Bilim insanlarına göre, Alzheimer hastalığını teşhis eden kan testleri birkaç sene içinde hazır olacak. Amerikan Tabipler Birliği Dergisi (JAMA) tarafından yayımlanan yeni bir makale, Alzheimer’a yakalanan kişilerin beyninde salgılanan P-tau217 adlı plazmanın zaman içinde kana karıştığını ve Alzheimer’ı teşhis edebilen kan testlerinin kandaki P-tau217 örneklerini bulabildiğini ortaya koydu.
Kan testleri sayesinde tedavi süreçleri daha hızlı ilerleyecek ve Alzheimer olup olmadığını öğrenmek isteyen kişilere daha kolay teşhis konulabilecek. Kan testleri, mevcut metotlardan çok daha kolay ve düşük maliyetli olduğu için Alzheimer hastalığında oldukça önemli bir adım olarak görülüyor.
Alzheimer 20 sene önceden tespit edilebilecek
Sonuçları çevrimiçi olarak düzenlenen Uluslararası Alzheimer Birliği Konferansı’nda paylaşılan makaleye göre, kan testi, kişide ortaya çıkan bunama (demans) sorununun Alzheimer mı yoksa başka bir hastalık mı olduğunu ölçebilecek ve Alzheimer’ı yaklaşık 20 sene önceden tespit edebilecek. Testler, aynı zamanda Alzheimer’a neden olan genetik mutasyonları ve bu sayede kimlerin riskli grupta olduğunu da belirleyebilecek.
Test iki-üç sene içinde klinik çalışmalarda kullanılacak
Uzmanlar, kan testinin iki-üç sene içinde klinik çalışmalarda kullanılmaya başlanabileceğini belirtiliyor. Bu düşük maliyetli ve daha kolay ulaşılabilir kan testlerinin zaman içinde hiç semptom göstermeyen bir kişinin de ileride Alzheimer’a yakalanma ihtimalini öngörmesi bekleniyor.
Kaliforniya Üniversitesi’nden Alzheimer ve diğer demans hastalıkları araştırmacısı Dr. Michael Weiner, “Bu kan testi kimin Alzheimer’a yakalanacağını oldukça isabetli şekilde öngörüyor. Bu bir ilaç ya da tedavi yöntemi değil. Ancak hastalığı teşhis etmeden tedaviye başlayamazsınız ve bu düşük maliyetli teşhis yöntemi oldukça önemli bir dönüm noktası” diyor.
Test farklı insan popülasyonlarında da denenmeli
Massachusetts Hastanesi’nden Dr. Rudolph Tanzi ise testlerin özellikle daha farklı etnisitelere sahip popülasyonlarda da geniş çaplı olarak denenmesi ve güvenilir olması için daha çok tekrar yapılması gerektiğini belirtirken, kan testlerinin oldukça büyük bir gelişme olduğunun altını çiziyor.
Şu an için Alzheimer teşhisi genellikle hafıza testi, bilişsel yetilerin ölçümü ve hastanın yakınlarıyla konuşularak yapılıyor. Net bir test sonucu olmaması da demansın farklı türlerinin Alzheimer ile karıştırılabilmesine yol açabiliyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Yüzde 96’lık başarı oranı
JAMA’da yayımlanan makalenin yazarlarından Dr. Oskar Hansson, geliştirilen testlerin Alzheimer ile diğer nörolojik bozukluklar arasındaki farkı yüzde 96’lık başarı oranıyla tespit ettiğini belirtti.
Dr. Weiner ise bu çalışmaların ilerleyen aşamalarda Parkinson gibi başka hastalıkların da önceden teşhis edilebilmesine olanak sağlayabileceğini belirtiyor.
Amerikan Alzheimer Derneği araştırmacılarından Dr. Maria Carrillo ise çalışmalarla ilgili olarak, “Bundan beş sene önce birisi bize kan testi ile Alzheimer teşhisi konulabileceğini söyleseydi ona bir bilimkurgu filmi anlattığını söylerdik” diyor.
2050 senesinde Alzheimer’a yakalanan kişi sayısı 60 milyon olabilir
Şu an Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) 6 milyon, dünya genelinde ise 30 milyon kişiye Alzheimer tanısı konulmuş durumda. Bu sayının 2050 yılına gelindiğinde ikiye katlanacağı tahmin ediliyor.
