Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündemdeki kadın cinayetleri ve İstanbul Sözleşmesi hakkında basın mensuplarına konuştu. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin arttığını belirten Bahçeli, iptal edilmesi tartışılan İstanbul Sözleşmesi için “İhtiyaç olup olmadığını, ne getirip ne götüreceğini objektif kriterler çerçevesinde ele almalıyız” dedi.
Pınar Gültekin’in katledilmesinin ardından CNN Türk muhabiri Ünal Kaya ve A Haber’den Levent Eke’nin sorularını yanıtlayan Bahçeli, “Üzüntümüz çok büyük. Yüreğim sızlıyor” diye konuştu.
Bahçeli: “6284 sayılı kanun eksiksiz olarak uygulanmalı”
Bahçeli, kadın cinayetlerine “sıfır tolerans gösterilmesi” ve “6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un eksiksiz ve tam olarak uygulanması gerektiğini” söyledi. “Toplumsal ruh halimiz endişe veriyor” diyen ve sosyal medyaya sık sık karşı çıkan 72 yaşındaki Bahçeli, kanuni tedbirlerin yanı sıra “ahlaki, manevi, ekonomik, sosyolojik ve psikolojik önlem ve önerileri de devreye almanın şart olduğunu” belirtti.
MHP lideri, tartışılan İstanbul Sözleşmesi için de şunları söyledi: “Şiddet yangınını söndürmeliyiz. Sorumluluk sadece siyasetin değil, yekvücut 83 milyon Türk vatandaşınındır. Gündemde tartışılan ve Türkiye’nin taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırıp kaldırmamayı iyi değerlendirmeliyiz.Bu sözleşmeye ihtiyaç olup olmadığını, ne getirip ne götüreceğini objektif kriterler çerçevesinde ele almalıyız. Kadın cinayetini engelleyemezsek hepimiz sosyal maliyeti yüksek bir çığın altında kalırız”.
Bahçeli’nin ardından Erdoğan da açıklama yaptı
İktidar ortağı MHP’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ardından, Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da Pınar Gültekin cinayeti hakkında açıklama yaptı. Bahçeli’nin aksine, Twitter’a verdiği tepkinin ardından bu mecrayı kullanmayı bırakmayan Erdoğan, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada “Kadına karşı işlenen tüm suçları lanetliyorum” dedi.
Erdoğan, attığı tweette “Bir daha asla yaşamak istemediğimiz kadına şiddetin son bulması için Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak ne gerekiyorsa yapacağız” mesajını paylaştı.
AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından itibaren 18 yılda Türkiye’de en az 7 bin 500 kadın öldürüldü. 2002’de öldürülen kadın sayısı 66 iken, 2007 ve 2009 yıllarında bu sayı binin üzerine çıktı. 2019’da 474, 2020’nin ilk 6 ayında en az 139 kadın öldürüldü. Ocak ayında 27, şubatta 22, martta 29, nisanda 20, mayısta 21 ve haziran ayının ilk 20 gününde 20 kadın katledildi. 2020’nin aynı döneminde, 66 kadının ölümü de “şüpheli” olarak kayıtlara geçti.
Hürriyet gazetesinin haberine göre, bu ay AKP il başkanlarıyla olan toplantısında Erdoğan, kurmaylarına İstanbul Sözleşmesi için “Çalışıp, gözden geçirin. Halk istiyorsa kaldırın. Halkın talebi kaldırılması yönündeyse, buna göre bir karar verilsin. Halk ne derse o olur” talimatı vermişti.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş da Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nden çıkılabileceğine dair bir açıklama yapmış ve sözleşmeyi tartışmaya açmıştı.
