Bluebay Asset Management kıdemli analisti ve ünlü ekonomist Timothy Ash, kendi blogunda yayımladığı yazısında, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Körfez turunu değerlendirdi. Ash, “Körfez turu, Şimşek ve ekibine ekonomik krizden çıkış için bir yol gösterebilir” ifadelerini kullandı.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Körfez turunun son ayağında Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) 50,7 milyar dolarlık anlaşma imzalanmasına dikkat çeken Ash, “Bu, Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın hedeflediği 30 milyar doların üzerinde, yani beklentileri aşıyor” yorumunu yaptı.
Açıklanan miktarın çoğunun gelmeyeceğine dair şüpheler olabileceğini belirten Ash, “Deprem tahvilleri için 8,5 milyar dolar ve ihracat kredileri için açıklanan 3 milyar dolar hemen kullanılabilir hale getirilmelidir” diye yazdı.
Suudi Arabistan ile yapılan anlaşmaların Erdoğan ve ekibi için “gerçek bir zafer” olduğunu belirten Ash, diğer Körfez ülkelerinde yapılan anlaşmaları da hatırlattı ve şöyle yazdı: “Bu anlaşma, Şimşek ekibinin para politikasını düzenlemedeki etkisini hafifletebilir ve onlara biraz zaman kazandırabilir.”
Ash’a göre bu ülkelerle yapılan anlaşmalar, Türkiye ile Körfez ülkeleri arasındaki yeni bir stratejik ilişkiyi yansıtıyor. Ash, bu faktörleri şöyle sıralıyor:
Birincisi, Erdoğan’ın bölgede siyasal İslam’ın liderliğine verdiği desteği azaltma konusunda verdiği taviz. Bu da Müslüman Kardeşler ve benzerlerinin bölgedeki faaliyetlerine karşı çıkan Suudi Arabistan ve BAE’nin ajandasıyla daha az çatışma anlamına geliyor.
İkinci olarak bence Erdoğan’ın seçimlerdeki başarısı kabul görüyor. Erdoğan, Türkiye’de ve bölgesinde başarılı bir marka olarak nitelendiriliyor. Bu yüzden Erdoğan işbirliği yapılabilecek biri olarak görülüyor.
Üçüncüsü, son yıllarda Körfez ülkelerinde dış politika maceraları yerine ekonomide ilerleme ve reformlar görmekteyiz. Körfez ülkeleri büyük miktarda nakit rezervlere sahip ve bu rezervi bölgede iyi getiriler elde etmek için kullanıyorlar. Türkiye, teknoloji, savunma ve imalat alanlarında fırsatlar sunan bir ülke. Türk ekonomisi şu anda makro-politikalar nedeniyle durgunluk yaşıyor fakat Körfez ülkelerinden gelen parayla bu durum düzelebilir. Fakat bu para, bazı şartlar ve koşullarla gelecektir. Örneğin Körfez ülkeleri, rekabetçi bir döviz kuru ve kesin politika faiz oranları talep edeceklerdir.
Dördüncü olarak yapılan anlaşmalarla Körfez ülkeleri, Türkiye’nin askeri alandaki gücüne ulaşmak istiyor. Burada da Bayraktar SİHA’ları önemli rol oynuyor. Körfez ülkeleri Türkiye’yi, ABD’den uzakta, savunma sanayilerini çeşitlendirecek bir ülke olarak görüyor.
Beşincisi, MBZ’nin Şampiyonlar Ligi finali için İstanbul’a yaptığı ziyaretler, ardından Erdoğan ve ekibinin Körfez’e gitmesiyle teyit edildiği üzere, söz konusu aileler ve ekipler arasında gerçek bir sıcaklık olduğunu düşünüyorum.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Bakalım: BAE’den gelen 50 milyar dolarlık destek Suudi Arabistan’dan gelen destek ile farklı amaçlar taşıyorsa ve Körfez’den gelen toplam destek 100 milyar dolardan fazlaysa, bu durum oyunun kurallarını değiştirebilir, Şimşek ve ekibine ekonomik krizden çıkış için bir yol gösterebilir.
