Jeff Seldin’in Voice of America’da yayınlanan haberinden çeviridir.
Çarşamba günü yayınlanan bir rapora göre IŞİD, ilkinden çok daha hızlı ve yıkıcı bir şekilde yeniden ortaya çıkabilir.
Washington merkezli Savaş Çalışmaları Enstitüsü (Institute for the Study of War), ikinci bir IŞİD ayaklanması hakkında ciddi uyarılarda bulundu. Enstitünün yayınladığı rapora göre, IŞİD yeniden Irak ve Suriye’de toprak talebinde bulunabilir.
Enstitünün raporunda yer verdiği bilgilere göre IŞİD kasaba ve köy gibi küçük yerleşim yerlerinde IŞİD karşıtı güçlerle işbirliğine giden sivilleri ve toplumun lider olarak kabul ettiği bazı kişileri sistematik olarak öldürüyor.
Aynı raporda, IŞİD’in bir yandan Irak’ta önceden destek bulduğu topraklarda yaşayan halkların bir kısmından vergi topladığına, bazı sivilleri yerinden ederek küçük yönetim grupları oluşturduğuna da değiniliyor.
Suriye’de ise daha zorlu bir görevle karşı karşıya olan IŞİD, hâlâ ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Esad’a yakın örgütler ve El Kaide bağlantılı Heyet Tahrir El-Şam örgütleri ile savaş halinde.
Enstitünün hazırladığı rapora göre, IŞİD bazı bölgelerde kasıtlı olarak geri çekilirken militanlarını ve onların ailelerini de farklı bölgelere yerleştirdi. Örgüt iki ülkeye de yeniden yayılmayı hedeflerken bazı eylemlere başladı bile. Raporda yazılanlara bakılırsa IŞİD, geri çekildiği dönemde yeniden sahneye çıkmasını sağlayacak küresel finans desteğini elinden kaybetmedi ve yenileyeceği kadrolarını eğitmek için kullanacağı birtakım silahlar ile tünel sistemlerini de korumayı başardı.
Rojava Bilgi Merkezi’nin (Rojava Information Center) bu ayın başında elde ettiği verilere göre, yalnızca mayıs ayında Suriye’nin kuzeydoğusunda IŞİD’in uyuyan hücreleri tarafından 139 saldırı düzenlendi. Bu, bir önceki aya kıyasla yüzde 61’lik bir artış demek. Bu saldırıların yanında IŞİD yüzlerce hektarlık tarım alanının yakılmasının da sorumlusu olarak gösteriliyor. ABD’de konu ile ilgili yetkililerin tahminlerine göre şu anda IŞİD’in Irak ve Suriye topraklarında toplamda yaklaşık 10 bin savaşçısı bulunuyor.
Geçen sene de yine ABD’den yapılan resmî açıklamalarda, IŞİD’in bölgedeki varlığını sürdürdüğü onaylanmış ve halifeliğin yeniden ilanı için bölgedeki pozisyonunun güçlü olduğuna dikkat çekilmişti. ABD’nin yanı sıra, IŞİD’e karşı kurulan koalisyon güçleri de bazı IŞİD hücrelerinin son derece dayanıklı olduğunu ve bu terör gruplarının saldırılarını devam ettirdiğini açıklamışlardı.
Raporda, son bir yılda bu bölgelere yerleştirilen asker sayısının da giderek arttığına değinilse de ABD’li yetkililerinden gelen açıklamalara göre bu durum IŞİD’in varlığından değil, İran destekli milis grupların oluşturduğu tehditlerden kaynaklanıyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Raporun son bölümünde, iki yazardan biri olan Jennifer Cafarella, Suriye’deki ABD’nin askerî varlığının azaltılmasının kritik bir yanlış olduğunu, sınırlı bir müdahalenin sorunları çözmekte işe yaramayacağını belirtiyor. Cafarella’ya göre sorunun kalıcı çözümü için ABD’nin hem ekonomik hem de insanî sorunları çözebilecek uzun vadeli siyasî ve askerî bir stratejiye sahip olması gerekiyor.
