Mısır endişeli mi?
Mısır’da yayınlanan Ahram gazetesinde, Merkez Bankası’nın Türkiye’den gelen buhran haberlerine rağmen faiz oranlarını sabit tutacağı ve enflasyon riskini göze aldığı belirtiliyor.
Gazetenin analistlerine göre Afrika ve Ortadoğu’nun gelişen ekonomileri, bulaşıcı devalüasyon hastalığından uzak durmak için önlemler alıyor. Mısır Tekstil Konseyi sözcüsü Magdy Tolba gazeteye yaptığı açıklamada; Türk lirasının çöküşünün Türkiye’ye ihracat yapan Mısırlı tekstil devlerini olumsuz etkileyeceğini söylediAyrıca Tolba, Türkiye ile yurtdışında pek çok pazarda yarışan Mısır’ın, TL’nin değersizleşmesiyle ucuzlayan Türk mallarıyla rekabet edemeyeceğini belirtti.
Mısır, tekstil ihracatının yüzde 30’unu Türkiye’ye yapıyor. Diğer yandan Türkiye, Mısır’ın toplam ihracatının yüzde 5’ini oluşturuyor. Ülke ekonomistlerinin genel görüşü, Türkiye’de yaşananlardan Mısır ekonomisinin darbe almayacağı ancak bazı sektör ve daha küçük düzeydeki holdinglerin ticaret rotalarını Türkiye endeksinden çıkartmaları gerekeceği yönünde.
Ahram gazetesi, Mısır Ekonomi Bakanı Muhammed Macit’in basına yaptığı açıklamaya da yer verdi. Macit yaklaşan krize ülkenin doğru reaksiyon gösterdiğin ve hassas bir ekonomide yaşamadıklarını belirtti; Türkiye’de yaşanan krizin bazı finansal portföyleri Mısır’a yönlendirdiğini ve doğru hamlelerle krizin meyvesini yiyebileceklerini de sözlerine ekledi.
Pakistanlılar oyunu gördü, liraya koştu
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
MiddleEast Eye gazetesinin haberine göre Pakistanlılar, Türkiye’ye destek için liraya hücum etti. TL para birimi olarak ülkede tanınmasa da, Karaçi ve İslamabad’da döviz bürolarından TL alan vatandaşlar aslında ABD’yi protesto ediyor. Alüminyum ve demir-çelik fiyatlarına gelen zamlar ve Trump’ın Türkiye’yi hedef alan Twitter mesajları Pakistanlıların Amerika karşıtı hislerini canlandırıyor. İki ülke arasında uzanan binlerce kilometrelik mesafeye ve ilişkilerin zayıflığına rağmen Pakistan’da Türkiye’ye destek kampanyaları başlatılıyor ve vatandaşların maddi manevi destekleri isteniyor. Bu yaşananlar pek çok Pakistanlı için şu anlama geliyor: Görevimiz Türk lirası.
Shoaib adındaki bir bilgi işlem uzmanı birikimiyle 300 TL almış: “Pakistan bayrağı Osmanlı sancaklarından evrilmiştir, bu yüzden Türkiye’ye karşı bir yakınlık hissediyorum, Pakistanlıyım ama yüreğim Türk.”
Döviz bürolarının verdiği bilgiye göre destekçilerin çoğu küçük meblağlar çekiyorlar ve ellerindeki bu yeni dövizle ülkelerinde alabilecekleri hiçbir hizmet yok. Pakistan ile Türkiye’nin ortak noktaları, Trump’ın radarında olmaları ve Twitter saldırılarının bolca hedefine düşmeleri. Pakistan’ın ABD’den alacağı 255 milyon dolarlık insani yardımın Trump’ın kararıyla iptal edilmesiyle zaten var olan Amerikan düşmanlığı iyice artmış ve Pakistanlılar Türkiye’ye büyük bir sempati duymaya başlamışlar. ABD ise Pakistan’ı, Afganistan’daki terörist grupları desteklemekle suçluyor.
Senegal’de sosyal medyada Türk malları kampanyası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mart 2018’de ziyaret ettiği Senegal’de ülke basınının yoğun ilgisiyle karşılanmıştı. Ülkenin önde gelen basın kuruluşları ve gazeteler, attıkları manşetlerle Türkiye ile Senegal arasında var olan dostluk ve işbirliğine tercüman olmuştu.
Albawaba gazetesi, Türkiye’deki krize dikkat çekiyor ve ülkenin sosyal medyada başlayan destek kampanyalarından bahsediyor. Mısır’da olduğu gibi, Senegal’de de halktan Türkiye’ye büyük destek var. Sosyal medyada Türk Hava Yolları’nın da içinde olduğu 30 Türk markasının listesi bulunuyor ve tüketiciler bu markalara yönlendiriliyor. Ayrıca Amerikan markaları için de boykot çağrısı yapılıyor.
Gazetenin konuştuğu vatandaşlar “Eğer Türkiye güçlü durursa, tüm Müslüman dünyası onu takip eder. Allah Türkiye’nin yanında, bizler de Senegal halkı olarak Türkiye’nin yanındayız. Türkiye’nin bu zorlukları atlatması için dua ediyoruz” diyor.
İspanya ve İtalya’nın korkuları
Wolfstreet’in hazırladığı habere göre, altı sene önce yaşadığı finansal kriz sonrasında IMF ve Avrupa Komisyonu’ndan 100 milyar avro borç alan ve henüz büyük bir kısmını ödememiş olan ülkenin bankaları, Türkiye ve Arjantin’de yaptığı yatırımlardan dolayı yeniden zor zamanlar yaşayacak gibi.
Türk finansal sistemine büyük paralar akıtan bankaların cari açığı 82.3 milyar dolar. Bu rakamın büyük bir kısmını Garanti Bankası’na ortak olan BBVA grubu oluşturuyor. Doğuş Grubu’yla anlaşan şirketin devalüasyon ve Garanti’nin hisselerinin değer kaybetmesiyle beraber yatırımının yüzde 75’i buhar olmuş durumda.
İspanya finans devlerini bekleyen başka bir risk ise döviz kriziyle borçlarını ödeyemeyen Türk şirketlerinin iflas etmesi. Döviz borcu ülke kredilerinin yüzde 40’ını oluşturuyor. Eğer iflaslar başlarsa, borçlarını toplayamayacak İspanyol bankalarının ciddi bir darbe daha alacağı korkusu mevcut.
İtalyan Ansa gazetesi ise ağustos ayında Milano borsasında yaşanan yüzde 3’lük düşüşü, Türkiye’deki döviz krizine bağlıyor. Yapı Kredi Bankası’nda Koç Grubu’yla eşit ortaklığı bulunan UniCredit’in hisselerinde ciddi düşüş (-5.8%) yaşandığı belirtiliyor.
