Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Afgan kadınlar, Taliban’a meydan okumak için sokaklara döküldü: “Kadınlar özgürlükleri ve toprakları için savaşmaya hazır”

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) askerlerinin büyük oranda çekildiği Afganistan’da, Taliban saldırıları arttı. Örgüt ele geçirdiği bölgelerde kadınların tek başına dışarı çıkmasını ve çalışmasını yasaklıyor, okulları kapatıyor ve kadınların kıyafetlerine müdahale ediyor. Yaşananlar üzerine, ülkelerinin Taliban tarafından yönetilmesini istemeyen kadınlar sokağa döküldü. Sosyal medya hesaplarından silahlarıyla fotoğraf paylaşan kadınlar, savaşmaya hazır olduklarını belirtti.

Taliban, Afganistan’daki birçok bölgeyi ele geçirmeye devam ederken ülkenin kuzeyindeki ve merkezindeki kadınlar Taliban’a meydan okuyarak sokaklara döküldü ve sosyal medya hesaplarında silahlı fotoğraflarını paylaştı.

Hafta sonu en büyük gösterilerden biri, yüzlerce kadının silahlarıyla yürüdüğü ve Taliban karşıtı sloganlar attığı Ghor ilinin merkezinde yaşandı.

Ülkedeki aşırı muhafazakârlık ve deneyim eksikliği nedeniyle kadınların yakın zamanda cepheye gitmeleri pek olası görünmese de militanların tehdidi altında yapılan halk gösterileri, birçok kadının Taliban yönetiminin kendileri ve aileleri için ne anlama gelebileceği konusunda ne kadar korktuğunu hatırlatıyor.

Yürüyüşçülerden biri olan Ghor Kadın Müdürlüğü Başkanı Halima Parastiş, “Güvenlik güçlerine sadece sembolik olarak ilham vermek isteyen bazı kadınlar vardı ancak daha fazlası savaş alanlarına gitmeye hazırdı” diyerek savaşmaya hazır olduklarını söyledi. Parastiş, “Benim de aralarında olduğum bazı kadınlar, yaklaşık bir ay önce valiye gidip savaşmaya hazır olduğumuzu söyledik” diye konuştu.  

“Taliban kontrol ettiği bölgelerde kadınların ‘burka’ giymesini istiyor”

Taliban, 20 yıl önce Taliban karşıtı bir bölge olan Kuzey Bedahşan eyaleti de dahil olmak üzere onlarca bölgeyi almış ve Afganistan’ın kırsalını ele geçirmişti. Ancak şimdi şehirleri de ele geçiren Taliban’ın elinde birçok eyalet başkenti bulunuyor.

İşgal bölgelerinde yaşayanlar, Taliban’ın kontrol ettiği bölgelerde kadınların eğitimine, hareket özgürlüklerine ve kıyafetlerine şimdiden kısıtlamalar getirdiğini ve bir bölgede, kadınların “burka” giymelerini talep eden el ilanları dağıtıldığını söylüyor.

“Hiçbir kadın savaşmak istemez, koşular bizi buna mecbur ediyor”

20’li yaşlarının başındaki Covcan’dan bir gazeteci, “Hiçbir kadın savaşmak istemez, ben sadece eğitimime devam etmek ve şiddetten uzak durmak istiyorum ama koşullar beni ve diğer kadınları ayağa kaldırdı” dedi.

Şu anda kuşatma altında olan eyalet başkentinde bir günlük silah kullanımı eğitimine katılan ve Taliban’ın eline düşebileceğini söyleyerek isminin açıklanmamasını isteyen gazeteci, sokağa çıkma nedenlerini, “Ülkenin kadınlara böyle davranan insanların kontrolü altında olmasını istemiyorum. Savaşmak zorunda kalırsak savaşacağımızı göstermek için silahları aldık” diyerek anlattı.

Taliban için savaşta kadınlarla yüzleşmek aşağılayıcı olabilir

Taliban militanları için savaşta kadınlarla karşı karşıya gelmek aşağılayıcı olabilir. Örneğin, Suriye’deki IŞİD savaşçılarının, erkekler tarafından öldürülmekten çok, Kürt kadın güçlerinin elinde ölmekten korktukları biliniyor.

Afgan kadınlarının, özellikle de ülkenin biraz daha az muhafazakâr bölgelerinde silahlanması nadir olsa da hiç yaşanmamış değil. Geçen yıl Kamar Gul isimli bir genç, ailesini öldüren bir grup Taliban ile savaştıktan sonra ülke çapında ün kazanmıştı.

Baglan eyaletinde Bibi Ayşa Habibi adında bir kadın ise Sovyet işgali ve ardından gelen iç savaşın ardından ülkenin tek kadın komutanı olmuştu. Habibi, “Komutan Kaftar” veya “Güvercin” olarak tanınıyordu.

Kuzey Belh’de 39 yaşındaki Salima Mazari ise yakın zamanda bölge valisi olduğu Çar Kent’te ön saflarda savaşıyor.

