Gezi Parkı eylemleri nedeniyle tutuklu bulunan menajer Ayşe Barım ikinci kez hakim karşısına çıktı. Adliyeye Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu, Ceyda Düvenci, Mehmet Günsür ve Şükran Ovalı’nın da aralarında bulunduğu pek çok oyuncu geldi. Ayşe Barım tahliye oldu.
Gezi Parkı eylemleri nedeniyle “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçundan yargılanan menajer Ayşe Barım, ikinci kez hakim karşısına çıktı.
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda bulunan 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ne getirilen Barım hakkında 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Duruşma öncesi Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu, Ceyda Düvenci, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci ve Şükran Ovalı’nın da aralarında bulunduğu pek çok oyuncu destek için adliyeye geldi.
İlk duruşmada mahkeme, oyuncular Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Mehmet Günsür, Dolunay Soysert, Nejat İşler, Nehir Erdoğan, Hümeyra Adak, Rıza Kocaoğlu, Selma Ergeç, Şükran Ovalı, Zafer Algöz ve gazeteci Enver Aysever’in tanık olarak zorla getirilmesine karar vermişti.
Haklarında zorla getirme kararı bulunan oyuncular da adliyede hazır bulundu. Tanık olarak dinlenen Hümeyra Akbay, “Benim bildiğim Ayşe apolitik bir insandır. Öyle kimseyi yönlendirmez. Gezi Parkı’na da gittim. Kendi fikrimdi, ben istedim gitmeyi. Ayşe’nin hiçbir dahli yok bu işte” dedi. İki kez Gezi Parkı’na gittiğin söyleyen oyuncu, orada Ayşe Barım’ı görmediğini belirtti.
“Ayşe Barım beni yönlendirmedi”
Tanık olarak dinlenen Ceyda Düvenci, şunları söyledi:
“Gezi Parkı’na üç gün katıldım. Emine Ayşe Barım beni yönlendirmedi. Kendi inisiyatifimle katıldım. 23 yıldır beraber çalışıyoruz. Emine Ayşe Barım’ı Gezi Parkı’nda görmedim. Sosyal medyadan da asla yönlendirmedi. Eğer basınla iş kapsamlı bir görüşme olursa menajer de yanında olur. Özel görüşmelerde olmaz. Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara’da oyuncular olarak görüşme olduğunda sanatçı arkadaşım Yavuz Bingöl aradı, öyle gittim. Ayşe Barım’ı kayırmak için ifade vermedim. Soruşturma aşamasında durum neyse onu anlattım. Korumak değil, kişiliğini anlattım.”
İddianamedeki sık telefon görüşmeleri sorulan Ceyda Düvenci, “Ben 23 yıldır Ayşe ile çalışıyorum, sadece menajerim değil dostum. Telefon görüşmelerimiz dertleşmek içindir. Yoğun görüşmemiz dostluğumuzla alakalı. Mutsuzken, yeni bir şey varsa hayatımda heyecanlıyken aradığım kişidir” dedi.
Tanık olarak dinlenen Bergüzar Korel, “Ayşe Barım hiçbir şekilde Gezi Parkı’na gitmem için beni yönlendirmedi. Ben bireysel olarak eşimle birlikte kendi isteğimle gittim. Kendisini de Gezi Parkı’nda görmedim” diye konuştu.
“Aramızda Gezi’ye dair konuşma geçmedi”
Sanatçı Halit Ergenç de mahkemede ifade verdi. Halit Ergenç, “Ayşe Barım beni yönlendirmedi. Kendim katıldım ya üç ya da dört gün gitmişimdir. Oradayken gördüm, karşılaştım ama benden önce mi sonra mı geldi bilmiyorum. 23 – 24 senedir birlikte çalışıyoruz. İş ilişkisi dışında asla böyle bir yönlendirmesi olmadı. ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisinin setinden çıkıp Gezi Parkı’na gittik. Ayşe Barım asla yönlendirmedi. Sosyal medyayı Ayşe Barım kullanmaz, sosyal medya bölümü ilgilenir. Ankara’dan davet geldi, davete icabet ettim. Ayşe Barım yönlendirmedi. Yenikapı mitingine kendim katıldım, Ayşe Barım’dan talimat almadım. Ayşe Barım da yanımızdaydı, kendisi benim menajerimdir o tarz yerlere gittiğimde ya kendisi ya da ID İletişim’den biri yanımda bulunur. Gezi Parkı’nda okunduğum bildiri Ayşe Barım’dan tamamen bağımsızdır. Böyle bir talebi de olmadı” dedi.
Mahkeme başkanı Halit Ergenç’e, “O bildiriyi size kim verdi, kim hazırladı, önden hazırlanmış mıydı, karalama bir şey miydi?” diye sordu. Ergenç, “Oradaki yazıya baktım, bana uyduğu için okudum. Kim hazırladı bilmiyorum” yanıtını verdi.
