Suriye’de anlaşmazlık büyüyor: Şam, Paris görüşmelerinden çekildi

Şara ve Mazlum Abdi

Suriye’de Şam hükümeti, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nde (Rojava) düzenlenen ve adem-i merkeziyetçi anayasa çağrısı yapılan konferansa tepki gösterdi ve Fransa’nın başkenti Paris’te yapılması beklenen konferansa katılmayacağını açıkladı.

Suriye hükümeti, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) ve bu yapı kontrolündeki toprakların geleceğini ele almak amacıyla Paris’te yapılması planlanan görüşmelere katılmayacağını açıkladı. Daha önce bir kez ertelenen toplantı, Şam yönetiminin Paris görüşmelerine katılmayacağını belirtmesinin ardından belirsizliğe girdi.

Açıklama, Rojava’da yaklaşık 500 kişinin katılımıyla düzenlenen “Kuzey ve Doğu Suriye Bileşenleri Ortak Tutum Konferansı”nın hemen sonrasında geldi. Suriye devlet haber ajansı SANA’ya konuşan bir hükümet yetkilisi, etkinliğin SDG’nin merkezi yönetime entegrasyonunu öngören 10 Mart mutabakatına aykırı olduğunu savundu. Yetkili, “Bu konferans mevcut müzakere çabalarını baltalamıştır. Bu nedenle Paris’te yapılması planlanan herhangi bir toplantıya katılmayacağız” dedi.

Rojava’da ne konuşuldu?

Konferansta, adem-i merkeziyet esaslı yeni bir anayasa çağrısı yapıldı. Sonuç bildirgesinde, Suriye’deki ulusal, dini ve kültürel çeşitliliğin bir zenginlik olduğu vurgulanarak, bu çeşitliliğin siyasi ve idari çerçevede güçlendirilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca özerk yönetim modelinin ülke için uygun ve faydalı olduğu ifade edildi.

Etkinlikte, son dönemde yüzlerce üyesi çatışmalarda yaşamını yitiren Dürzi ve Alevi toplumlarının liderlerinden gelen video mesajlar da paylaşıldı. Katılımcılar arasında, 10 Mart mutabakatına imza atan SDG Komutanı Mazlum Abdi de yer aldı. Abdi, anlaşmayı Şam’da Suriye’nin geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile birlikte imzalamıştı.

Merkezi yapı mı, adem-i merkeziyet mi?

Paris’te yıl sonuna kadar tamamlanması beklenen entegrasyon görüşmelerinin yapılması planlanıyordu ancak Şam’ın kararı, bu süreci riske soktu. Suriye ve Türkiye yönetimleri, ülkede merkezî bir devlet yapısının korunmasından yana. ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da bu pozisyonu destekleyerek, “tek vatan, tek millet, tek ordu, tek hükümet” anlayışını savunmuştu.

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Rojava’yı kontrol eden SDG ise adem-i merkeziyetçi bir yönetim modelini savunuyor. SDG, devletin 1961’den bu yana kullanılan resmî adı “Suriye Arap Cumhuriyeti”nden “Arap” kelimesinin çıkarılmasını, etnik çeşitliliğe vurgu yapılmasını ve tamamen silah bırakmama hakkını korumak istiyor.

Kaynak: Reuters