Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: “Toplum bağışıklığı yüzde 1,5’in altında, taşıyıcılık binde 2’lerde”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısının ardından basın açıklaması yaptı, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

“Toplum bağışıklığı yüzde 1,5’in altında, taşıyıcılık binde 2’lerde”

Fahrettin Koca, bağışıklığı ölçen antikor testlerindeki son durumun sorulması üzerine şu bilgileri aktardı: “Uygulanacak 153 bin antikor testinin yarısına yakını tamamlandı. Bu yarısına yakını tamamlanan çalışmanın ön bilgileri ise, toplumda PCR ile yapılan numune sonuçlarında binde 2-2,5’lerde (pozitiflik) olduğunu görüyoruz. Yani çok yüksek olmadığını görüyoruz. İkinci yaptığımız biliyorsunuz antikor testi. Bağışıklık durumunu bilmek. Yarısına yakını yapılan bu çalışmada antikorun şu an daha yüzde 1,5’lerin altında olduğunu görüyoruz. Yani belki de yüzde 1’e yakın olabilir. Ama bir buçuğun altında olduğunu çok rahat söyleyebiliriz. Bütün Türkiye bazında söylüyorum. Dolayısıyla sürü bağışıklığının anlamlı olmadığını da buradan, şimdiden çok rahat söyleyebiliriz. Zaten bizim burada hedeflediğimiz birkaç nokta vardı. Biri toplumda taşıyıcılığın oranını bilmekti. Çünkü bu taramada semptomu olmayan kişilerdi. Bu, semptomu olmayan, TÜİK ile birlikte örneklem yöntemiyle yapılan çalışmalarda binde 2’lerde görünüyor. Binde 2’lerde olan bir taşıyıcılıktan bahsediyoruz. Toplumda yaygın bir taşıyıcılığın olmadığını çok rahat söyleyebiliriz. Herkesin test yaptırmak için gayret içinde olmaması gerektiğini de buradan anlamış oluyoruz.”

“Önümüzdeki dönemde genel anlamda sokağa çıkma yasağı düşünmüyoruz”

Bakan Koca, “Önümüzdeki dönemde sokağa çıkma kısıtı gündeme gelebilir mi?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Doğrusu biz önümüzdeki dönemde genel anlamda sokağa çıkma kısıtlılığı veya yasağı gibi bir durumu düşünmüyoruz. Bilim Kurulu’nda gündeme gelmedi. Normalleşme döneminde özellikle pik yapıldıktan sonra plato çizdi, daha sonra aşağı düştüğünü hepimiz gördük. Bu düşme sonrasında dünyanın birçok ülkesinde görüldüğü gibi dalgalanmalar olabilir. Bu dalgalanmalar tamamen bizim tedbirlere uyumumuzla doğru orantılı. Bu dalgalanma normal bir dalgalanma mı? Beklediğimizden fazla olduğunu söyleyebilirim. Ama bunun bütün Türkiye’de aynı oranda olmadığını, bazı bölgelerde, özellikle Orta Anadolu, Doğu ve Güneydoğu’da daha fazla olduğunu görüyoruz. İzmir gibi, İstanbul gibi bölgelerimizde daha az olduğunu görüyoruz. Bu anlamda genel durumdan öte bölgesel olduğunu biliyoruz. Tedbirlere özenle, ısrarla uymamız gerektiğinin altını çiziyorum. Yani önümüzdeki dönemde bu anlamda bir sokağa çıkma yasağı gündemimizde olmadı.”

“Bilim Kurulu İstanbul, Ankara ve Bursa’da maske zorunluluğu önerdi”

Bir gazetecinin ülke genelinde maske takma zorunluluğu olup olmayacağı yönündeki sorusunu Fahrettin Koca şöyle yanıtladı: “45 ilde karar alındı. İlave olacak iller olabilir. İstanbul, Ankara ve Bursa için maskenin zorunlu olması yönünde Bilim Kurulumuzun önerisi oldu. İstanbul’da artış çok ciddi olmamakla birlikte Bilim Kurulumuz önermiş oldu. Özellikle şu dönemde uygulamada maske zorunluluğu olmasına rağmen birçok ilde ve kapalı alanda bunun sağlanmadığını görüyoruz. Bu noktada sağlanmayan illerimizde ortamlarda, topluluklarda, kültürel, sosyal etkinliklerde vaka sayılarının arttığını çok net görüyoruz. Vatandaşımızdan ısrarla ricamız maske, mesafe ve el hijyenine olabildiğince dikkat etmeleri.”

Salgının başlangıcında entübe edilenlerin yüzde 67’si vefat ederken bugün bu oran yüzde 4”

Bakan Koca, “Virüsün şiddetini düşürdüğüne yönelik bir kanıtımız yok. Ama vakalarımızın şiddetinde değişim var” diyerek salgınla ilgili önemli veriler paylaştı:

