İki Azerbaycan vatandaşının Rusya’da hayatını kaybetmesiyle başlayan gerilim, karşılıklı baskınlar ve gözaltılarla tırmandı. Karabağ sonrası kırılganlaşan Moskova-Bakü ilişkileri, Güney Kafkasya’da yeni bir jeopolitik fay hattına dönüşüyor. Peki Azerbaycan-Rusya arasındaki gerilim neden tırmandı?
Rusya ile Azerbaycan arasındaki gerilim nasıl başladı?
27 Haziran’da Rusya’nın Yekaterinburg kentinde düzenlenen polis baskını sırasında, Hüseyin ve Ziyaddin Safarov adlı iki Azerbaycan vatandaşının hayatını kaybetmesi, Bakü yönetiminin sert tepkisine neden oldu.
Rus yetkililerden biri ölümün “kalp krizine” bağlı olduğunu öne sürerken, diğeriyle ilgili olarak adli soruşturma başlatıldığını duyurdu. Azerbaycan, bu ölümleri “etnik temelli, yargısız infaz” olarak değerlendirdi ve olayın arkasında sistematik işkence olduğuna dair güçlü bulguların bulunduğunu açıkladı.
Bakü’ye getirilen cenazeler üzerinde yapılan otopside, Adli Tıp Kurumu Başkanı Adalet Hasanov’un açıklamasına göre, iki kardeşin de “şiddetli dayak sonucu travma sonrası şoktan öldüğü” tespit edildi.
Hasanov, Ziyaddin Safarov’un kaburgalarının tamamının kırık olduğunu, kafasında da ciddi kanamalar bulunduğunu belirtti. Diğer kardeş Hüseyin Safarov’un ise vücudunda çok sayıda darp izi ve iç organlarında ağır hasar saptandığı ifade edildi. Hasanov, ayrıca Rusya’da yapılan ilk otopsi sırasında maktulün tüm iç organlarının çıkarıldığını ve bunun “gerçek ölüm nedenini gizlemeye dönük” bir çaba olabileceğini öne sürdü.
Bakü’den sert yanıt: Gözaltılar, baskınlar, medya operasyonu
Yaşananların ardından Azerbaycan, diplomatik tepkilerle yetinmedi ve ülkedeki Rus varlıklarına yönelik kapsamlı operasyonlar başlattı.
Sputnik haber ajansının Bakü’deki ofisine baskın düzenlenirken, yedi Rus gazeteci gözaltına alındı. Gazeteciler Igor Kartavykh ve Yevgeny Belousov, dolandırıcılık, yasa dışı girişimcilik ve kara para aklama suçlamalarıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Eş zamanlı olarak Azeri güvenlik güçleri, 15 Rus vatandaşını daha gözaltına aldı. Gözaltı gerekçesi olarak bu kişilerin “uyuşturucu ticareti ve siber suç faaliyetlerine karıştıkları” iddia edildi. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, Rus vatandaşlarının kelepçelenerek sıraya dizildiği ve polis minibüslerine bindirildiği görüldü.
Karşılıklı suçlamalar, diplomatik atışmalar
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Azerbaycan’ın Moskova Büyükelçisi Rahman Mustafayev’i bakanlığa çağırarak, “Bakü’nün ikili ilişkileri bilerek sabote etmeye yönelik adımlar attığı” yönündeki rahatsızlığını resmen iletti. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov ise yaşananların “duygusal bir tepki” olduğunu belirterek, sürecin doğrudan diyalog yoluyla aşılabileceğine inandıklarını söyledi.
Bakü ise aynı gün içinde Rusya’nın Bakü Büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı’na çağırarak, Rus güvenlik güçlerinin iki Azerbaycan vatandaşını işkenceyle öldürdüğü gerekçesiyle nota verdi. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Rusya’dan kapsamlı ve şeffaf bir soruşturma yürütmesi, faillerin yargılanması ve mağdurlara tazminat ödenmesi” yönünde taleplerin dile getirildiği ifade edildi.
Zelenskiy-Aliyev hattı: Kremlin’e sert mesaj
Gerilimin bölgesel boyutu da büyüyor.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesi, Moskova’ya doğrudan bir mesaj niteliği taşıdı. Zelenskiy, görüşmede Azerbaycan’a açık destek verdiğini belirtti. Kremlin, bu görüşmeyi “provokatif” olarak nitelendirdi ve Ukrayna’nın “yangına körükle gittiğini” savundu.
Arka plan: Kazalar, Karabağ ve diplomatik kopuş
Aralık 2024’te Bakü’den Grozni’ye gitmekte olan bir yolcu uçağının düşmesi sonucu 38 kişinin hayatını kaybetmesi de ikili ilişkilerde bir kırılma yaratmıştı.
Azerbaycan, uçağın Rus hava savunma sistemleri tarafından yanlışlıkla vurulduğunu savundu. Rusya ise olayın bir “trajik kaza” olduğunu söylemekle yetindi.
Aliyev, bu olayın ardından 9 Mayıs Zafer Günü’nde Moskova’daki askeri törenlere katılmayı reddetti, aynı ay içinde Ukrayna Dışişleri Bakanı Bakü’de resmi temaslarda bulundu. Bu adımlar, Bakü’nün Rusya yerine Batı ve Türkiye ile daha yakın bir diplomatik pozisyon benimsediğinin işaretleri olarak yorumlandı.
2020’de Türkiye’nin askeri desteğiyle Karabağ’da üstünlük kuran Azerbaycan, 2023’te bölgeyi tamamen geri aldı. Bu süreçte Rusya’nın pasif kalması, Bakü’nün Moskova’ya güvenini sarstı. Azerbaycan, Karabağ zaferiyle bölgedeki askeri üstünlüğünü pekiştirirken, Rus barış gücüne olan ihtiyaç ortadan kalktı. Bu değişim, Azerbaycan’ın yalnızca bölgesel değil, uluslararası denklemde de daha bağımsız bir pozisyona yönelmesinin önünü açtı.
Rusya içindeki Azeri diasporaya yönelik baskılar artıyor
Yaklaşık 2 milyon Azeri diasporasının yaşadığı Rusya’da, etnik ayrımcılık ve polis şiddeti son dönemde ciddi boyutlara ulaştı.
İnsan hakları savunucuları, Kremlin’in Ukrayna savaşı sonrası artan iç huzursuzluğu bastırmak için göçmen ve azınlık topluluklarını hedef haline getirdiğini savunuyor. Rus medyasına göre, Azerbaycan kökenli vatandaşlara yönelik kontroller, gözaltılar ve fiziksel şiddet vakalarında belirgin bir artış yaşanıyor.