Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

BM İnsan Hakları Konseyi’ne üye 47 ülkeden 36’sı Suudi Arabistan’ı kınadı

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi üyesi 47 ülkeden 36’sı dün sert bir bildiri ile Suudi Arabistan’ın insan hakları sicilini kınadı. Kanada ve Avustralya tarafından hazırlanan bildiride, Riyad’dan cezaevinde işkence gördüğü iddia edilen 10 kadın aktivistin serbest bırakılması ve Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili soruşturmada BM ile işbirliği yapması isteniyor.

Konsey’in 2006’da kurulmasından bu yana Riyad’a karşı ilk kez ortak tavır alması anlamına gelen bildiriye, Avrupa Birliği (AB) üyesi 28 ülke birden imza koyarken, ABD imza vermeyenler safında yer aldı. Bir AB ülkesi temsilcisi kararla ilgili Reuters’a yaptığı açıklamada, “Bu konuda birleşmek Avrupa için bir başarı” dedi.

Bildiriyi okuyan İzlanda’nın BM Cenevre Ofisi Nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Harald Aspelund, “terörle mücadele yasalarının ve diğer ulusal güvenlik düzenlemelerinin hak ve özgürlüklerini barışçı bir şekilde kullanan insanlara karşı kullanılmasından” endişe duyulduğunu vurguladı.

Bildiride, otomobil kullanma yasağına karşı mücadele eden ve yasağın kaldırılmasından bir ay önce Mayıs 2018’de tutuklanan kadınların isimleri yer alıyor. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet de çarşamba günü, bir yılı aşkın süredir iddianame olmaksızın alıkonulan kadın aktivistlerin serbest bırakılması için çağrısı yapmıştı.

Metinde, 2 Ekim’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülen ve o günden bu yana cesedi henüz bulunamamış olan gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın  öldürülmesinin, “dünya genelinde ifade özgürlüğü hakkının savunulması ve gazetecilerin korunması gerektiğini bir kez daha teyit ettiği” de vurgulanıyor ve Suudi Arabistan’a BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard’ın yürüttüğü soruşturmada işbirliğine gitmesi için çağrı yapılıyor. Callamard tarafından konuyla ilgili hazırlanan raporda “Kaşıkçı cinayeti vahşi bir şekilde Suudi yetkililer tarafından işlendi” ifadesi yer alıyor. Krallık, Kaşıkçı’nın başkonsoloslukta kendi yetkilileri tarafından öldürüldüğünü kabul etse de soruşturmanın akıbeti belirsiz.

ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı (CIA), Kaşıkçı’nın öldürülme emrinin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman (MbS) tarafından verildiğine inanıyor.

BM İnsan Hakları Konseyi’nin bildirisine imza atmayan ABD’de, Trump yönetimi Veliaht Prensi kollayan bir tavır içinde. Ancak Amerikan Kongresi, Kaşıkçı cinayetinde Prens Salman’ın rolüne dair Senato’yu bilgilendirmeyi reddeden Beyaz Saray’a baskı yapmaya devam ediyor. ABD’nin Yemen’deki savaşa desteğini geri çekmesini ve MbS’ye yaptırım uygulanmasını talep eden tasarılar Kongre’de beklemede. Ama ekonomik ve stratejik hesaplar nedeniyle genç Prens’in “fütursuzluğu”na müsamaha eğilimi ağırlık basacak gibi. Nitekim Başkan Trump’ın damadı ve özel danışmanı Jared Kushner daha geçen hafta Riyad’da MbS’yle beraberdi. Gözlemciler ABD’den somut bir yaptırım gelmedikçe diğer Batılı ülkelerin silah ticaretini askıya alma önlemleri de dahil,  MbS’yi dizginlemek için başvuracakları yöntemlerin sonuç vermeyeceği kanaatinde.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.