Avusturyalı sanatçı LIA’nın ilk kişisel sergisi “LIA: Hayatı Kodlamak”, İstanbul’daki Taş Konak’ta bulunan Kalyon Kültür’de sanatseverlerle buluştu. Küratörlüğünü Ceren Arkman ve Irmak Arkman’ın üstlendiği sergide LIA, kodları temel materyal olarak kullandı. Kalyon Kültür’ün sanat ve etkinlik direktörlüğünü de yeni üstlenen küratör Ceren ve Irmak Arkman ile 27 Kasım’a kadar açık kalacak sergiyi ve yeni medyada sanat üretimini konuştuk.
Avusturyalı sanatçı LIA’nın ilk kişisel sergisi “Hayatı kodlamak”, İstanbul-Nişantaşı’ndaki tarihi Taş Konak’ta yer alan Kalyon Kültür’de sanatseverlerle buluştu. Sergide LIA’nın kodlarla yaptığı “Akış Alanı 1–Vincent Van Gogh’un Yıldızlı Gecesini Yeniden Yorumlamak”, “Akış Alanı 2–Vincent Van Gogh’un Ayçiçeklerini Yeniden Yorumlamak”, “Akış Alanı 3–Vincent Van Gogh’un Badem Çiçeklerini Yeniden Yorumlamak”, “Dalga”, “Dalgalar”, “Ufuk”, “Dokuma”, “Bridget Riley’e Saygı”, “siyah ya da beyaz ya da aşağı yukarı”, “Direnç”, “Daha Uzak” “Gümüş Oran”, “Bizi Aya Uçur” ve “Dokuz Güneş” adlı eserleri sergileniyor. Eserlerden üçü kodlarla üretildikten sonra LIA’nın müzisyen Damian Stewart ile işbirliği yaptığı video eserler. Sergi mekanında künyeler olabildiğince eserlerden uzak bir şekilde konumlandırılmış. Serginin küratörlüğünü üstlenen Ceren ve Irmak Arkman, bunu künyenin eserle ziyaretçi arasına girmesini istemedikleri için tercih etmiş.
“Net Art akımının öncülerinden”
1995 yılından beri video, performans, yazılım, yerleştirme, heykel, projeksiyon ve diğer aplikasyonları kapsayan bir çeşitlilikte eserler üreten LIA, erken dönem yazılım ve internet sanatının öncülerinden biri olarak kabul ediliyor. LIA’nın yaklaşık 25 yıldır yeni medya sanatı ile uğraştığını söyleyen küratör Irmak Arkman, “Net Art akımının öncülerinden olan LIA, bu akımla beraber günümüzde yeni medya alanında çalışan önemli kadın sanatçılarından biri” dedi. Ceren Arkman ile birlikte uzun süredir bu sergiyi yapmayı düşündüklerini anlatan Irmak Arkman, “Kalyon Kültür’de LIA’nın ilk kişisel sergisini yapıyoruz. LIA her zaman kod kullanarak çalışıyor, tüm işlerini kod base olarak yapıyor. Hem LIA’nın öncü olmasından hem de kendi görsellerini ve tekniğini yapan alandaki ender sanatçılardan biri olmasından dolayı önem verdiğimiz bir sergi” diye konuştu.
“Yaşayan bir sanat”
Serginin kod tabanlı sanat konusunda izleyicilere yeni kapılar açmayı hedeflediğini söyleyen küratör Ceren Arkman da “Kod tabanlı işler her an kendini değiştiren ve bir yazılımdan yola çıkarak, sürekli değişen işler oluyor ve her anının özgünlüğüyle ilgi çekiyor. Bu anlamda bir nevi yaşayan bir sanat olarak düşünülebilir. LIA, bu alanda çok eski zamandan beri üretim yapan kadın sanatçılardan biri” dedi.
Sergide iki tip eser olduğunu belirten Ceren Arkman, bunları şöyle açıkladı:
“Bunların ilki tamamen kod tabanlı işler. Bunlar sürekli bir kodun içerisinde kendini yeniden üreten işler. İkincisi de müzikle beraber yapılan işler. Bu işlerin de tabanında yine kod var. Bu kod müzikle birlikte beş dakikalık video haline getirildi”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
