Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından açıklanan “Türkiye Yüzyıl Maarif Modeli” müfredatına eğitimciler sert tepki gösterdi. İktidarın kendi ideolojilerine uygun bir nesil yetiştirmeyi hedefledikleri vurgulayan eğitimciler, siyasal İslam’ın kavramları ve yaklaşımlarıyla eğitimin şekillendirmeye çalışıldığını anlattı. Medyascope’a konuşan eğitimciler “Neredeyse hacca gidebilecek düzeyde din eğitimi veriliyor. Maarif modeli değil, mürit yetiştirme modeli. Bu milli eğitim programı değil, AKP’nin parti programı” yorumunda bulundular.
MEB’in tüm öğretim kademelerindeki derslere ait “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adıyla sunduğu yeni müfredat taslağı belli oldu. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni programda sadeleşmeye gidildiğini vurgulayarak söz konusu taslağın görüş ve önerilere açık olduğunu belirtti.
Tekin, müfredatı ”Tecrübe, öneri ve desteğiniz bizler için önemli. Sadece son bir yılın değil, on yıllık uzun soluklu bir çalışma ile meydana getirdiğimiz; akademisyen, öğretmen ve paydaşlarımızın yoğun çalışma ve katkılarıyla ortaya çıkan ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ adını taşıyan yeni müfredat çalışmamızı kamuoyunun ve eğitime gönül veren herkesin görüşlerine sunduk” sözleriyle duyurdu.
Yeni müfredatın yayınlanmasıyla birlikte eğitimciler öğretim programlarına yönelik sert tepki gösterdi.
Medyascope’a konuşan Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Genel Başkanı Kadem Özbay, öğretim programlarında kullanılan dil ile siyasi iktidarın amacını, nasıl bir nesil yetiştirmek istediğini ortaya koyduğunu söyledi. Bilimsel eğitim ve akademik başarının önemsizleştirildiğini, her satırda ahlaklı, erdemli, inançlı birey yetiştirmenin önemine vurgu yapıldığını dile getiren Özbay, sabır telkininde bulunulduğunu savunarak şöyle konuştu:
“Metinde, ‘bilim‘ sadece 43 kez, ‘ahlak‘ 61 kez, ‘erdem‘ 46 kez, ‘değer’ ise hepsinden fazla yüzlerce kez kullanılırken, Atatürk ve Cumhuriyet hiç kullanılmamış. İlahiyat terimleri sözlüğünden alınmış gibi, gelişim ve evrim demekten kaçınmak için ‘tekamül’, bilim yerine ‘ilim’ kelimelerinin tercih edilmesi, ‘belagat’, ‘kamil insan’ vurguları, kendi ideolojilerine uygun bir nesil yetiştirme hedefledikleri anlamına geliyor. Sanki bir tekkede mürit yetiştiriyorlar! Maarif Modeli değil, mürit yetiştirme modeli! Bu bir milli eğitim programı değil, AKP’nin parti programıdır.”
Eğitim- İş’ten kamuoyuna çağrı
Eğitim-İş olarak, demokratik kamuoyunu, müfredata “dur” demeye çağırdıklarını anlatan Özbay, cumhuriyetin değerlerini, Atatürk ilke ve devrimlerini, bilimin ana konularını çocuklara öğretmeye devam edeceklerini söyledi. Mevcut programda değerlendirme raporu, ihtiyaç analizi olmadığını dile getiren Özbay, dünyadaki öğretim programlarının incelenmeden bu çalışmanın yapıldığını vurguladı.
Değerler eğitimi aracılığıyla insan yetiştirme yaklaşımı
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Medyascope‘a konuşan bir diğer isim eğitimci Özgür Bozdoğan, “Maarif Modeli” adı verilen modeli ve buna bağlı olarak oluşturulan yeni müfredatları, yeni olmayan bir siyasi yaklaşımın devamı niteliğinde olduğunu söyledi. Bozdoğan, “Siyasal İslam’ın kavramları ve yaklaşımları ile eğitimi şekillendirmeye çalışmak uzun süredir devam ediyor. ‘Eğitim Vizyon’ belgesinde de aynı yaklaşımı görmüştük. Bu yaklaşım değerler eğitimi aracılığıyla insan yetiştirme yaklaşımı üzerine inşa edilmiş durumda” dedi. Bozdoğan, bilimsel, eleştirel, özgür akıl devre dışı kaldığında, kamusal ve nitelikli eğitimden uzaklaştıkça eğitimin ve öğrencilerin yaşadığı sorunları çözmenin mümkün olmadığını anlattı.
“Hacca gidebilecek düzeyde din öğrenimi tamamlanıyor”
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim- Sen) Genel Başkanı Kemal Irmak da Medyascope‘ta yeni müfredatı eleştirdi. Irmak, din kültürü ve ahlak bilgisi dersi için çok yoğun bir müfredat olduğunu anlatarak, “Neredeyse hacca gidebilecek düzeyde din eğitimi veriliyor. Dördüncü sınıfta birçok dua ve dini terimler çocukların beynine yerleştiriliyor. Sübhanallah, estağfurullah gibi…” dedi. Irmak, müfredatın düşünmeyen, sorgulamayan, eleştirmeyen, itiraz etmeyen ve yorumlamayan robot, ve ruhsuz nesiller yetiştirmek amacıyla hazırlandığını savundu. “Mesele bilim ve demokrasi değil, çağdışı ‘dava’dır” diyen Irmak, öğretim programlarında bilimsel eğitimle ilgili olan birçok içeriğin özenle ayıklamaya tabii tutulduğunu dile getirdi.
Irmak sözlerini şöyle tamamladı:
“İktidarın inşa etmekte olduğu ‘Yeni Rejim’i ve onun ‘2023 Vizyonu’nu merkez alıp, açık ve gizli (örtük) amaç ve değerleri programlara ustaca yerleştirerek kendilerince ‘dini’ ve ‘milli’ bir müfredat oluşturulmak istenmiştir.”
