Kocaeli’nde Alaettin Kurt Anadolu Lisesi’nin bahçesinde düzenlenen mezuniyet töreninde bazı kız öğrencilerin, “kıyafet yönetmeliğine uymayan kıyafetler giydikleri” iddia edilerek alana alınmadığı olayla ilgili, okul idarecileri Medyascope’a konuştu. Eğitim-Sen yaşanan krizden, yayınlanan genelge nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığı’nı sorumlu tutarken, Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürü Şener Doğan ile isminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili olayın kıyafet nedeniyle çıkmadığını öne sürdü.
Kocaeli-Gebze’deki Alaettin Kurt Anadolu Lisesi’nin bahçesinde düzenlenen mezuniyet töreninde bazı kız öğrenciler, “kıyafet yönetmeliğine uymayan kıyafetler giydikleri” iddia edilerek alana alınmadı. Öğrenciler ve aileleri okul yönetimine tepki gösterirken, bölgeye jandarma ekibi sevk edildi.
Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürü Şener Doğan’ın okula gelmesiyle öğrencilerin tamamı mezuniyet törenine katıldı.
Olayın ardından Kocaeli Valiliği tarafından yapılan açıklamada, iki eğitim müfettişinin görevlendirildiği duyuruldu.
Konuyla ilgili ulaştığımız Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürü Şener Doğan ile okuldan bir yetkili Medyascope‘a bilgi verdi.
“Öğrenci yakını olmayan iki kişi vardı, müdürün hatası”
Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürü Şener Doğan, mezuniyet töreni için katılımcı listesi hazırlandığını, aile ve öğrencilerin isim ve telefon gibi bilgilerinin bu listede yer aldığını anlattı. Öğrenci yakını olmayan iki kişinin de okula girmek istediğini ve onların etkisiyle de tartışma çıktığını öne süren Şener, yaşananların ardından okula gittiğini söyledi.
“Misafir olan ve olmayanı, öğrenci olmayanları törene aldık. Burada okul müdürlüğünün küçük bir özensizliği var ama manipülasyon da var” diyen Şener, daha sonra mezuniyet töreninin sorunsuz geçtiğini söyledi. Törene katılanların sırayla alındığını vurgulayan Şener, “Orada bir yığılma olmuş. O yığılma sırasında aradan birileriyle geçmek isteyince küçük bir tartışma oldu” dedi.
Okul müdürünün hatası olduğunu anlatan Şener sözlerini şöyle tamamladı:
“Okul müdürünün organizasyonu yapmada küçük bir hatası olmuş. Kapıya üç-dört kişi koyabilirdi. Orada sıra olmazdı. Dışarıdan birisi geldiğinde alınır, edilirdi. O konuda çekindi, acaba dışarıdan birisi gelirse bir problem çıkar mı diye. Aslında bütün hassasiyeti daha güvenli bir mezuniyet yapmak. Çocukları korumak için.”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Kapıdan alınmayanların kimliği tespit edilemedi”
Okuldan ulaştığımız ve devlet memuru olduğu için adını vermek isteyen bir yetkili de mezuniyet töreninin sorunsuz şekilde yapıldığını söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın “veli ve öğrenci olmayanların mezuniyet törenine girmemesi” kararı olduğunu belirten yetkili, “Okulda öğrenci ve veli olmayan kişiler yabancı şahıslardır. Tespitle ilgili iftira olduğu için okul aile birliği hukuki anlamda hakkını arıyor. Herhangi bir şekilde öğrenci alınmaması gibi bir durum yok ama bu şekilde gösteriliyor” diye konuştu.
Okul Aile Birliği Komisyonu’nun kapıda kimlik kontrolü yaptığını ve ona göre alındığını anlatan yetkili, içeri alınmayanlar için, “Onlar kimlik beyanında bulunmadıkları için ve biz de kapıda olmadığımız için onlar tespit edilmedi, edilemedi. Çünkü kimlik beyanı olmadan, ‘Biz şuyuz’ demeden bu olaylar gerçekleşmiş. Ama okulumuzda, mezuniyet programında herhangi bir şekilde öğrencimiz ya da velimizin içeri girememesi gibi bir durum yok” dedi.
“Kıyafet için değil, gelenlerin kim olduğu bilinmediği için olay yaşandı”
Kamuoyuna yansıyan görüntülerdeki kişilerin öğrenci ve veli olup olmadığını tespit edemediklerini dile getiren yetkili, listede bilgileri yer almayanların törene katılamadığını anlattı. Yaşananların, öğrencilerin kılık kıyafetiyle ilgisi olmadığını öne süren yetkili, “Giyim nedeniyle öğrencilerin içeri alınmaması gibi bir durum söz konusu değil” dedi.
