31 Mart Yerel Seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen ancak AKP ve MHP’nin itirazları nedeniyle mazbatasını 17 günlük gecikmeyle dün alabilen Ekrem İmamoğlu, bugün Saraçhane’deki belediye binasına gelerek resmen göreve başladı. İmamoğlu’nu belediye çalışanları ve yurttaşlar kapıda kapıda karşıladı. İçeri girerken “Ekrem Başkan” ve “İstanbul seninle gurur duyuyor” tezahüratları yapıldı. İmamoğlu’nun etrafındaki basın mensuplarının sayısı da gözle görülür ölçüde artmıştı.
İmamoğlu, makamına geçmeden mutfağa da uğradı. İmamoğlu, yemekte ne olduğunu sordu. Musakka pişirildiğini ancak kendisi için antrikot hazırlandığını duyan İmamoğlu, “Olmaz, yanlış. Birine musakka, birine antrikot olmaz. Bir dahakine aynısı olacak” dedi.
Tedirgin yüzler
İmamoğlu, binanın girişinde bulunan ve üzerinde “İstanbul’a hoşgeldiniz” yazan panelin önünde basın mensuplarına açıklama yaptı. İmamoğlu konuşurken, yüzlerinden tedirginlik okunan belediye çalışanları da onu merdivenden izliyordu. İmamoğlu da konuşmasının başında özellikle belediye çalışanlarına hitap etti:
“Kişiye hizmet talimatı olmayacak”
“Bugün, bütün çalışma arkadaşlarımla, İBB çalışanlarımızla, kadromuzla ‘Bismillah’ diyoruz. Buradaki çalışma arkadaşlarımızın bilgileri, görüşleri ve deneyimleri bizim için çok önemli. İçine siyaset katmadan bu kentin insanına fayda verecek hangi bilgileri varsa, biz ona talibiz. Bu anlayışla, bu tarihi kurumun tüm insan kaynağından faydalanacağımızı herkes bilmeli. Bizden olanlar, bizden olmayanlar anlayışının bittiği gündür, bugün. Kişisel hiçbir beklentiyle ya da kişiye hizmet anlayışıyla, hiç kimse bizden talimat almayacak. Bizden alacakları talimat, İstanbullunun lehine ve çıkarına olacak. Bu anlayış ve felsefeyle buradayız.”
“Heyecanım aklımın önüne geçmez”
Basın mensupları, İmamoğlu’na “İlk gününüzü nasıl geçirdiniz?” diye sordu. İmamoğlu, şöyle yanıtladı:
“Elbette heyecanım var. Ama heyecanım hiçbir zaman aklımın önüne geçmez. Mesuliyetimin farkındayım. Dün gece çocuklarımla, eşimle, annemle ve babamla kucaklaştım. Onların duasını ve desteğini aldım. Çocuklarımın İstanbul’la ilgili yapacaklarımı sorması işimin ne kadar zor olduğunu gösterdi. Küçük oğlum, ‘Saraçhane’deki binayı ne zaman kütüphane yapacaksın?’ diye sordu. Büyük oğlum, öğrenci indirimini sordu. Kızım sadece beni öpmekle yetindi, onun isteği yok şimdilik.”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
İstanbul buluşmasına davet
İmamoğlu, İstanbulluları hafta sonu yapılması planlanan ve detayları henüz netleşmeyen buluşmaya davet etti ve şöyle konuştu:
“Bu bir miting değil. Bu bir buluşma, başlangıç buluşması. Bir karnaval gibi düşünebilirsiniz, eğlenceli bir gün gibi de düşünebilirsiniz. İstanbul’da yeni bir başlangıcın, yeni bir anlayışın, ‘Her şey çok güzel olacak’ anlayışının başlangıcı diyebilirsiniz. Bebekleri, çocukları, sağlığı sıhhati olan herkesi, gençleri, kadınları bu şehrin insanlarını davet ediyorum. Oy veren, vermeyen herkesi davet ediyorum. Keyifli bir günün dilimini buraya ayırırlarsa, inşallah İstanbul için çok güzel bir günü, bir başlangıç gününü yaşamış oluruz diye düşünüyorum.”
