet 20 kez değişiyor”

“Mehmet Sıddık Akış’la ilgili ilk  2009’da bir soruşturma açılıyor. O dönem kendisi Hakkari BDP il eş başkanımız. 2009’da açılan bu soruşturma dosyası 2010’da bir davaya dönüşüyor 2011’de kendisi tutuklanıyor bir cezaevinde kaldıktan sonra 2012’de tahliye ediliyor. Bu dava dosyasıyla ilgili oluşturulan her şey açık ve gizli tanık beyanlarıyla oluşturuluyor, delillerden yoksun bir dava. 60 celse sürüyor 2014’te yeniden canlanıyor. Dosyada özel yetkili Van 3.Ağır Ceza Dairesi yetkisizlikle Hakkari’ye devrediyor. Hakkari’ye geldikten sonra bu heyet 20 kez değişiyor. Bugüne kadar her duruşma arası altı ay oluyor ama 31 Mart seçimlerinden ardından yapılan ilk duruşmada alelacele savcıdan mütalaa alınarak duruşma sadece 13 gün sonraya yani 5 Haziran’a erteleniyor.”

“Kayyum rejimi gibi gündemlerle hepimiz oyalanmaya ve hayatlarımızdan çalınanların muhasebesini yapamayacak hale getiriliyoruz”

İktidarın kayyum politikalarıyla asıl gündemi değiştirdiğini öne süren Doğan, “Mesela 9. yargı paketinde Türkiye’yi neler bekliyor? Uygulanmayan 6284 dahi nasıl tehlikeye atılabilir o yargı paketiyle? Etki ajanlığı nedir? Bu arada onaylanan müfredat neler getirir, neler götürür? İşte tüm bunlar bu tür gündemlerin gölgesinde kalsın yalanlar gerçek gibi dolaşımda kalsın diye Kayyum rejimi gibi gündemlerle hepimiz oyalanmaya ve hayatlarımızdan çalınanların muhasebesini yapamayacak hale getiriliyoruz” diye konuştu.

“Kayyum gerçekten geçici bir tedbir ise meclis üyelerini seçtiği başkanvekili Viyan Tekçe’ye yetkileri teslim edin”

İçişleri Bakanlığı’na seslenen Doğan, “Olması gereken kayyum atamamaktır ama kayyum atadığınızda da eğer bu gerçekten İçişleri Bakanlığı’nın söylediği gibi geçici bir tedbir ise DEM Parti olarak şu çağrıda bulunuyoruz. Kayyum derhal görevi asıl yetkili kişiye seçilmiş olana devretmelidir” dedi. Doğan, Hakkari Belediyesi’nin meclis üyelerinin çoğunluğunun DEM Partili olduğunu hatırlatarak meclis üyelerinin başkanvekili olarak Viyan Tekçe’yi seçtiğini söyledi.