Yetkili, “Kişisel Verileri Koruma Kanunu, Milli Eğitim Bakanlığı mevzuatı, Sosyal Etkinlik Yönetmeliği, Kılık Kıyafet Yönetmeliği” genelgeleri gereği Okul Aile Birliği tarafından giyim konusunda duyuru yapıldığını belirtti. Yetkili şöyle devam etti:
“Herhangi bir şekilde içeri alınmayan bir öğrencimiz bulunmuyor. Dizüstü etek giyindiği için öğrencilerin içeri alınmadığı gibi durum söz konusu değil. Oradaki üçüncü şahısların kim olduklarını beyan etmeyen, veli olduğunu beyan etmeyen kişilerle ilgili güvenlik görevlisinin kontrol listesine bakması dışında alınmayan yok. Her gelen öğrenciyi aldılar. Ama dışarıdaki kişilerle ilgili kimdir, kim değildir, tespit etme imkanımız yok. Kapıdaki gelenler, o videodakiler, öğrenci ve veli mi tespit edilmediği için böyle bir durum yaşandı.”
“Öğrenci kıyafetlerinin okul yönetimince onaylanması kabul edilemez”
Eğitim-İş Kocaeli Şube Başkanı Bülent Metin, mevzuat bahane edilerek törene alınmayan öğrencilerin yaşadıklarının akıl ve bilimle ilgisi olmadığını söyledi:
“Bu olayların buraya gelmesinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın uygulamaya çalıştığı yeni müfredatın ayak izlerini görüyoruz. Ahlaklı ve erdemli kuşak yetiştireceğiz diyerek yola çıkanların buradan güç alanların geldiği son nokta bu. 28 Şubat’ı aratmayan uygulamalar bunlar.”
Okullarda laik cumhuriyetin temel değerlerine aykırılık teşkil eden uygulamanın kabul edilemeyeceğini vurgulayan Metin, “Mezuniyet töreni öncesi öğrencilerin kıyafetlerinin okul yönetimince onaylanmak istenmesi kabul edilemez. Toplumu sinir uçlarından germeye yönelik bu olayların tekrarını yaşamak istemiyoruz. Sorumluların cezalandırılmalarını talep ediyoruz” dedi.
“Tek suçlu varsa o da Bakanlık”
Eğitim-Sen de yaşananlara sert tepki gösterdi. Sendika, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullara gönderilen genelgeyi uygulayan idarecilerin suç işlemediklerini, olayın sorumlusunun Bakanlık olduğu bilgisini paylaştı. Sendika şu ifadeleri kullandı:
“Sorun AKP iktidarının ve Bakanı Tekin’in şeriata giden yolda ‘iki adım ileri, bir adım geri’ hamleleriyle veliler, öğrencilerle okul idaresinin eğitim emekçilerini karşı karşıya bırakma hamleleriyle kendisine meşruiyet alanı yaratma girişimlerinden ibarettir. Okul idaresi mezuniyet etkinliğini düzenlerken Bakanlığın yazısına bağlı kalmış ve aynı bakanlık tarafından tekrar yalnız bırakılmıştır. Önce, ‘Genelgeye aykırı işleri yapmayın’ denmiş ve akabinde ise ‘Biz size bu kadar abartın demedik’ demiştir. Yeni eğitim programı ‘müfredat’ nasıl akıl ve bilim dışıysa, çevreye duyarlı ve değerlere saygılı bir nesil ‘kindar’ yetiştirmeyi merkezine alan AKP iktidarı, anti-laik, anti-demokratik ve anti-sınıfsal bir taban yaratma uğraşının provalarına devam etmektedir.”
Edinilen bilgiye göre tören öncesi okulun oluşturduğu “Mezuniyet Komisyonu” tarafından velilere, “veli izin onay formu” gönderildi. Formda, yırtık ya da delikli kıyafetler ile şeffaf kıyafetler, vücut hatlarını belli eden şort ya da tayt gibi kıyafetler, diz üstü etek, kısa pantolon, kolsuz gömlek ve tişört giyilemeyeceği, siyasi sembol içeren simge, şekil ve yazıların yer aldığı fular, bere, şapka, çanta ve benzeri materyalleri kullanılamayacağı yönünde bilgiler yer aldı.
