Yükseköğretim Kurulu (YÖK), görevini yaparken şiddete maruz bırakılan sağlık çalışanlarına sağlanacak hukuki yardımların esaslarını belirleyen yönetmelik hazırladı. Yönetmeliğin eksik olduğuna dikkat çeken TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Alican Bahadır “Kapsam olarak bütünlüklü olmayan bir yönetmelik çünkü şiddet sonrası prosedürü işliyor, sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik herhangi bir şey yok” dedi.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), görevleri sırasında şiddete maruz bırakılan sağlık çalışanlarına hukuki yardım sağlanmasını düzenleyen yönetmelik yayınladı. Yönetmeliğe göre, YÖK’e bağlı devlet ve vakıf üniversitelerine ait sağlık kurumlarında şiddete maruz bırakılan sağlık çalışanlarına ve yakınlarına, üniversite kadrosunda bulunan avukatlar tarafından hukuki destek sağlanacak.
Yönetmelik Resmi Gazete’de bugün (31 Ağustos) yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmeliğe göre, sağlık çalışanına karşı işlendiği iddia edilen suçlara ilişkin soruşturma ve kovuşturmalarda, ilgili üniversitenin kadrosunda bulunan avukatlar, “vekaletname ibrazı gerekmeksizin” mağdurun veya kanuni mirasçılarının vekili sıfatıyla dava sürecine katılacak. Hukuki desteğin sağlanabilmesi için, bir suç işlendiğinde ve sağlık çalışanları şiddete maruz bırakıldığında, sağlık birimi yöneticisi durumu hemen üniversite hukuk birimine bildirilecek. Sağlık birimi yöneticisi, adli mercilere ve Sağlık Bakanlığı tarafından kurulan sisteme de bildirimde bulunacak. Ayrıca mağdur da bu bildirimi yapabilecek.
“Sağlık çalışanı olmayan personelin maruz bırakıldığı şiddeti yok sayıyor“
Yönetmeliği Medyascope’a değerlendiren Dr. Alican Bahadır şöyle konuştu:
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
“Kapsam olarak çok bütünlüklü olmayan bir yönetmelik çünkü şiddet sonrası prosedürü işliyor. Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik herhangi bir şey yok. Sadece ‘sağlık çalışanları’ ibaresi var. Özel güvenlik görevlileri sağlıkta şiddetle iç içe çalışıyor fakat onlara hukuki destek verilmeyecek ve bu durum onların üzerinde bir yük oluşmasıyla sonuçlanacak. Bilgi işlem personeli, muhasebe işlerinde çalışan bir personel saldırıya uğrarsa yok mu sayacağız?”
- Hekime saldıran fail serbest bırakıldı, dekanlık şiddete karşı çıkan hekim hakkında “kaos ve infial” soruşturması açtı
- Sağlık Bakanlığı sağlıkta şiddeti X-Ray cihazı ile çözmeye çalışıyor
- Sağlık Bakanlığı hastanelerdeki şiddetin nedenini araştırıyor – TTB Merkez Konseyi Üyesi Kazım Doğan Eroğulları: “Şiddetin kaynağı kışkırtılmış sağlık talebi”