“Beni kimse yönlendirmez”
Nejat İşler ise şöyle konuştu:
“Kendisini çok iyi tanırım. İki kere Gezi Parkı’na gittim. Tesadüfen gittim çünkü o sırada Bodrum’daydım. Bir iş için İstanbul’a gelmiştim ve gelmişken uğrayayım dedim. Ben DİSK üyesiyim. Onların Gezi Parkı’nda çadırı vardı, oraya gittim. Sosyal medya hesabımı Elon Musk kapattı. Kapanmadan önce de kendim yönetirdim. Normal hayatta her yere kendim giderim, beni kimse göndermez ya da yönlendirmez. Bir yerde yemek yediysek onu ödemekte ısrar eder en fazla.”
Nehir Erdoğan, “2008 yıllarından beri kendisiyle çalışıyorum. Gezi Parkı’na katılmamda bir etkisi yoktur” dedi.
Sevil Demirci, “Ben yıllardır Cihangir’de oturuyorum. Gezi Parkı’ndaki ağaçları kesilmemesi çok önemliydi benim için. Barım’ın hiçbir yönlendirmesi olmadı” diye konuştu.
“Gezi’ye hem setten hem evden gittim”
Selma Ergeç, Gezi Parkı’nda dört-beş kez gittiğini söyledi, “Ayşe Barım’ın yönlendirmesi olmadı. Bir kere orada gördüm. 22 yıldır birlikte çalışıyoruz. Soruşturma aşamasında tamamen doğruyu yansıtmak için ifade verdim, koruma amacım yoktur. Sosyal medyamı kendim yönetirim. O dönem üç yıldır devam eden diziden ayrılmam söz konusuydu. Telefonla başka projeler için çok görüştük. Gezi Parkı sebepli görüşmeler değildi. Şiddet eylemine katılmadım. Yönlendirme olmadı. Gezi’ye hem setten hem de evden gittim. Çok yoğun bir basın vardı. Basının olduğu yerde menajerin olması gerekir. ‘Muhteşem Yüzyıl’ setinde sadece ID İletişim oyuncuları yok” dedi.
Mehmet Günsür de şunları söyledi:
“Gezi Parkı’na 2 veya 3 kere katıldım. Ayşe Barım beni yönlendirmedi. Bir keresinde Ayşe’yi gördüm oradaydı. 20 yıldan fazladır beraber çalışıyoruz. Gezi Parkı’na gitmem veya orada nasıl davranacağıma ilişkin Ayşe Barım beni yönlendirmedi, sosyal medya hesabımdaki paylaşımları kendim yaparım, Ayşe Barım yapmaz.”
Rıza Kocaoğlu, olaylara katılmadığını ama Gezi Parkı’na gittiğini söyledi, “Kendi özgür irademle gittim. Ayşe Barım’ı bir kez gördüm. Önce ben gittim, Ayşe Barım’ı orada herkesi gördüğüm gibi gördüm. Sosyal medyada paylaşım yapmak için yönlendirmesi olmadı. Kendi evimden çıktım, gittim. O dönemde, ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisinde bir tek ben oynamadım. Ayşe Barım’ı korumak için ifade vermedim. Doğruları söyledim” diye konuştu.
Oyuncu Şükran Ovalı tanık ifadesinde, “Gezi Parkı’na kendi hür irademle ilk başlarında bir veya 2 kez gittim yanlış hatırlamıyorsam. O dönem ya çalışıyordum ya da işim yeni bitmişti. Ben zaten o yıllarda, Beşiktaş Abbasağa Parkı’nda ikamet ediyordum. Zaten Gezi kapımdaydı, Parkta beslediğim hayvanlar vardı. Onlar için çıktım” dedi.
Oyuncu Zafer Algöz, “Gezi Parkı’na üç defa gittim. Hür irademle gittim. Çalıştığım kurum devlet tiyatrosudur. Atatürk Kültür Merkezi’nden çıktım, park karşısındaydı gittim. Ayşe Barım 30 yıllık arkadaşımdır. Sosyal medyada paylaşım veya Gezi Parkı’na gitmek için asla bir yönlendirme yapmadı. Ben Ayşe Barım’ı apolitik olarak tanımlarım. Ayşe bütün çalıştığı oyunculara, siyasi ve futbol fanatizmi üzerinden kimseyle muhatap olmayın der” diye konuştu.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Tanık olarak dinlenen Enver Aysever, şunları söyledi:
“Ben davayla nasıl ilişkilendirildiğimi bilmiyorum. Ayşe Barım’ı sektöründe başarılı biri olduğunu biliyorum. Halit Ergenç çocukluk arkadaşımdır. Halit’in konuğum olması için kendisiyle birkaç dakika konuştum. Videomda Ayşe Barım ile ilgili sadece menajerliğiyle ilgili eleştiride bulundum. Gezi Parkı süreciyle bir dahli olduğu ve sanatçıları yönlendirdiğime dair bir bilgim yok ayrıca oraya giden sanatçı arkadaşlarım var onlardan da öyle bir şey duymadım.”
