Hasan Arat’tan sonra istifaların devamı gelmeli mi?
– 14 maçta alınan 6 galibiyet, 2 beraberlik, 6 mağlubiyet ile 10.’luk
– 13 maçta alınan 6 galibiyet, 4 beraberlik, 3 mağlubiyet ile 5.’lik
– 16 maçta alınan 8 galibiyet, 2 beraberlik, 6 mağlubiyet ile 6.’lık
– 12 maçta alınan 6 galibiyet, 3 beraberlik, 3 mağlubiyet ile 6.’lık
Geçen yıl Şubat ayında yazmıştım. Şimdi gelinen noktada lider Galatasaray’ın 13 puan gerisine düştü Beşiktaş. Sergen Yalçın’ın çifte kupalı 2020/2021 sezonun ardından çalıştıkları teknik direktörler veya teknik sorumlular; Önder Karaveli, Valerien Ismael, Şenol Güneş, Burak Yılmaz, Rıza Çalımbay, Serdar Topraktepe (geçiçi), Fernando Santos, tekrar geçici olarak Serdar Topraktepe ve en son takımın başında Giovanni van Bronckhorst vardı o da gönderildi.
Takım yine başarısız, kadro mühendisliği problemli ve siyah-beyazlı muhabirlerin söylediğine göre maaşlar ödenmiyor. Peki bu hale gelinmesinin sorumlusu kim?
Mesela birinci yılını bile dolduramayan Hasan Arat mı suçlu? Yoksa bir önceki Başkan Ahmet Nur Çebi mi? Fakat enteresan bir konu var. Maddi olarak zor günler geçiren siyah-beyazlılar, transfer pencerelerinde nasıl bu kadar bonkör olabildi?
Beşiktaş’ta 3 Aralık 2023’te göreve başlayan Hasan Arat, futbolu Samet Aybaba ve Feyyaz Uçar’a emanet etti. Ocak ayındaki ilk transfer penceresinde Legia Varşova’dan 10 milyon euroya Ernest Muçi’yi aldı. Polonya Ligi ekibinin tarihindeki en pahalı satış oldu. Önceki isim 7 milyon euroya Monaco’ya geçen Radoslaw Majecki’ydi. Varşova tarihinde Muçi’nin arkasından gelen isimler 5 milyon euro ve altındaki transferler. Kış penceresinin lideriydi Beşiktaş… Şakkadanak 11+1 milyon euro da Al-Musrati’ye ödediler. Kabaca hesapla harcanan 24 milyon euro (Samet Aybaba 24 milyon euro harcandığını açıkladı) sonunda, siyah-beyazlılar ligi 6. sırada ve şampiyon Galatasaray’ın 46 puan gerisinde bitirdi.
Beşiktaş’taki futbol aklı ilk transfer penceresinden ders almamış gibi yaz ayında da menajerlerin en sevdiği tip olan “bedelsiz” oyunculara yöneldi. Kadrodan memnun olmayan taraftarı susturmak için Rafa Silva ve Ciro İmmobile gibi uluslararası yıldız transferleri yapıldı. Kâğıt üstünde Immobile’ye sadece 2 milyon bonservis ücreti ödendi gibi gözüküyor. Lakin esas yekün maaşlar tutuyor. Rafa Silva’nın 3 yıllık toplam 30 milyon euro, Ciro Immobile’nin 2 yıllık 20 milyon euro maaşı var. Takımda bu isimlere en yakın maaşları alan Al-Musrati ve nerede olduğunu bilmediğimiz Alex Oxlade-Chamberlain. Onların da yıllık 4,2 milyon euro civarında bir ödemeleri var. Yani siyah-beyazlıların yıllık maaş bütçesi 70 milyon euroya yakın.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Böyle bir para var mı?
Siyah-beyazlı muhabirlere göre 2 aydır futbolcu ve teknik heyete maaşlar ödenmiyor. Fakat bir ay içinde UEFA’dan borçsuzluk kâğıdı alınması gerekiyor. Hasan Arat’ın Futbol A.Ş.’deki başkanlık görevini bırakmasının ardından geçici süre ile görevi devralan Hüseyin Yücel’in 30 milyon euroluk açığı kapatması şart. Şunu anlamakta güçlük çekiyorum. Madem para yoktu, madem maaşlar ödenemez bir noktaya gidecekti, bu kadar transfere gerek var mıydı?
Hasan Arat seçilmesinin ardından futbolu Feyyaz Uçar ve Samet Aybaba’ya emanet etmişti. Yaz ayındaki transfer döneminin başında eskiden Galatasaray forması da giymiş Brad Friedel “yönetim danışmanı” olarak göreve başladı. İddialara göre Cher Ndour, Joao Mario ve Can Keleş ile ilgili Samet Aybaba olumsuz rapor verdi. Fakat Friedel’in bu üç oyuncu hakkındaki olumlu raporu kabul gördü ve oyuncular takıma eklendi.
