Haber: Senem Büyüktanır – Sema Kızılaslan
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) üniversiteye girişte baraj puanını kaldırdı. Uygulamaya yönelik “İki soru yapan üniversiteye girecek” tepkileri artınca YÖK Başkanı Erol Özvar uygulamanın “daha çok öğrencinin tercih yapması” için başlatıldığını açıkladı. Konuyu Medyascope’a değerlendiren uzmanlar ise özel üniversitelerin finansal krizine işaret ederek, uygulamanın öğrenci bulamayan vakıf üniversitelerinin müşteri açığını kapatmaya yönelik olduğuna dikkat çekti. Uzmanlara göre sınava giren herkes tercih yapabileceği için “sıfır çeken binlerce öğrenci” gerçeğinin üstü de örtülecek. Baraj puanlarının kaldırılmasıyla ortaokul mezunu bir kişi, mesleki eğitim programından geçip bir netle üniversiteye girip dört yıl okuyup dört yıl çalışınca mesleki alanda öğretim görevlisi olabilecek.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin verilerine göre 2020’de 550 bin öğrenci barajın altında kalırken yaklaşık 50 bin öğrenci sıfır çekmişti. Geçen yıl ise bir milyona yakın aday baraj altında kalırken 23 binin üzerinde öğrenci sıfır çekti. İlk yerleştirmede boş kalan kontenjanlar sebebiyle baraj düşürüldü ancak üniversiteler buna rağmen dolmadı. Eğitim Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu, baraj puanlarının kaldırılmasının, her yıl sınav sonuçları üzerinden belgelenen, “eğitimde yaşanan çöküş, sıfır çeken binlerce öğrenci” gerçeğini örtme çabası olduğunu söyledi.
Uygulamanın “müşteri öğrenci” bulamayan vakıf üniversitelerinin, müşteri açığını kapatmaya yönelik olduğuna dikkat çeken Muşlu “Yeterince birikime ve eğitim alt yapısına sahip olamamış gençlere parayla üniversiteli olma ve diplomaya ulaşma kapısı açılıyor. Böylelikle ailelerin ve gençlerin üniversite hayalleri, ticarileşmiş üniversite pazarına sunulmaktadır. Sonuç tamamen çökmüş akademi dünyası ve milyonlarca yeni diplomalı işsiz olacaktır” dedi.
Seçim çalışması
Kararın vakıf üniversitelerindeki popüler olmayan bölümlerin dolmasını sağlayacağına dikkat çeken MEF Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Erkut ise niteliksiz ve vasıfsız öğrenciler yetişeceğine işaret ederek şöyle konuştu:
“Tamamen popülist bir karar. Seçime gittiğimiz çok açık. İki yüz bin aileyi mutlu edeceksiniz. Ayrıca işsizlik oranını düşük gösterecekler. Üniversiteli öğrenci sayısını yükseltecekler. Sarsılmış olan Anadolu esnafını sevindirecekler. İnsanlara hayal satıyorlar. Geleceğe umudunu bağlamış ailelerden, esnafa kaynak transferi yapıyorsun. Nereden tutsanız elinizde kalacak bir karar. Baraj altında kalan insanlar öğretmen olacak. Sıfır matematik yapan çocuklar, matematik bölümüne girecek. Atanamayan öğretmen sayısında bir patlama olacak. Sosyal medyada kampanyalar büyüyecek.”
İşçi öğrenciler ordusu
Tercih barajının kaldırılması sebebiyle istihdam açığı olmayan alanlardan mezun olanlar, iş gücü piyasasında “işveren üzerindeki maddi yükü kaldıracak”. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, geçtiğimiz günlerde AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “2022 yılında 1 milyon vatandaşı mesleki eğitim merkezleri ile tanıştırma hedefi” koyduğunu hatırlatarak, mesleki eğitim programı başlattıklarını açıklamıştı.
Programa göre Şubat ayı itibariyle lise ve üniversite mezunları mesleki eğitim merkezi programını 6-8 ay gibi kısa sürede tamamlayacak. Programla birlikte “işçi öğrenciler” ordusu yaratılacağına dikkat çeken Sinan Muşlu, “Müfredat işverenlerle oluşturulacak. Böylelikle hem ucuz iş gücü pazarına sürülmüş binlerce genç işçi diploma umuduyla ucuz işçi olarak çalışacak hem de işverenin hiç bir yükü olmayacak ve tüm yükü bizim vergilerimizden oluşan devlet bütçesi karşılayacaktır” dedi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Bir netle öğretim görevlisi olunabilecek”
YÖK Başkanı Özvar, Ocak ayında yapılan YÖK Genel Kurulu’nda Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’te değişiklik yapılacağını açıklamıştı. Değişiklikle birlikte, lisans mezunu olup en az dört yıl mesleki tecrübeye sahip olanlar öğretim görevlisi olabilecek. Merkezi sınav muafiyeti tanınacak bu kişiler, meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulunca belirlenen uzmanlık alanlarında uygulamalı dersleri verecek. Atılan adımların birbirini tamamladığına dikkat çeken Sinan Muşlu “Baraj puanlarının kaldırılmasıyla ortaokul mezunu bir kişi mesleki eğitim programından geçip, bir netle üniversiteye girip, dört yıl okuyup dört yıl çalışınca mesleki alanda öğretim görevlisi olabilir. İşte Türkiye’de MEB ve YÖK eliyle eğitimin ve yükseköğretimin getirildiği içler acısı durum” diye konuştu.
YÖK Başkanı: “Start vermeden kural koyduk”
YÖK’ün uygulaması “Liyakati ortadan kaldırıyor” eleştirisinin odağı olunca YÖK Başkanı Özvar konuya ilişkin açıklama yaptı. Üniversite sınavını oyun olarak nitelendiren Özvar “Start vermeden önce kuralları ortaya koymuş olduk” dedi. Barajın kaldırılmasının sınavsız üniversite anlamına gelmediğini söyleyen Özvar, yapmaya çalıştıkları şeyin daha çok öğrencinin tercih yapmasını sağlamak olduğuna dikkat çekti. Uygulama ile birlikte eleme sisteminin kaldırıldığını söyleyen Özvar, yeni sistemin tercih yapabilen öğrenciler arasında rekabeti artıracağını ve bunun çok kıymetli bir şey olduğunu vurguladı. Puanı tutmayan öğrencinin tercih yapmış olsa bile kayıt yaptıramayacağını hatırlatan Özvar, “En önemli şey öğrencilerimizin başarı sıralaması ile bu kontenjanlara girmeye çalışmasıdır” dedi.