“Normalleşmenin yanındayız”
İmamoğlu, basın mensuplarının sorusu üzerine AKP kanadından henüz bir tebrik telefonu gelmediğini söyledi. Ardından “Erdoğan’ı karşılayacak mısınız?” diye soruldu. İmamoğlu şöyle konuştu:
“Devlet sorumluluğum neyi gerektiriyorsa onu yaparım. Bundan yana kimsenin şüphesi olmasın. Biz normalleşmenin ve kucaklaşmanın yanındayız. El sıkmaya fırsatımız varsa elini sıkarız. Daha fazla fırsat varsa kucaklaşırız. Daha fazla fırsat varsa konuşuruz, uzlaşırız. Fırsat yaratma konusunda kabiliyetime güveniyorum. Kendisini Saraçhane’ye davet edeceğim. Bu ülkenin her makamı, her kişisi, buraya davet edilmelidir. Bizden hiç kimse partizan bir dil beklemesin. Tam aksine biz, bu şehri barıştırmaya geliyoruz. Bu şehirde barışı lafla yapamazsınız. Uygulamayla yaparsınız. Toplum, bu hoşgörüyü ve sevgi-saygı anlayışını istiyor, gülümsüyor. Onların yüzü mutlu. Gerginlikten usanmışlar. Bu milletin gündeminden o çatışmayı yok ettiğinizde, inanın milletçe önümüzde hiçbir engel kalmaz.”
“Kütüphane süreci hemen başlayacak”
Basın mensupları, İmamoğlu’na oğlunun Saraçhane’deki belediye binasının kütüphane olması yönündeki isteğini anımsatarak, “Saraçhane ne zaman kütüphane olacak?” diye sordu. İmamoğlu, teknik sürecin analizinin yapılacağını söyledi ve şöyle devam etti:
“Bahsettiğimiz kütüphane süreci hemen başlayacak. Burada eğitimin, kültürün var olduğu bir süreci yaşatarak, aynı anda bu binada meclisin ve belediye başkanının olması, halkla iç içe olmanın fiziki imkanını sağlamış olacak. Halkla uzaklaştığım an, verimli olamayacağını düşünüyorum. Halkın da bizimle buluştuğu kadar, kente verimliliğini katabileceğini düşünüyorum. Katılımcılığı ve şeffaflığı bu fiziki alanda yansıtma mecburiyetimiz var. Arkadaşlarımla o süreci hızlıca başlatacağız.
“Vatandaş şeffaf odada konuşulanları bilsin istiyoruz”
Bazıları siyasi iradenin, yani meclis çoğunluğunun sizde olmamasını bir zafiyet olarak gösterseler de ben bunu, bu ülke ve bu şehir adına, demokrasi adına fırsata dönüştürmek istiyorum. Başta meclis olmak üzere, tüm şeffaflığıyla birçok görüşmemizi yapacağımız şeffaf odamızda, her şeyi konuşurken, vatandaş bilgilensin ve faydalansın istiyoruz. Bugünün teknolojisi, çağın demokrasisi için bir fırsattır. Aslında bizim insanımız fıtrat olarak demokrasiye çok uygun. Özgürlüğünü seven bir toplumuz aslında. Bu şehirde, özgürlüğü ve eşitliği hâkim kılmak için hizmete dönüştürdüğümüzde, İstanbul’un yereldeki demokrasi uygulaması, belki de dünyaya da örnek olabilir. Bu bağlamda, demokrasinin bu kentin damarına kadar işlemesi için, toplumun bu şeffaflığı hissetmesi için son derece radikal kararlar alacağız.”
Belediye meclisi pazartesi günü toplanıyor
Basın mensupları, belediye meclisinin ne zaman toplanacağını da sordu. İmamoğlu, “Pazartesi günü olarak görünüyor. Yönetmelik öyle emrediyor. O güne hazırlığımızı yapacağız” dedi.