Beşiktaş’ın gönderilen teknik direktörü Giovanni van Bronckhorst’un, maaşların ödenmediği, yöneticilerin ilgilenmediği yerde başarılı olmasını beklemek haksızlık olur. Ama yönetimin tamamen kontrolden çıktığının da en net örneğini UEFA Avrupa Ligi grup aşamasındaki Maccabi Tel-Aviv maçının dönüşünde gördük. Takım ile sakat sakat Macaristan’a götürülen Necip Uysal, 3-1’lik mağlubiyetin ardından havalimanında taraftarların karşısına atıldı. Atıldı diyorum çünkü eğer biri illa taraftar ile konuşacaksa, maçta oynayan birinin orada olması ve sorumluluk alması şık olurdu.
Hüseyin Yücel, Mete Vardar, Kaan Şakul, Feyyaz Uçar görevlerine devam etmeli mi?
Hasan Arat’ın tamamen Beşiktaş Başkanlığı görevini bırakmasının ardından Hüseyin Yücel, Mete Vardar, Kaan Şakul, Feyyaz Uçar’ın görevlerine devam etmesi doğru değil. Şöyle ki siyah-beyazlıların başkanlık seçiminde oy verenler öncelikle Hasan Arat’a oy verdi, diğerlerini ise Arat güvendiği için kabul etti. Yani diğerlerinin de hızla istifa etmesi gerekiyor. Düşünsenize Hüseyin Yücel devre arası transfer penceresinde alışık olduğu şekilde şakkadanak Talisca veya Ronaldo getirse, Mayıs’taki seçimde adamın seçilmeme ihtimali yok. Fakat bu oyunculara da Beşiktaş’ın yıllık 10 milyon euro bağlayacak gücü kalmadı.
Beşiktaş transferlerle de 6. sırada, transfersiz de 6. sırada ligi bitirebilirdi. Şimdi gelelim esas konuya; dün (30 Kasım Cumartesi) Samet Aybaba yolların ayrılması ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi.
Samet Aybaba: “Bilgim dışında dijital imzam kullanıldı”
Beşiktaş efsanesi Samet Aybaba basın toplantısında tüm yönetimi eleştirdi. Garip bir transfer ağı oluşmuş. Kaan Şakul’un arkasına aldığı rüzgarla Brad Friedel’i getirmesinin ardından oyuncu gelişleri/gidişleri ile problemler başladığını anlattı. Aybaba, geçen sezon kadroya dahil edilen Joe Worrall ve bu sezon gelenler Can Keleş, Cher Ndour, Felix Uduokhai, Joao Mario transferlerinin hepsine olumsuz rapor verdiği söyledi.
Bunlar klasikleşen disiplinini ve kontrolünü kaybetmiş yönetimlerde olan şeyler. Fakat Joe Worrall transfer teklifi sırasında Samet Aybaba’nın imzasının izni olmadan kullanılması adli bir vakadır. Can Keleş, Cher Ndour, Felix Uduokhai, Joao Mario… bu oyuncuların hiçbiri verimli olmadı. Aybaba haklı çıktı, lakin onun da haksız olduğu bir taraf var. Kulüpte böyle olaylar yaşanırken pasif kalması, yeterli sesi çıkaramaması ve masaya yumruğunu vurmaması üstlendiği görev ile örtüşmüyor.
Beşiktaş Futbol Şube Sorumlusu Feyyaz Uçar’ın da halen devam etmesine anlam veremiyorum. Aybaba’nın dediğine göre tüm kararlar Şakul – Friedel ortaklığından çıkmış. Brad Friedel’in kovulması ile Kaan Şakul’un kalması Feyyaz Uçar’ım elini kuvvetlendirir mi? Sanmıyorum… Hatta satılan oyunculardan Beşiktaş’ın para kazanmadığı, aksine ödemeler yaptığı da iddia ediliyor. O zaman böyle bir zarar tablosu varsa ve siyah-beyazlılar uçuruma doğru gidiyorsa neden herkes hala görevde? Tek suçlu Hasan Arat mıydı?
Bir kez daha belirtmekte fayda var. İnsanlar Beşiktaş seçimlerinde Hasan Arat’a oy verdi. Hüseyin Yücel, Mete Vardar, Kaan Şakul ve diğer yönetim kadrosuna değil! Siyah-beyazlıların acilen seçime gitmesi gerekiyor. Bu enkazı bundan sonra gelecek olan başkanlar da kaldıramaz.
