Ahmet Davutoğlu Türkiye’nin Gazze politikası için ne düşünüyor? Ahmet Davutoğlu Türkiye’nin dış politikasında hangi hataları vurguluyor? Dünya Alem video serisinde İslam Özkan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nu konuk etti. Videoda, Gazze ve Suriye meseleleri farklı boyutlarıyla ele alındı. Gazze ateşi, Suriye düğümü, Ortadoğu’nun kaderi başlıklı videoda Davutoğlu’nun Gazze Soykırımı üzerine yazılan bir kitap projesi konuşuldu. Davutoğlu videoda, Filistin meselesindeki uluslararası çabaları ve Türkiye’nin Suriye politikalarına dair görüşlerini paylaştı.
Gazze’deki soykırım ve kitap projesi
Davutoğlu, 7 Ekim 2023 olaylarından sonra Gazze’de yaşananların soykırım olarak tanımlanması gerektiğini vurguladı. Bu kapsamda, eski Birleşmiş Milletler Filistin Raportörü Richard Falk ile birlikte yürüttüğü projeden bahsetti. Projenin çıktısı olarak, 150’ye yakın uluslararası kanaat önderi Aralık 2023’te bir bildiri yayınladı. Davutoğlu bildiride Gazze’deki olayları ilk kez “soykırım” olarak nitelendirildiğini vurgulayarak 2024 Ocak ayında Londra’da düzenlenen sempozyumda sunulan bildirilerin bir kitap haline getirildiğini vurguladı. Gelecek Partisi lideri, kitapta kendi yazdığı iki makaleden birinin soykırımın zihinsel arka planını, diğerinin ise ateşkes ihtiyacını ve diplomasinin çöküşünü incelediğini belirtti.
Eski Dışişleri Bakanı ve Başbakan Davutoğlu, Gazze meselesinin sadece Hamas-İsrail çatışması olmadığını, Siyonizm ile insanlık arasında bir mücadele olduğunu anlattı. 7 Ekim sonrası Türkiye’de Hamas’ı kınama yönünde yapılan açıklamaları eleştiren Davutoğlu, işgal altında olan bir halkın direnme hakkı olduğunu vurguladı. Ayrıca, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 7 Ekim olaylarının bir boşlukta gerçekleşmediği yönündeki açıklamasının ne kadar doğru olduğuna dikkat çekti.
Türkiye’nin Gazze politikası
Türkiye’nin Gazze politikalarını “yetersiz, geç ve zafiyet barındırıyor” sözleriyle eleştiren Davutoğlu, 7 Ekim sonrası Filistin Büyükelçisi’ne giderek sunduğu 12 maddelik önerilerden bahsetti. Bu öneriler arasında İsrail’e ambargo uygulanması, limanların ve hava sahasının kapatılması ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın acil toplantıya çağırılması yer alıyor. Ancak Davutoğlu bu önerilerin çoğunun hayata geçirilmediğini ya da geç uygulandığını belirtti. Türkiye’nin ABD üzerinde yeterli baskı kuramaması nedeniyle İsrail’e karşı etkili bir tutum sergileyemediğini ifade eden Davutoğlu, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump ile kişisel ilişkilerine dayalı bir dış politika izlemesini eleştirdi.
Mavi Marmara olayına da değinen Davutoğlu, o dönemde Dışişleri Bakanı olarak uluslararası alanda İsrail’e baskı uyguladıklarını ve tüm yolcuların serbest bırakılmasını sağladıklarını anlattı. Ancak, sonraki dönemde yapılan İsrail anlaşmasının Kudüs’ü tanıyan maddeler içermesini “fecaat” olarak nitelendirdi.
Özgürlük Filosu
Videoda, Gazze’ye yardım götürmek için yola çıkan Özgürlük Filosu da konuşuldu. Davutoğlu, filonun İspanya ve Tunus’tan hareket ettiğini, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve HÜDA PAR’dan temsilcilerin de katıldığını belirtti. Filoya yapılacak herhangi bir müdahalenin uluslararası hukuk ihlali olacağını vurgulayan Davutoğlu Türkiye’nin bu konuda net bir tavır sergilemesi gerektiğini söyledi.
Suriye politikası ve hatalar
Suriye meselesinde Türkiye’nin tarihsel avantajlarına rağmen hatalar yaptığını savunan Davutoğlu, Beşşar Esad rejiminin halkına zulmettiği için devrildiğini, ancak Türkiye’nin bu süreçte daha aktif bir rol oynayabileceğini belirtti. Esad rejiminin mezhepçi politikalarının ve Şebbiha milislerinin katliamlarının Suriye’deki iç savaşı körüklediğini ifade etti. Türkiye’nin Suriye muhalefetini desteklerken barışçıl bir çizgide ısrarcı olup olamayacağı yönündeki soruya ancak rejimin şiddeti nedeniyle bunun mümkün olmadığını savundu.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Davutoğlu, Suriye’de ulusal uzlaşı çalışmalarının Türkiye öncülüğünde yapılması gerektiğini de vurguladı. Nusayriler, Dürziler, Kürtler ve Hristiyanlar gibi farklı grupların Şam yönetimiyle bağlarının Türkiye üzerinden kurulması gerektiğini belirten eski Başbakan, özellikle Dürzilerle ilgili İsrail’in etkisini kırmak için Türkiye’nin garantör rolü üstlenebileceğini söyledi. Ayrıca, Suriye ordusunun ulusal bir orduya dönüştürülmesi için Türkiye’nin askeri danışmanlık sağlaması gerektiği önerisinde de bulundu.
Türkiye’nin dış politikası ve kurumsallaşma
Davutoğlu, Türkiye’nin dış politikasında kurumsallaşmanın zayıflatıldığını ve politikaların kişisel ilişkilere, özellikle Erdoğan-Trump ilişkisine endekslendiğini belirterek eleştirdi. NATO içinde Filistin ve bölgesel istikrar için bir lobi oluşturulması gerektiğini savunan Gelecek Partisi lideri, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistin’i tanıyan ülkelerle bir toplantı düzenlenmesi önerisinde bulundu. Mahmut Abbas’ın vizesinin iptal edilmesini Birleşmiş Milletler hukukuna aykırı bulduğunu söyledi.
Gazze ve Suriye meselelerinde Türkiye’nin daha cesur, proaktif ve kurumsal bir dış politika izlemesi gerektiğini vurgulayan Ahmet Davutoğlu, Gazze’deki soykırıma karşı uluslararası çapta yürüttüğü çalışmaları paylaşırken, Türkiye’nin bölgesel liderlik potansiyelini kullanamaması nedeniyle duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Suriye’de ise ulusal uzlaşı ve güçlü bir devlet yapısı için Türkiye’nin öncülük etmesi gerektiğini savundu. Video, Orta Doğu’daki karmaşık jeopolitik meselelere dair farklı bir bakış açısı sunarken, Davutoğlu’nun önerileri ve eleştirileri dikkat çekti.