“Bu yaşadığım haksız süreç beni korkutuyor”
Ayşe Barım sesi titreyerek, gözyaşları içinde savunma yaptı:
“Ben ilk duruşmada ayrıntılı olarak savunma yapmıştım. Ben bir vatandaş olarak ülkesine sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmiş biriyim. Herhangi bir suçlamada tanık olarak bile yer almadım. Ben günlerdir aynı soruyu soruyorum kendime: Neden hedef alındım? Neden yaşam hakkım elinden alındı? Adaletin varlığına güvenmek istiyorum ama bu süreç beni korkutuyor. Tek başına bir hücrede beyin ve kalp sorunları ile uğraşıyorum. 30’dan fazla kilo kaybettim. Sunulan tüm somut veriler hata olduğuma ikna edemedi. Bayılmalarla ilgili sevklerim başladı ama panik atak yüzünden o kadar zor sevk oldum ki… Ben tedaviyi reddetmiyorum. Bu ameliyatlarım çok riskli bir an önce sağlığıma kavuşmam gerekiyor. Tanık beyanlarını da dinlediniz. Artık ben tutuksuz yargılanmak istiyorum. Temel hakkımı bana vermenizi istiyorum. Tahliyemi talep ediyorum.”
Barım savunması sırasında ağladığı için mahkeme başkanı, “Ben sizi bu şekilde görmek istemiyorum. Bu şekilde kimseyi görmek istemeyiz. Daha sonra devam edin” dedi. Barım yine de savunmasına devam etti.
İhbar eden tanık Barım’ı tanımıyormuş
Ayşe Barım’ı ihbar ettiği için dinlenen tanık Sedat Gün, SEGBİS ile dinlendi. Mahkeme başkanı “Emine Ayşe Barım’ı tanıyor musun?” diye sordu.
Gün, sosyal medyadan ve televizyondan tanıdığını söyledi. Mahkeme başkanı, “İhbar ettin mi?” diye sordu. Sedat Gün de “Sosyal medyada gördüklerimi yazdım, içeriğini hatırlamıyorum. Sosyal medyada gördüklerimi vatandaşlık görevimi yerine getirmek için topladım yazdım. Kendim bir şey görmedim” dedi.
Ayşe Barım tahliye oldu
Mahkeme başkanı Ayşe Barım’ın adli kontrol şartıyla tahliye olmasına karar verdi.
Ayşe Barım neden tutuklandı?
ID Danışmanlık Limited Şirketi’nin kurucusu ve ortağı menajer Ayşe Barım hakkında “Gezi Parkı olaylarına iştirak ettiğine” dair yazılı ve görsel basında yer alan iddialar sebebiyle resen soruşturma açıldı.
Barım 24 Ocak Cuma günü “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme” iddiasıyla evinden gözaltına alındı.
Hakimlikte de ifadesi alınan Ayşe Barım 27 Ocak’ta çıkarıldığı mahkemece “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmekten” tutuklandı. Barım, Marmara Cezaevi’ne götürüldü.
Cezaevinde sağlık durumu kötüleşen Barım’ın Avukatı Deniz Ketenci, “Şu anda cezaevi koşullarında kalmasının tıbben mümkün olup olmadığını değerlendirecek olan rapor beklenmektedir” dedi.
Ketenci şöyle devam etti:
“Müvekkilimizin kalp ve beyin sağlığını, hayatını doğrudan tehdit eden sağlık problemleri halen cezaevinde her geçen gün daha da artarak ağır bir şekilde devam etmektedir. Temennimiz Ayşe Barım’ın erteleyemeyecek sağlık ve yaşam hakkının bir an önce kendisine tanınmasıdır. Ayrıca Ayşe Barım hükümlü değil tutukludur. Dolayısıyla masumiyet karinesi halen geçerli olup suçlu ilan edilmeden cezaevi koşullarına mahkûm edilerek sağlık hakkı görmezden gelinemez.”
Yargılama çerçevesinde İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Ayşe Barım hakkında tutukluluk incelemesi yapıldı. Mahkeme, Barım’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Öte yandan Ayşe Barım soruşturmasında tanık olarak beyan veren oyunculardan Halit Ergenç ile Rıza Kocaoğlu hakkında “Yalan tanıklık” suçundan soruşturma başlatıldı.
Savcılığın iddiasına göre Ayşe Barım’ın Gezi Parkı eylemlerinin başladığı dönem yedi kere Bergüzar Korel, dört kere Ceyda Düvenci, 10 kere Dolunay Soysert, 12 kere Halit Ergenç, beş kere Hümeyra Akbay, bir kere Mehmet Günsür, iki kere Nehir Erdoğan, sekiz kere Selma Ergeç, iki kere Nejat İşler ve bir kere Rıza Kocaoğlu ile görüştü.
Savcı, Ayşe Barım ile Gezi Parkı’nda birlikte oldukları iddia edilen Kocaoğlu ve Ergenç’in şüpheliyi kayırmak için kaçamak cevaplar verdiğini ileri sürdü. İki oyuncuya da hapis cezası verildi. Mahkeme, cezaları, hükmün açıklanmasını geri bıraktı.