Yollarda programında bu hafta Begüm Başdaş, konukları Sibel Yardımcı ve Gülkan ‘Noir’ ile birlikte başka bir dünya tahayyülü, bir arada durma ve dayanışma halleri olarak korona günlerinde feminist yolculuk ve queer yoldaşlık üzerine konuştu.
Akademisyen Sibel Yardımcı, kendi hayat yolunda feminizmi tanımlarken “İlk düşündüğümde aklıma gelen, feminizm büyük bir öfke demek, başka bir tahayyül demek ve kocaman bir hayır demek” dedi. Gülkan ‘Noir’ da feminist yolculuğunun nasıl başladığını paylaşırken, o da feminizmin çok büyük bir “hayır” olduğunu söyledi ve “Hayatı olumlamak için mevcut hayatın kodlarına bir olumsuzlamadır. Bu anlamı ile neşeli de bir şeydir. Ayrıcalıklı, beyaz, hetero, cisgender bir pozisyonda olmayan bir bedenin kaderi diye yazılan her ne varsa hepsine meydan okumaktır. İnadına o hikâyeyi değiştirmektir kendi bedeni içerisinde. Bunu gerçekten başarmış, neşesini asla kaybetmemiş müthiş bir annenin çocuğuyum. Dolayısı ile oradan öğrendim” dedi.
Geçmişten gelen queer yoldaşlık deneyimlerinin, koronavirüs ile tamamen dönüşen gündelik hayat deneyimlerimize nasıl yansıdığını anlatan Gülkan ‘Noir’, aslında 2013’ten beri birçok yerel örgütlenmenin ortaya çıkması gibi olumlu gelişmelere rağmen, queer bedenlerin bir araya geldiği mekanların çoğunun kapatıldığından ve sokağın nasıl kaybedildiğinden bahsetti. Pandemi ile birlikte zaten az sayıda kalan queer ve güvenli mekanların da kapandığını, elde avuçta sadece sosyal medyanın kaldığını ama öte yandan da ilk bocalamanın ardından mahalle temelli queer dayanışma alanlarında seçilmiş akrabalık ilişkilerinin nasıl kurulduğunu anlattı.
Sibel Yardımcı, son bir yılda koronavirüsün bazı şeyleri yeniden düşünmek için biraz imkân ve zorlama yarattığını, aslında “Hepimizin kırılgan olduğunu ama eşit derecede de kırılgan olmadığımızı gösteren çok iyi bir örnek” olduğunu söyledi. Bu eşitsizlikler karşısında insanın kendi ayrıcalıkları ile yüzleşmesinin ve sorumluluk almayı öğrenmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Yardımcı, queer yoldaşlığın ona “Aileden, yakın çevremizden, alışılmış toplumsal ilişkilerimizden öğrendiklerimizden farklı, kan bağı ve soy zinciri ile belirlenmeyen bir birliktelik, yoldaşlık, dostluğun peşine nasıl düşülebilir?” sorusunu düşündürdüğünü söyledi.
Gülkan ‘Noir’ ve Sibel Yardımcı, programın sonunda queer müştereklerin yani “türler arasında dostluk” meselesinin de öneminin altını çizdi. Yardımcı, “Dünyada tek başına değiliz ve çok kuvvetli bir şekilde insan olmayanlarla birlikte olduğumuzu, virüslerle ama maskelerle de birlikte olduğumuzu öğretti bu süreç” dedi. Bbirimize karşı sorumluğumuzu tek taraflı olmayan bir açıklık gibi görmemiz gerektiğini belirten Yardımcı, “Birlikte olmamızın aslında bizim için bir neşe kaynağı da olduğunu anladığımızda belki o açıklık daha mümkün olacak ve buna insan dışı yoldaşlarımız da dahil” diye konuştu.
Gülkan ‘Noir’ ve Sibel Yardımcı, “Bütün kaybettiğimiz queer yoldaşlarımıza, trans nefret cinayetlerine kurban verdiğimiz arkadaşlarımıza, böyle bir sistemde her şeye rağmen hayatta kalan ve çok güzel şeyler üretmeye devam eden dostlarımıza, kedilerimize ve köpeklerimize, çocuklarımıza, başka türlü bir aradalıkları arzu eden herkese ve Boğaziçi’ndeki arkadaşlarımıza selam olsun” diyerek sözlerini tamamladı.
* Sibel Yardımcı’nın yayında sözü geçen “Hepimiz Likeniz! Feminist Yaşam ve Dünyayla Akrabalık” makalesine ulaşmak için: https://www.e-skop.com/skopbulten/hepimiz-likeniz-feminist-yasam-ve-dunyayla-akrabalik/5673
Sibel Yardımcı, 10 yıldan uzun bir zamandır Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde öğretim üyesi. Kent, kültür, beden ve nüfus politikaları ile queer ve insan-sonrası gibi tartışma alanlarında yazıyor ve dersler veriyor.
Gülkan ‘Noir’, yazar, şair, erdişi. O da anarşizm, anarkofeminizm, queer, transfeminizm, normatif olmayan cinsellikler, beden, arzu, affect/tesir, post sömürgecilik gibi konuları kendine dert edinmiş bağımsız bir araştırmacı. Ayrıca, sanatın çeşitli mecralarında teorik ve edebi olarak yaratımlarda bulunan bir işçi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
