Fransa’da 30 Haziran ve 7 Temmuz’da gerçekleşecek erken seçim için geri sayım başladı. Fransa’daki son ankete göre aşırı sağcı politikacı Marine Le Pen’in Ulusal Birlik’i seçimi önde götürüyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisi ise üçüncü sırada.
Le Parisien gazetesi ve Radio France için 19-20 Haziran arası yapılan Ipsos anketine göre Marine Le Pen’in Ulusal Birlik’i 30 Haziran’da gerçekleşecek seçimde yüzde 35,5 oranında oy alarak seçimi birinci götürüyor.
Aşırı sağcı Ulusal Birlik’in karşısında Fransa’daki sol partilerin kurduğu Yeni Halk Cephesi ise yüzde 29,5 oranında oy alarak ikinci sıraya yerleşiyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un merkez kanattaki ittifakı ise yüzde 19,5 oranında oy alıyor.
Ankete göre seçime katılım oranı yüzde 60 ile 64 dolaylarında olacak. Bu oran 2022 genel seçimlerindeki yüzde 47,5 oranındaki katılım oranına göre hayli yüksek. Anketin öngördüğü sonuçlara göre Ulusal Birlik her ne kadar seçimi birinci tamamlasa da parlamentoda salt çoğunluğu sağlayamayacak.
Bir partinin ya da partiler koalisyonunun Ulusal Meclis’te çoğunluğu sağlaması için en az 289 milletvekili çıkarması gerekiyor.
Ipsos’un Financial Times’da yayımlanan başka bir anketine göre ise aşırı sağcı Ulusal Birlik, ülkedeki ekonomi ve kamu harcamalarını yönetme konusunda en güvenilir parti olarak öne çıkıyor. Ankete katılan katılımcıların yüzde 25’i konu ekonomi yönetimine geldiğinde Ulusal Birlik’in daha iyi kararlar alacağını düşünüyor. Öte yandan Yeni Halk Cephesi’ne olan güven ise yüzde 20’lerde.
Aşırı sağın yükselişine karşı kadın örgütleri sokağa çıktı
Fransa’da 200’den fazla kadın hak örgütleri, Ulusal Birlik’in yükselmesine karşı sokağa çıkma çağrısında bulundu. Başta Fransa’nın başkenti Paris olmak üzere birçok şehirde kadınlar sokağa çıktı.
Kadın hak örgütleri Ulusal Birlik’in seçimden zafer elde etmesi halinde göçmen, LGBTİ+ ve kadın hakları da dahil birçok hak ve özgürlüğe zarar verebileceğini savunuyor. Buna ek olarak aşırı sağcıların doğum kontrol konusundaki tutumundan da endişeli olan kadın örgütleri, Ulusal Birlik’i kadın haklarını tehdit ettiğini iddia ediyor.
Ulusal Birlik ise bu iddiaları reddediyor.
Paris’teki gösteriye katılan feminist gazeteci Megan Clement, feministlerin seçmenlere “aşırı sağın parlamentoda çoğunluğu elde etmesine izin vermeyin” çağrısında bulunduğunu kaydetti.
Protestolarda kadınlar, “Aşırı sağ: Haklarım için bir tehlike”, “Kırılgan olan kadınlar değil, onların haklarıdır”, “Feministler aşırı sağa karşı birleşti” yazılı pankartlar taşıdı.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz: “Fransa’daki seçimler konusunda endişeliyim”
Scholz, dün (23 Haziran) yaptığı açıklamada Fransa’da yaklaşan parlamento seçimlerinde aşırı sağın zafer kazanmasından “endişe duyduklarını” dile getirdi. Scholz, “Fransa’daki seçimler konusunda endişeliyim. Umarım (Marine) Le Pen dışındaki partiler seçimlerde başarılı olur. Ancak buna Fransız halkı karar verecek” dedi.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Almanya’nın aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi ise bu ayki Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde büyük bir zafer elde ederek ülkede ikinci sıraya yerleşti. Scholz’un koalisyonu ise istediği sonucu elde edemedi.
Ne olmuştu?
Avrupa Parlamentosu (AP) seçim sonuçlarının açıklandığı 9 Haziran Pazar gecesi Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bir videoyla kamuoyuna seslendi, Ulusal Meclis’i feshederek erken seçim kararı aldığını duyurdu. Bu gelişme, AP seçimlerinin Fransa gibi ülkelerdeki iç siyaseti etkilemesi açısından önemli.
Öte yandan Fransa’nın aşırı sağ cephesi Marine Le Pen’in Ulusal Birlik’i oyların yaklaşık yüzde32-33”ünü alarak birinci sıraya yerleşti. Le Pen’in başkanlığı bırakarak genç siyasetçi Jordan Bardella’ya alan açmasıyla büyük bir ivme kazanan Ulusal Birlik, AP seçimlerindeki başarısıyla ülkedeki iç siyaseti de etkiledi. Macron’un Rönesans Partisi ise yaklaşık yüzde 14,8-15,2 bandında bir oy alarak ikinci sıraya yerleşti. Bu seçim sonucu Macron ve partisi için bir yenilgi olarak görülüyor.
Macron’un erken seçim kararı almasındaki amaç ne?
Macron erken seçim kararını açıklarken aldığı kararın “ciddi ve ağır bir yük” olduğunu ancak “Avrupa’nın her yerinde yükselen aşırı sağ varken” istifa etmeyi düşünmediğini söyledi. Fransa’daki seçmene güveninin tam olduğunu söyleyen Macron, bu kararın “bir güven göstergesi” olduğunu vurguladı. Macron sözlerine şöyle devam etti:
“Demokrasimize güvenim tam. Bu nedenle egemenliği halkımıza bırakıyorum. Mesajınızı aldım, endişelerinizi gördüm. Bunu yanıtsız bırakmayacağım.”
Macron ve merkez koalisyonu Ulusal Meclis’teki çoğunluğunu 2022 seçimlerinde kaybetmişti. O günden beri kritik kararları Fransa Anayasası’nın 49/3 maddesine dayanarak Ulusal Meclis’e danışmadan geçirme stratejisi izliyordu. Fransa’yı takip eden birçok uzman, bu AP seçimlerinde Macron’un ve koalisyonun birçok zorluk yaşayacağını öngörmüştü.
Öte yandan Macron’un dün geceki erken seçim hamlesi büyük bir kumar. Bu seçimle birlikte Macron’un Rönesans Partisi mecliste daha fazla koltuk kaybedebilir, hatta bu Macron’un iktidarını da etkileyebilir. Buna rağmen Macron ise bu seçimi Fransa seçmenleri için bir varoluşsal seçim olarak göstermeye çalışıyor. Macron, seçmene şunu soruyor: “Gerçekten aşırı sağ bir parti veya koalisyon tarafından yönetilmek mi istiyorsunuz?”
Görünen şu ki, Macron’un koalisyonu eskiden Ulusal Brilik’in ilerlemesini engelleyen bir varlık gösterse de artık yok olma düzeyine doğru ilerliyor. Bununla birlikte Macron’un popülerliği de bu süreçte oldukça zayıfladı. Birçok uzmanın yorumuna göre aşırı sağ parlamentoda daha fazla yer elde edecek ancak yine de hükümeti kuracak çoğunluğu bulamayacak. Bu da Macron’un iktidarda kalmasını sağlayabilir.
Kaynak: Reuters