Adıyaman’da çiftçi düşük alım fiyatı ve kuraklıkla mücadele ediyor

Kahramanmaraş merkezli depremlerin vurduğu Adıyaman’da çiftçiler şimdi de kuraklık, dolu ve düşük alım fiyatlarıyla mücadele ediyor. TMO’nun 13 bin 500 TL açıkladığı buğday fiyatı, 16 bin liranın üzerindeki maliyet karşısında yetersiz kalıyor.

Adıyaman'da çiftçi düşük alım fiyatı ve kuraklıkla mücadele ediyor
Adıyaman’da çiftçi düşük alım fiyatı ve kuraklıkla mücadele ediyor

Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük yıkım yaşayan Adıyaman’daki çiftçiler, bu kez doğa koşulları ve düşük alım fiyatları nedeniyle zor günler geçiriyor. Kahta Ziraat Odası Başkanı Fatin Rüştü Zorlu Turanlı, çiftçilerin durumunu “Hasat mevsimi hazan oldu” sözleriyle özetledi.

Toprak Mahsulleri Ofisi’nin buğday için açıkladığı 13 bin 500 TL’lik fiyat, çiftçinin maliyetinin çok altında kalıyor. Turanlı, bir çiftçinin buğday maliyetinin 16 bin liranın üzerinde olduğunu belirtti, açıklanan fiyatın sadece yetersiz kalmadığını, alım sırasında daha da aşağı çekilebildiğini söyledi.

“Çiftçi buğday satsa ekmek alamıyor”

Adıyaman’da ekmeğin 12,5 TL olduğu günlerde, çiftçinin durumu daha da çarpıcı hale geliyor. Turanlı bu durumu şöyle açıkladı: “Çiftçi bir kilo buğday satsa bir ekmek bile alamıyor. Gerçek enflasyonu vatandaş pazarda, markette görüyor zaten.”

Depremin ardından toparlanmaya çalışan çiftçiler, bir yandan da doğa koşullarıyla mücadele etmek zorunda kalıyor. Kuraklık, dolu ve don nedeniyle ürün rekolteleri büyük düşüş yaşadı.

“Bir darbe de doğadan!”

Adıyaman’da haftalardır devam eden hasat, çiftçinin umudunu tüketti. Turanlı, “Depremin ardından toparlanmaya çalışırken şimdi doğa koşullarıyla mücadele ediyoruz. Bu yıl çiftçi umutlarını toprağa gömdü. Elde edilen verim dekarda 150-250 kilogram buğday, 80-120 kilogram nohut… Bu verimle tarım sürdürülemez” dedi.

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Turanlı, bölgede yaşanan su sorununa da dikkat çekerek, “Türkiye’nin en büyük barajı olan Atatürk Barajı göl suları Adıyaman’ı çevrelemesine rağmen, çiftçimiz bu sudan faydalanamıyor. Şanlıurfa suyun nimetlerinden yararlanırken, biz suya sadece bakıyoruz. Bu bize reva mı?” diye konuştu.

“Adıyaman’ın acilen afet bölgesi ilan edilmesi gerek”

“Varımızı yoğumuzu toprağa verdik, karşılığı hüsran oldu. Bu yıl çiftçilerimiz tüm varını yoğunu üretime bağladı” diyen Turanlı, yüksek girdi maliyetlerine rağmen üretimden vazgeçmeyen çiftçilerin krediyle ekim yaptığını söyledi. Ancak iklim değişikliği, geç gelen ve yetersiz kalan yağışlar ile birlikte yaşanan don ve dolu olayları, umutları tüketti.

“Depremzede çiftçimizi depremdeki gibi unutmayın!”

2025’in çiftçiler için son yılların en zorlu üretim dönemi olduğunu vurgulayan Turanlı, devletin acilen ek destek paketi açıklamasını istedi: “Mazot ve gübre desteği olmadan bu üretim sürdürülemez. Elde ettiğimiz gelirle tarlaya yeniden sürecek mazotu alamayız, tohum olsa gübreyi alamayız. Para yoksa umut da yok. Eğer bu gidişe dur denmezse, kırsalda tarım bitecek ve kentlere göç kaçınılmaz olacak. Tarımın sürdürülebilirliği için üreticinin yanında olunmalı. Çiftçi artık son nefesini boşa harcamamalı!”