Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Bloomberg yazdı: 2023’te dünyanın en önemli seçimi Türkiye’de olacak

2023 yılında dünyanın birçok yerinde halklar sandık başına gidecek. Ancak dünyanın gözü kulağı Türkiye’de olacak. Bu yüzden Financial Times’tan Economist’e, birçok uluslararası gazete ve dergide Haziran 2023’te yapılması planlanan seçimler ile ilgili analizler kaleme alınıyor. Onlardan biri de bugün Bloomberg’de yayımlanan Bobby Gosh imzalı analiz. Başlığı da şöyle: “2023’te dünyanın en önemli seçimi Türkiye’de olacak.”

Analizde, Türkiye’deki seçimlerin dünyanın dört bir yanında jeopolitik ve ekonomik durumu da şekillendireceğine dikkat çekildi. Ankara’nın dünya meselelerindeki etkisinin AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidarda kaldığı süre boyunca elde ettiği başarıları kanıtladığını yazan Gosh, seçimlerin önemini şöyle değerlendirdi:

“Buna rağmen, yurtiçinde ve yurtdışında, seçim beklentileri karışık duygular uyandırıyor. Ve 19 Haziran’da gitmesini dileyenler, bundan sonra kimin veya neyin geleceği konusunda iyimser olamazlar.”

Analizde Avrupa Birliği (AB) ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Türkiye ile ilişkilerinde Rusya’dan satın alınan S-400’ler, mülteci sorunu, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği, Yunanistan ile yaşanan gerilim, Erdoğan’ın ABD’yi sürekli YPG ile suç ortaklığı yapmakla suçlaması gibi konularda gerilim yaşandığı hatırlatıldı ve “Batılı liderler Erdoğan’ın gidişinden memnun olur” yorumu yapıldı:

“ABD ve Avrupa, özellikle de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile karşı karşıya gelmeleri yoğunlaşırken, Erdoğan’ın dünya meselelerindeki yıkıcı etkisi olmadan daha iyi durumda olacaktır. Muhatap olarak faydası sınırlı: Geçen yaz Ukrayna’dan tahıl ve bitkisel yağ akışının devam etmesini sağlayacak bir anlaşmaya arabuluculuk yapmasına rağmen, Erdoğan, ‘sevgili dostu’ Vladimir üzerinde herhangi bir kısıtlayıcı etkiye sahip olmadı.”

“Kimse dış politikada 180 derece bir dönüş beklememeli”

Analiz için Gosh’a konuşan Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) Direktörü Sinan Ülgen, Erdoğan’ın seçimi kaybetmesi halinde yerine gelecek kişinin Türkiye’yi dış politikada daha farklı bir aktör haline getireceğini söyledi. Fakat Gosh, bu konuda temkinli. Erdoğan’ın seçimleri kaybetmesi halinde “kimsenin 180 derecelik bir dönüş beklememesi gerektiğini” söyleyen Gosh, şu ifadeleri kullanıyor:

“Erdoğan, radikal dünya görüşünü 20 yıldır Türkiye’nin kurumlarına ekti. Eğer 19 Haziran’da yeni bir cumhurbaşkanı olacaksa, Erdoğan’ın inşa ettiği yapıyı yıkması gerekecek. Görev daha da zor olacak çünkü partisi AKP, değişime şiddetle direnecek bir parti olarak parlamentoda önemli bir güç olarak mevcudiyetini sürdürecek.”

İki aday: İmamoğlu ve Kılıçdaroğlu

Gosh, kaleme aldığı analizde, Altılı Masa’ya da değindi. Altılı Masa’nın henüz cumhurbaşkanı adayını belirlemediği hatırlatılan analizde, öne çıkan iki isim gösterildi: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu.

Analizde Altılı Masa’nın Türkiye’deki ekonominin gidişatına dair açık bir strateji sunmadığı, CHP’nin geçen ay açıklanan Vizyon Belgesi’nin eksik kaldığına vurgu yapıldı.

“Erdoğan’ın tercihi Kılıçdaroğlu”

“Erdoğan’ın tercih ettiği isim, CHP’yi 12 yıldır yöneten Kılıçdaroğlu olacak” denilen analizde şu ifadeler kullanıldı:

“Erdoğan’ın tercih ettiği rakip, CHP’yi 12 yıldır yöneten biraz renksiz bir isim olan Kılıçdaroğlu olacaktır. Birçok Türk siyasi analist, daha genç ve daha karizmatik İmamoğlu’nun daha güçlü bir rakip olacağını söylüyor. 2019’da İstanbul Belediye Başkanlığını, Erdoğan’ın ilk oylamanın sonuçlarını kabul etmeyi reddetmesinin ardından bile kapsayıcı, iyimser bir kampanya yürüterek kazandı.”

Anketlerdeki düşüş eğilimine rağmen Erdoğan’ın Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan ve Rusya lideri Putin’e güvendiği kaydedilen analize şöyle son verildi:

“Batılı liderler, Türkler oylarını kullanana kadar diken üstünde oturmaya devam edecek.”

Analizin tamamını buradan okuyabilirsiniz.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.