Ayrıca kadınlar meslektaşları tarafından ayrımcılığa ve tacize maruz kalmalarına ve nadiren ön saflarda bulunmalarına rağmen, son yirmi yıldır Afganistan güvenlik güçlerine katılmaya devam ediyor.

Taliban: “Erkekler, kadınların savaşmasına izin vermez!”

Taliban ise gösterilerin propaganda amaçlı olduğunu ve erkeklerin kadın akrabalarının savaşmasına izin vermeyeceğini iddia etti. Fakat Afganistan’ın tarihinde kadınların savaştığı birçok olay var.

Taliban Sözcüsü Zabihullah Mujahid, “Kadınlar bize karşı asla silahlanmayacaklar. Onlar çaresizler ve mağlup eden düşman tarafından buna zorlanıyorlar. Onlar savaşamazlar” dedi.

Birçok kadın Taliban’ın şiddetine maruz kaldı

Ghor Valisi Abdulzahir Faizzada bir telefon görüşmesinde, eyalet başkenti Firozkoh’da sokaklara çıkan bazı kadınların Taliban’a karşı çoktan savaştığını ve çoğunun şiddete maruz kaldığını söyledi.

Faizzada, “Bu kadınların çoğu yakın zamanda Taliban bölgelerinden kaçan kadınlardı. Köylerinde zaten savaştılar, oğullarını ve kardeşlerini kaybettiler, kızgınlar” derken sözlerine Kabil’deki hükümetin onaylaması halinde silah tecrübesi olmayan kadınları eğiteceğini de ekledi.

Taliban, kadınların tek başına sokağa çıkmasını yasakladı

Ghor Kadın Müdürlüğü Başkanı Halima Parastiş ise Taliban’ın muhafazakâr kurallarının, kadınların geleneksel olarak burka ile tamamen örtünmek yerine başörtüsü taktığı ve erkeklerin yanında tarlalarda ve köylerde çalıştığı Ghor’da özellikle hoş karşılanmadığını söyledi.

Taliban, kontrol ettiği bölgelerde kadınların hayvanlara bakmasını veya arazide çalışmasını bile yasakladı. Kızların gittiği okulları kapatan Taliban, kadınların erkek vasileri olmadan evden çıkmamalarını ve hatta sadece erkeklerin katılması gerektiğini söyleyerek düğünlere katılmamalarını emretti.  

Kadınlar özgürlükleri ve toprakları için silah istiyor

Halima Parastiş kadınların özgürlükleri ve toprakları için savaştıklarını, harekete birçok bölgeden kadının destek verdiğini söyledi. Parastiş, “Geçen hafta Şahrak ilçesinde Allahyar’dan kaçan bir düzineden fazla kadın bize geldi ve gidip toprakları ve özgürlükleri için savaşmak için silah istedi. Aynı durum Çarseda bölgesinde de var” dedi.

Parastiş, kadınların silahlanma gerekçelerini ise “Kadınlar, ‘Kendimizi savunmadan öldürülüyoruz, yaralanıyoruz, neden savaşmayalım?’ dediler. Bölgelerinde en az iki kadının doğum yaptığını, hiçbir tıbbi malzeme olmadığını ve yanlarında gelemeyeceklerini söylüyorlardı” diyerek açıkladı. Kadınları geride tutan şeyin iktidardaki erkekler olduğunu dile getiren Parastiş, “Vali bize artık ihtiyaç olmadığını ve ihtiyaç olduğunda bize haber vereceklerini söyledi” diye konuştu.

Taliban, Afganistan’da ilerlemeye devam ediyor 

ABD’nin neredeyse tamamen çekildiği Afganistan’da, ülkenin büyük bir bölümünü Taliban ele geçirdi. ABD geçen hafta Bagram Hava Üssü’nü Afgan güçlerine teslim etmişti. ABD ordusu, Afganistan’dan hâlâ tam olarak ayrılmasa da Bagram olmadan ülkede faaliyet gösterme kabiliyeti sınırlı.

Taliban geçen çarşamba (7 Temmuz) Afganistan’ın batısındaki Kale-i Nev şehrinin merkezine girdi ve polis karargâhını ele geçirdi. Bir eyalet meclisi üyesi, Taliban hakkında yaptığı açıklamada, “Şu anda Kale-i Nev’ın içinde özgürce yürüyorlar. Şu anda sadece ordu üssü hükümet kontrolünde ve yerel yetkililer orada mahsur kaldı. Taliban şu anda şehrin çoğunluğunu kontrol ediyor” dedi.

İlerleyen saatlerde Taliban geri püskürtülse de şehir sınırlarının ötesindeki alanların kazanılması zor olabilir. Badgis Valisi Hessamuddin Semş, sabah saatlerinde gazetecilere verdiği bir demeçte “bütün ilçelerin düştüğünü” söyledi.

