Hemşireler bugün (5 Kasım) Ankara’da miting yaptı. Anıtpark’ta bir araya gelen hemşireler “Emek burada maaşımız nerede?” diye sordu. Sağlık Bakanlığı’nın “Beyaz Reform” olarak duyurduğu “Sağlıkta Dönüşüm Programı”nın sağlık sisteminde yıkım yarattığını vurgulayan Türk Hemşireler Derneği (THD) Başkanı Azize Atlı Özbaş, “Masalarda hastanın tedavisi değil puanın nasıl dağıtılacağı konuşuluyor. Taraflı bakan istemiyoruz” diye konuştu.
THD Başkanı Azize Atlı Özbaş, klinik yöneticilerinin öğrenci kabul etmediğini, 200-300 kişilik sınıflarda “öğrencinin kafası sığsın” yeter mantığı ile eğitim aldıklarını ve bu şekilde nitelikli eğitim alınamayacağını dile getirdi.
Hemşirelik öğrencilerine, eğitim almak için gittikleri kliniklerde yemek bile verilmediğini söyleyen Atlı Özbaş, karar mekanizmalarında hemşirelerin söz hakkının gasp edildiğini ve ayrımcı şiddete maruz bırakıldıklarını vurguladı.
Tehdit, baskı, yok sayma
Hemşirelerin görev dışı çalıştırılma baskısına maruz bırakıldığını söyleyen THD Başkanı Azize Atlı Özbaş, maruz bırakıldıkları sorunları şöyle anlattı:
“Emekliliğe yansımayan dört parçalı maaşla, süresiz sözleşmeli kadrolarla, görev tanımımız dışında çalıştırılma baskısıyla, geçici görevlendirmelerle, her gün başka kliniğe yapılan sözlü görevlendirmelerle, tehditlerle, verilmeyen idari izinlerle, ödenmeyen icap nöbetleriyle, meslek unvanımız, çalışma alanlarımız diğer çalışanlara dağıtılarak, ayrıştırılarak, yok sayılarak, görmezden gelinerek şiddete maruz kalıyoruz, insanca yaşayamıyoruz.”
“İnsanca yaşamak ve insanca yaşatmak için taleplerimiz var” diyen Atlı Özbaş, hemşirelerin taleplerini ise şöyle sıraladı:
- “Halkın sağlığını riske atan, iş barışını bozan, hemşirenin emeğini yok sayan, teşvik ve buna benzer tüm uygulamalardan vazgeçilmesini, hemşire maaşlarının tek kalemde emekliliğe yansıyacak ve yoksulluk sınırının üstünde olacak şekilde düzenlenmesini,
- Hemşirelik mesleğinin, hemşirelik eğitimi almayan çalışanlara yaptırılmasının önüne geçilmesini,
- Hemşirelerin aşırı iş yükü, uzun çalışma saatleri, görev tanımı dışında işlerin yaptırılması, hemşirelik mevzuatının yok sayılması gibi sahada yaşanan sorunlara yönelik düzenleme ve denetim yapılmasını,
- Yöneticilerin keyfi kararlarından, baskı ve mobbingden, çalışma ortamlarımızın arındırılmasını, çalışanın korunmasına yönelik düzenleme ve denetim yapılmasını,
- Sözleşmeli yönetici uygulamasından vazgeçilmesini, hemşirelik hizmetlerinin hemşire yöneticiler tarafından yönetilmesine yönelik düzenlemeler yapılmasını,
- Atama bekleyen hemşirelerin bir an önce atanıp, hemşire açığının kapatılmaya çalışılmasını,
- Emeklilerimize insanca yaşayabilecekleri ücretlerin ödenmesine yönelik düzenleme yapılmasını,
- Sağlık Bakanlığı’nda Hemşirelik Daire Başkanlığı’nın tekrar oluşturulmasını, Türk Hemşireler Birliği’nin kurulmasını,
- Hemşirelik Bölüm/Fakülte/Yüksekokullarının açılması için gerekli asgari öğretim üyesi niteliğinin sadece hemşirelik alanında uzman öğretim üyesi olacak şekilde yeniden düzenlenmesini,
- Uzman hemşirelik uygulamasına yönelik çalışmaların bir an önce başlatılmasını,
- Toplumun sağlığını ve hemşirelik mesleğini ilgilendiren her türlü karar verici ve politika yapıcı mekanizmada hemşirelerin de yer almasını talep ediyoruz.”
Atlı Özbaş sözlerini şöyle tamamladı:
“Biz hemşireler her gün yaşamı, yaşamları duyuyoruz. Toplum sağlığının garantisi, hastalarımızın savunucusu, sesiyiz. İnsanca yaşamak ve yaşatmak için yürüttüğümüz bu mücadele, başta halkımız olmak üzere, tüm sağlık çalışanlarını, siyasileri ve karar vericileri bize destek olmaya davet ediyoruz.”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
