Zorlu Holding, 2030 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı amaçlıyor. Zorlu Grubu da 2050 yılına kadar bu hedefi tüm değer zincirini kapsayacak hale getirecek. Atıkları 2030’a kadar yüzde 50 azaltmayı ve 2050’ye kadar da sıfır atık seviyesine ulaşmayı hedefleyen Zorlu Grubu, kullandığı suyun 2030’a kadar yarısını, 2050’ye kadar da tamamını geri kazanmayı amaçlıyor.
Zorlu Holding, yenilenen “Akıllı Hayat 2030 Stratejisi”ni, üst yönetim ve çalışanların katılımıyla düzenlediği webinar ile açıkladı. Zorlu Grubu, dünyadaki paydaş temelli dönüşüme cevap verdiği bu strateji doğrultusunda benimsediği “sorumlu yatırım holdingi” anlayışı ile “çevresel, sosyal ve yönetişim” (ÇSY) alanlarında tüm paydaşları ve şirketleri için yüksek değer yaratmayı hedefliyor. Grup bu kapsamda, insan kaynağı, inovasyon ve çevresel sermaye gibi finansal olmayan varlıklarını, “insan odaklı ekosistemler” ve “yenileyici iş modelleri” olmak üzere iki alana yatırım yaparak yönetecek.
Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül, sorumlu yatırım holdingi yaklaşımı ile grup şirketlerinin çevresel, sosyal ve yönetişim odaklı işler üretmesini sağlayarak karbonsuz ve daha sorumlu bir ekonomiye geçişi hızlandıracaklarını bildirdi. Yüngül şunları söyledi:
“İklim krizi, kısıtlı doğal kaynaklar, dijitalleşme derken şu an içinde yaşadığımız salgın gibi birçok büyük meseleyle karşı karşıyayız. Tüm bunlar, küresel sistemi değişime zorlamaya devam ediyor. Bu değişim için bizim gibi özel sektöre önemli sorumluluk düşüyor. Biz, yenilenen Akıllı Hayat 2030 stratejimizle aslında dünyada yaşanan bu değişim ve dönüşüme Zorlu Grubu olarak nasıl cevap vereceğimizi daha da net ortaya koyuyoruz. Bu strateji ile şirketlerimiz, paydaşlarımız, toplum ve gelecek için yatırım yaparken, çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarında en yüksek değeri yaratmaya odaklanıyoruz.”
Zorlu Holding CFO’su ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Cem Köksal da düşük karbonlu büyüme stratejisi olmadan günümüz dünyasında uzun dönemde ayakta kalmanın ve yaşamanın mümkün olmadığına dikkat çekti. Artık yatırımcıların, şirketlerin bilançolarına etki eden finansal olmayan konuları çok daha fazla dikkate aldığını vurgulayan Cem Köksal şunları söyledi:
“Avrupa Yeşil Mutabakat çağrısı ile Avrupa Birliği, 2050 yılına kadar net-sıfır karbon salım hedefine ulaşmayı taahhüt ediyor. Bu hedef sayesinde 2030 yılına kadar ise AB’nin karbon emisyonlarının 1990 yılına kıyasla en az %55 azaltılması amaçlanıyor. Düşük karbonlu büyümenin elzem bir zorunluluk olmasının yanı sıra bugünün gençleri ve geleceğimiz için, gezegenin varoluşunun devamı için de ne kadar önemli ve kaçınılmaz olduğunun farkındayız. Biz de bu anlayışla, insan odaklı ekosistemler ve yenileyici iş modelleri kurmaya daha fazla odaklanacağız. Yenileyici iş modellerimizle, 2030 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyoruz. 2050 yılına kadar bu hedefi tüm değer zincirini kapsayacak hale getireceğiz. Atıklarımızı ise 2030’a kadar %50 azaltılmayı, 2050’ye kadar sıfır atık noktasına ulaşmayı hedefliyoruz. 2030’a kadar, kullanılan suyun %50’sini, 2050’ye kadar %100’ünü geri kazanmayı amaçlıyoruz. Kuracağımız insan odaklı ekosistemlerle grup olarak 2030’a kadar faiz ve vergi öncesi kârımızın (FAVÖK) %1’ini Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na katkı veren çalışmalara ayırmayı planlıyoruz. 2030’a kadar %100 sürdürülebilir tedarik zinciri de hedeflerimiz arasında yer alıyor.”
