İngiltere Başbakanı Theresa May’in canı çok sıkkın; zira, Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılma planı AB liderlerinden veto yedi. Avusturya’nın Salzburg kentinde düzenlenen zirve ertesinde açıklama yapan AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, “İngiltere’nin Brexit planı işe yaramaz” dedi. Tusk, İngiltere’nin AB ile Brexit sonrası kurmak istediği ilişkilerin çerçevesini çizen “Chequers Planı”nın AB’nin ortak pazarını zayıflatma riski taşıdığını söyledi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da planın özellikle ekonomiye ilişkin kısımlarının kabul edilemez olduğunu vurgulayıp, ortaya çıkan sorunların, Brexit sürecinin kolay geçeceğini ve İngiltere’yi daha zengin bir ülkeye dönüştüreceğini söyleyenlerin “yalancı” olduğunu kanıtladığını kaydetti.
Ay sonunda partisinin kongresine hazırlanan May için bu tepkiler beklenmedik olduğu kadar küçük de düşürücü. Çünkü May’in planına, AB’ye fazla taviz verildiği gerekçesiyle kendi partisi içinden büyük tepki gelmiş, hatta önce Brexit Bakanı David Davis, ardından da Dışişleri Bakanı Boris Johnson görevlerinden istifa etmişti. Johnson’ın kongrede parti liderliği için May’e rakip çıkması muhtemel. Ancak kamuoyu araştırmaları Muhafazakâr seçmenlerin May’i Johnson’a tercih ettiklerini gösteriyor.
Dolayısıyla May koltuğunu koruyabilir ama bir başka sorun daha var: Tavizsiz Brexit taraftarı 40 Muhafazakâr partili milletvekili “Chequers Planı”nın terk edilmesi için parlamento oylaması yapılmasını istiyor. Muhalefet ile güçlerini birleştirip planı iptal etmeyi başarırlarsa, May AB ile müzakerelerde çok daha fazla kan kaybedebilir.
May şimdilik AB liderlerinin müzakerelerde ellerini güçlendirmek için bu tavrı takındığını ileri sürerek kendini savunuyor. AB liderleri önümüzdeki ay görüşmeleri sürdürmek için yeniden toplanacak. Theresa May “Gerekirse anlaşma olmadan da AB’den ayrılmaya hazırız” diyor. May’in parti içindeki destekçileri de Chequers Planı’nın AB’nin tepkisine rağmen hâlâ uygulanabilir olduğunu savunuyor.
May’in savunmasına ilk olarak Ulaştırma Bakanı Chris Grayling koştu ve Tusk’a yanıt verirken, “Planı değiştirmemiz söz değil. AB’nin Kuzey İrlanda’yla ilgili talepleri de kabul edilemez. Başbakan ortak pazarda kalmayacağımızı kırmızı çizgi olarak bildirmiş bulunuyor, gümrük birliğinde kalmayacağız “dedi.
Chequers Planı ne öngörüyor?
İngiltere hükümeti, temmuz ayında Chequers Planı ile AB’den ayrılma stratejisini belirlemişti. Söz konusu plan, İngiltere ile AB arasında malların serbest dolaşımının güvence altına alınmasını öngörüyor. AB’nin ortak pazarı ise sadece malların değil kişilerin, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımını da kapsıyor. Birlik üyesi İrlanda Cumhuriyeti ile Kuzey İrlanda arasındaki sınır üzerinden yapılacak ticaretle ilgili görüş ayrılıkları da henüz giderilebilmiş değil.
İngiltere, Brexit takvimine göre uzatma olmazsa 29 Mart 2019’da AB’den ayrılacak. Ancak Londra ile Brüksel arasındaki müzakerelerde henüz anlaşmaya varılamadı.
Macron: “İngiltere’nin planı kabul edilemez”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere’nin planının, “özellikle de ekonomiyi ilgilen kısmının” kabul edilemez olduğunu söyledi. Macron, “AB’ye ve onun bütünlüğüne zarar verecek bir anlaşmayı kabul etmemiz mümkün değil” dedi. Macron, Londra’nın yaşadığı sorunların, Brexit sürecinin kolay geçeceğini ve İngiltere’yi daha zengin bir ülkeye dönüştüreceğini söyleyenlerin “yalancı” olduğunu gösterdiğini belirtti.
Almanya Başbakanı Angela Merkel ise “Ekim ayına kadar somut bir ilerleme sağlamaya ihtiyacımız olduğu açık. Bu durumda kasım ayında İngiltere ile anlaşmaya son şeklini verebiliriz” diye konuştu.