Rusya, Taliban’a karşı Tacik sınırındaki eski üssü yeniden harekete geçirmeye hazır

Üst düzey bir diplomatın açıklamasında, ABD birliklerinin komşu Afganistan’dan çekilmelerini tamamlamasıyla Rusya’nın güney sınırında ilerleyen Taliban kuvvetlerine karşı Tacikistan’da bir askeri üssü harekete geçirmeye hazır olduğu belirtildi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise “Müttefiklerimize karşı herhangi bir saldırıyı önlemek için Tacikistan-Afganistan sınırındaki Rus askeri üssünün imkanlarını kullanmak da dahil olmak üzere her şeyi yapacağız” dedi.

Tacikistan, Rusya’nın yabancı topraklardaki birkaç askeri bölgesinden biri olan Rus Kara Kuvvetleri’nin 201. askeri üssüne konuşlandırılmış altı binden fazla Rus askerine ev sahipliği yapıyor. Taliban’ın son iki ay içinde düzinelerce bölgeyi ele geçirmesiyle bu hafta binden fazla Afgan hükümet askerinin de Tacikistan’a sığındığı bildirildi.

Tacikistan binden fazla sivil mülteciyi kabul etti

Tacikistan’ın Dağlık Bedahşan eyaleti hükümeti çarşamba günü yaptığı açıklamada, Tacikistan’ın sınırın ötesindeki Afganistan’ın Bedahşan eyaletindeki Taliban’ın şiddetinden kaçan binden fazla sivil mülteciyi kabul ettiğini söyledi.

Tacikistan’dan yapılan duyuru, Kuzey Afganistan’da hükümet güçleri ile Taliban militanları arasındaki çatışmanın bölgeden yeni bir sivil göç dalgasını kışkırttığını doğrulayan ilk resmî açıklama oldu.

İran, Afganistan-Taliban müzakerelerinde aktif rol oynamaya çalışıyor

İran, Taliban ve Afgan hükümet temsilcilerine Afganistan’daki krizin sona ermesine yardım etmeye hazır olduğunu söyleyerek, ülke halkını ve politikacıları geleceği hakkında “zor kararlar” almaya çağırdı.

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Afgan hükümeti temsilcileri ve üst düzey bir Taliban siyasi komitesinin toplantısına ev sahipliği yaparak, “Siyasi çözümlere bağlı kalmak en iyi seçimdir” dedi.

Zarif, “ABD, Afganistan’da başarısız oldu ve ülkedeki varlığı yirmi yıldan fazla bir süredir Afganistan’da büyük hasara neden oldu” diye konuştu. Ayrıca Afganistan’daki durumun zorluğuna dikkat çeken Zarif, “Bugün, Afganistan halkı ve siyasi liderleri ülkelerinin geleceği için zor kararlar almak zorundadır” dedi.

Hulusi Akar ve Lloyd Austin’in Afganistan görüşmesi devam ediyor

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD’li mevkidaşı Lloyd Austin ile çarşamba günü (7 Temmuz) Türkiye’nin NATO’nun Afganistan’dan çekilmesinin ardından Uluslararası Kabil Havaalanı’nı işletmesi ve korumasına yönelik “yapıcı ve olumlu bir toplantı” yaptıklarını söyledi.

Ankara, NATO’nun çekilmesinden sonra havaalanını işletmeyi ve korumayı teklif etmiş ve müttefikleri olan ABD ile mali, siyasi ve lojistik destek konusunda görüşmelerde bulunmuştu. Havaalanının güvenliği, ABD’nin çekilmesinin ardından Afganistan dışındaki diplomatik misyonların operasyonları için hayati önem taşıyor.

ABD Savunma Bakanlığı’ndan (Pentagon) yapılan açıklamada, Austin ve Akar’ın ABD güçlerinin Afganistan’dan çekilmesi konusunu görüştükleri ve her ikisinin de havaalanında “yeterli güvenliğin önemini yeniden dile getirdikleri” belirtildi. Türkiye’den yapılan açıklamada, görüşmelerin bugün devam edeceği  bildirildi.

Boris Johnson, İngiltere’nin Afganistan’daki askeri misyonunun sona erdiğini duyurdu

İngiltere Başbakanı Boris Johnson, İngiltere’nin Afganistan’daki askeri misyonunun Taliban’ın kırsal alanlarda hızla toprak kazanmasına rağmen sona erdiğini duyurdu. NATO misyonunun bir parçası olan İngiltere’nin kalan 750 kişilik birliği, ABD Başkanı Joe Biden’ın kalan iki bin 500 ABD askerinin çoğunu çekmek istediğini söylemesinin ardından geçen birkaç hafta içinde ülkeyi sessizce terk etti.

Genelkurmay Başkanı Nick Carter, Afganistan’da “hiçbir eyalet başkentinin düşmediğini” ve “Afgan hükümetinin Taliban’ı yeterince uzun süre bastırmasının tamamen mümkün olduğunu” söyledi.

İngiltere Afganistan’da, Kabil’deki diplomatlarını ve ABD liderliğindeki bir koruma gücünü desteklemek için az sayıda asker bırakmayı planlıyor fakat bakanlık henüz resmi sayıyı açıklamadı. Ayrıca Londra hükümeti, Afgan savunma kuvvetlerine toplamda 158 milyon sterlin yardım sağlayacak.

Derleyen: Emine Bıçakcı

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.