Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

WhatsApp grubunda paylaşılan yalan haberlerden, araç durdurup kimlik kontrol etmeye uzanan yol

Muğla ve Antalya’daki orman yangınları, yalan haber, dezenformasyon ve sosyal ağların yalan haberlerin yayılmasındaki etkisini yeniden gündeme getirdi. Sabotaj iddiaları üzerine bölgede nöbet tutan, yol kesen ve kimlik kontrolüne kalkışanlar, tartışmalara yol açtı. WhatsApp grupları üzerinden yalan haberlerin nasıl yayıldığını ve yarattığı sonuçları inceledik.

Muğla’daki orman yangınları sırasında ilk günden itibaren sosyal medyada yangınların “sabotaj” ve “terör saldırısı” olduğunu iddia eden paylaşımlar hızla yayıldı. Sosyal medya platformlarında yayılan bu iddialara bazı haber ajansları da eklendi. Örneğin Demirören Haber Ajansı’nın (DHA) “Orman yakmak için üç ilde keşif yapan iki PKK’lı Turgutlu’da yakalandı” haberi, Manisa Valiliği tarafından yalanlandıktan sonra geri çekildi ama etkisi kamuoyunda hızla yayıldı.

“Rojava Network” adlı bir haber ağı ise Twitter hesabı üzerinden yangınların “Ateşin Çocukları İnisiyatifi” adı verilen bir oluşum tarafından üstlendiğini iddia etti. Birçok haber sitesi tarafından kullanılan bu paylaşım daha sonra silindi. Ancak bu iddia da hızla yayıldı.

Yalan haberler WhatsApp gruplarında nasıl yayılıyor?

Bu tip haberlerin ve iddiaların ardından özellikle Marmaris, Milas, Yatağan bölgelerinde bazı kişiler nöbet tutmaya başladı. Dahası WhatsApp ve Facebook grupları oluşturularak, her gece kimin nerede nöbet tutacağı tartışıldı ve tüm iddialar doğru kabul edilerek bu gruplar aracılığıyla yaygınlaştırıldı. 177 kişinin katıldığı, ağırlıklı olarak içinde bölge sakinlerinin yer aldığı “Marmaris Haberleşme” isimli WhatsApp grubu da bu gruplardan biriydi. 

Grupta yazılanlar, yalan haberlerin nasıl yayıldığına ve nasıl bir çarpan etkisiyle daha fazla insana ulaştığına dair önemli bir örnek. Çoğu kez bir Instagram veya Twitter hesabı aracılığıyla “Yangınların PKK tarafından çıkarıldığı” iddiası grup üyeleriyle paylaşılıyor. Hesabın kimliği ve niyeti tartışılmaksızın, bu yönde yapılan tüm paylaşımlar doğru kabul ediliyor. 

Mahalle isimleri belirtilerek, yangını çıkardığı ve kaçmaya çalıştığı öne sürülen kişiler, grup üyeleri tarafından gün gün takip edilirken, jandarmaya haber vermek, emniyet konusunda yetkilileri bilgilendirmek ise grubun öncelikleri arasında yer almıyor. 

En önemli iddia ise yangınların, “molotofkokteyli” tabir edilen yangın bombası atılarak çıkarıldığı iddiası. Bununla ilgili sosyal medyada çokça paylaşılan bir görselin de 2015 yılında Hakkari’deki bir operasyonun görseli olduğu ortaya çıkmıştı.

Grupta yer alan bazı paylaşımlar şöyle:

Araçları durdurup kimlikleri kontrol ettiler

Nöbetler sırasında başka il plakalı araçlar durdurulup, içindekilerin kimlikleri kontrol edildi. Bu arada araçları durdurulanlar arasında şehir dışından bölgeye yardım için gelen gönüllüler ile gazeteciler de vardı. Serbest gazeteci Metin Yoksu, araçlarının önünün kesilmesini Twitter hesabından paylaşarak, “Yatağan-Milas yolunda yolumuzu kesip, biz ve oradaki insanlara GBT yapmaya çalıştılar dün gece. Hatta video kaydına başlamadan önce bana dahi basın kartı sordu bu şahıs. İnsanlar, Ören’in tahliyesine yakınlarına koştururken bunlar yaşandı, bu açıkca suçtur!” dedi.

Bütün bunların ardından ise Halk TV canlı yayınına saldırıldı. Canlı yayını engellemeye çalışan ve gazetecileri “Yanlış şeyler konuşulduğunda engelleriz” diye tehdit eden beş saldırgan daha sonra serbest bırakıldı. Saldırganlardan Sertan Yüce’nin eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ile fotoğrafı ortaya çıktı.

Sabotaj iddiasıyla gözaltına alınanların hiçbirinin PKK veya başka bir terör örgütü bağlantısına rastlanmadı. Bir jandarma komutanının asılsız iddialarla uğraşmak zorunda kaldıklarını söylediği video Twitter’da gündem oldu. Jandarma komutanı, sabotaj iddialarını doğru kabul eden ve yolda nöbet tutan bölge sakinlerine şunları söylüyordu: “Böyle bir şey yok. Bu kadar terörist olmasına imkan yok. Bizim aradığımız molotofçu yok. Sırt çantası ihbarı geliyor. Arkadaşlar yapmayın. Başınıza büyük bir olay gelecek, pişman olacaksınız.” 

Terör kaynaklı” orman yangını sayısı yılda ortalama dokuz

Orman Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre “terör kaynaklı” orman yangınlarının sayısı düşük. Örneğin 2019’daki 2 bin 688 orman yangınının hiçbirinin sebebi “terör kaynaklı sabotaj” değil.

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay’ın Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre hazırladığı grafikte ise 2013-2020 yılları arasında çıkan yangınlarda “terör kaynaklı” yılda ortalama dokuz yangının çıktığı görülüyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.