  • Türkiye her bir milyon kişi başına vaka sıralamasında dünyada 51’inci, bir milyon kişi başına ölüm sayısında 47’inci, ölüm oranında 81’inci.
  • Mart ayı sonunda günde 1500 civarı yeni vakamız varken bunların yüzde 50,6’sı pnömani oluyor ve yoğun tedavi gerektiriyordu. Şimdi ise 1500 civarı vakamızın sadece yüzde 9,4’ü pnömani oluyor.
  • İlk günlerde hastalarımız 20 günün üzerinde hastanede kalırken şimdi bu süre 2,9 güne düştü. Yoğun bakımda geçirilen süre ortalaması ise 18,9 günden 2,7 güne indi. Daha az oranda entübe edilir oldu.
  • Entübasyonda kalma süresi 1 günden 2,6 güne çıktı. Ama entübe edilenlerin vefat etme oranı önemli oranda düştü. Salgının başlangıcında entübe edilenlerin yüzde 67’si, yoğun bakımdakilerin ise yüzde 53’ü vefat ediyordu. Şimdi ise entübe edilenlerin yüzde 4’ü, yoğun bakımdakilerin yüzde 2’si vefat ediyor.
  • Nisan ayı başında günlük entübe edilen yeni hasta sayısı 130 civarındayken bu sayı haziran başında 18’e kadar düşmüştür. Benzer şekilde yoğun bakıma giren hasta sayısı da 330 civarından 34’e düşmüş durumdadır. 
  • Vefat eden vatandaşlarımızın yüzde 91,2’si risk grubunda tanımlanan kişilerden oluşmaktadır. Salgın boyunca vefat edenlerin içinde 60 yaş üzeri ve en az bir alt hastalığı olanların oranı yüzde 71,7’dir. 60 yaşından küçük ve herhangi bir alt hastalığı bulunmadığı halde kaybettiklerimiz vefat edenlerin yalnızca yüzde 4,26’sını oluşturuyor.
  • Son günlerde dalgalanmaların seyri farklı illerimizde farklı olmaktadır. Vaka sayısına göre vefat oranının en yüksek olduğu il yüzde 12,4 ile Gümüşhane’dir. En düşük olduğu il ise yüzde 0,33 ile Kilis’tir. 

Koca burada bazı illerin son bir aydaki, son bir haftadaki ve son üç gündeki günlük ortalama vaka sayılarını paylaştı:

“Kortizon ilaçlarını kullandık”

Bir gazeteci Koca’ya, “Oxford Üniversitesi deksametazon ilacının koronavirüs tedavisine iyi geldiğini savundu. Bunun ardından da Dünya Sağlık Örgütü bir açıklama yaptı ve açıklamasında bu ilacın oksijen desteği ya da solunum cihazına ihtiyaç duyan hastalar arasındaki ölüm oranını azaltan ilk uygulama olduğu söyledi. Bu konu Bilim Kurulu’nda gündeme geldi mi, bu ilaç Türkiye’de kullanılacak mı?” sorusunu yöneltti. Bakan Koca şöyle cevap verdi: “Deksametazon bir kortizon. Bu, salgının ilk günlerinde gündemimizde olan bir ilaçtı. Daha çok inflamasyon, iltihabı önlemek üzere uygulanan bir ilaç. Yapılan çalışmada bu ilaç ayakta olan hasta için değil geç dönem solunum sıkıntısı olan hastalara uygulandığında sonuç veriyordu. Bizim tedavide, Bilim Kurulu’nun baştan itibaren bir rehber düzenlemesi vardı. Tedavide hem genel hem de hedefe yönelik uygulamalarımız oldu. Genele yönelik bu anlamda kortizon kullanıldığı gibi yine hedefe yönelik İnterlökin-6’ya karşı da etkili olan Tocilizumab gibi daha hedefe yönelik ilaçları da kullandık (…) Yani İngiltere’de şu dönemde bazı vakalarda uygulanan ilacı, bu kadar faydalı olduğu söylediği ilacı, sadece bu ilaç özelinde değil hem genel hem de hedefe yönelik ilaçlar anlamında da uygun olan hasta grubuna özellikle sitokin fırtınasının olduğu hasta grubunda rehberimizde olduğunu söylemek istiyorum.”

LGS ve YKS giriş çıkış saatlerinde sokağa çıkma kısıtlaması olabilir

Bakan Koca Liselere Giriş Sınavı (LGS) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ile ilgili alınacak tedbirlere yönelik bir soruyu şöyle yanıtladı: “Bilim Kurulu’nun LGS ve YKS için sınava gelişleri daha güvenli sağlamak üzere tedbir alınması, gerektiğinde sokağa çıkma dahil olmak üzere o saatlerle ilgili bir önerisi oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızla bu öneriyi paylaştım. Cumhurbaşkanımız özellikle bu konuda hassasiyet gösterilmesi gerektiğini, her iki sınavda giriş çıkışların güvenilir bir şekilde yapılması yönünde uygulamanın yapılmasının talimatını vermiş oldular. Bununla ilgili uygulamayı da, nasıl olması, hangi saatler arasında olması gerektiğiyle ilgili, öğrencilerin yanlarında en fazla iki kişi olmak kaydıyla İçişleri Bakanlığımız açıklama yapmış olurlar.”

“Toplum Bilimleri Kurulu önümüzdeki günlerde çalışmalarının sonuçlarını paylaşır”

Bakan Koca, Toplum Bilimleri Kurulu’nun çalışmalarına ilişkin ise şunları söyledi: “Toplum Bilimleri Kurulu kendi aralarında toplanıyor. Ayrıca başkanlığımda da toplantılar yapılıyor. Özellikle salgının toplumda yarattığı sosyolojik ve psikolojik etkileri görmek anlamında birtakım çalışmalar yapıyorlar. Önümüzdeki günlerde bununla ilgili çalışmanın sonuçlarıyla ilgili açıklamaları olacak.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.